Şanlıurfa Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Çağla Arin'i, aşkına karşılık vermediği gerekçesiyle 47 yerinden bıçalayarak öldüren sınıf arkadaşı Hüseyin Z'nin ömür boyu hapis cezası, ‘sanığın geleceği’ üzerindeki olası etkileri de dikkate alınarak 25 yıl 10 ay hapis cezasına indirildi. Geçen mart ayında Yenişehir Mahallesi'nde meydana gelen olayda, Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi 22 yaşındaki Hüseyin Z., iki yıldır tüm girişimlerine rağmen aşkına karşılık vermeyen sınıf arkadaşı 22 yaşındaki Çağla Arin'i 47 yerinden bıçaklayarak öldürüp kendisine engel olmaya çalışan Seda Tunca'yı da yaraladı. Ardından da kendisini kalbinin üstünden bıçaklayarak intihar girişiminde bulundu. Hastanedeki tedavisinin ardından hakkında dava açılan Hüseyin Z., son kez çıktığı Şanlıurfa 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada 25 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ömürboyu, 25 yıla indirildiSavcının olayı tasarlayarak, canavarca hisle ve eziyet çektirerek işlediği gerekçesiyle ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası istediği Hüseyin Z. hakkında verilen cezanın gerekçeli karardaki ayrıntıları, İzmir'de oturan Arin ailesini bir kez daha yıktı. Mahkeme heyeti, genç kızı 47 bıçak darbesiyle öldüren Hüseyin Z'nin, genç kızı tasarlayarak değil, kasten öldürdüğüne kanaat getirerek önce ömürboyu hapis cezası verdi. Mahkeme cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkilerini ve sakıkasız oluşuyla sanığın geçmişi lehine takdiri indirim nedeni kabul ederek TCK 62/1'den, ömürboyu cezayı 25 yıl hapse indirdi. Seda Tunca'yı öldürmeye teşebbüsten ceza verilmesi istemini de yerinde bulmadı. Tunca'nın basit bir müdahaleyle tedavi olabilecek şekilde yaralandığı kaydedildi. Hüseyin Z'ye bu nedenle yaralama suçundan 10 ay hapis cezası verildi. Ailenin avukatlarından Eskişehir Barosu Başkanı Yusuf Yıldırım, mahkemenin verdiği toplam 25 yıl 10 hapis cezası kararının temyizi için Yargıtay'a başvuracaklarını söyledi. Önce çiçek, sonra tehditDavanın duruşmaları sırasında olayın tanıklarının verdiği ifadeler, Hüseyin Z'nin karşılıksız sevgiyle bağlandığı Çağla Arin'e yaşattığı korku ve işkenceyi de gözler önüne serdi. Arkadaşları, üç yıl önce okulda eğitime başlayan Çağla Arin'e karşı aşkla bağlanan Hüseyin Z'nin, ilk aylarda sürekli çiçek ve çikolata gönderdiğini, genç kızın bu davranışlara kızıp aşkına karşılık vermemesi üzerine ise davranışlarını değiştirip sayıları 4 binlere yaklaşan tehdit mesajlarına başladığını söyledi. Mahkemedeki ifadesinde olay sırasındaki dehşeti adeta yeniden yaşayan Seda Tunca şunları anlattı: “Çağla evden ayrıldıktan kısa süre sonra yardım çağrısını duydum. Hemen dışarıya çıkıp merdivenleri indiğim sırada Hüseyin'in bir eliyle Çağla'nın boğazını sıktığını diğeriyle de elindeki bıçağı vücuduna sapladığını gördüm. Bu sırada kurtulup dış kapıya doğru kaçmaya başlayan Çağla'yı saçından tutan Hüseyin, bu kez sırtından bıçaklamaya başladı. Durması için arkadan kendisine sarıldığım sırada beni de bıçakladı. Daha sonra peşinden gittiği Çağla'yı tekrar bıçalayan Hüseyin, ardından da kendisini göğsünden bıçakladı.” Sanal alemde yaşatıldı Doktor olup emekli öğretmen babası Gıyasettin Arin'in köyünde insanların dertlerine çare olmayı hayal ederken karşılıksız aşkın kurbanı olan Çağla Arin'i unutmayan arkadaşları ise, onu sanal alemde yaşattı. Anılardan, mutlu günlerde çekilen fotoğraflara, ona olan sevgilerine kadar tüm duygularını yansıttıkları ‘www.caglaarin.com’ sitesinde Arin için yazılanlara da yer verildi. Çağla Arin'in hayranı olduğu Ferhat Göçer'in şarkılarının fon müziği olarak kullanıldığı sitede, genç kızın kardeşinden arkadaşlarına, üniversitedeki hocalarına kadar tüm sevenleri duygularını kaleme aldı. Şair İlhami Gelen'in Çağla Arin anısına yazdığı ‘Melekler de Ölür’ adlı şiiri de sitede yer aldı. İlhami Gelen'in, Çağla Arin'in anısına yazdığı şiirin bir bölümü şöyle: Melekler de Ölür Vakitsiz dökülür Anne, Çağla Çağlalar Çiçekli bir mevsimde Herkes yürürken bahara Ne diye, mevsim hazan Ellerimizde solgun güller Yüreklerde kor yangınlar... Çağlaya Çağlaya Nasıl kanadı Harran Ki biter mi çağla Kanayan Harran’ın Kavruk topraklarında Çağla! İkinci bir ateş yakıldı Vakit erişmeden İbrahim’in yurdunda İkinci bir Zeliha yandı Nemrut’un ateşinde. Onların yangınını Kuşlar söndürdü. Senin yangının Hep kor kalacak yüreklerde... Şimdi bir göl değil Kanadığın yerlerde, Kankırmızı güller Ve sonrası zelal bir nehir Akar Harran’da... Biliyorum Makam-ı İbrahim’de bir gülsün Bir yanında Zeliha Diğerinde Züleyha Ah! Çağla