Sakarya Üniversitesi'nin hazırladığı Sahimo adlı araç da bu amaç doğrultusunda hazırlanan ödüllü bir proje 2003 yılında Sakarya Üniversitesi’nden iki mühendislik öğrencisi tarafından kurulan ve zamanla genişleyerek Sakarya Üniversitesi öğrencileri için teorik bilgiyi pratiğe dönüştürmek için gereken imkânları sağlayan bir topluluk haline gelen Sakarya Üniversitesi İleri Teknolojiler Uygulama Topluluğu SAİTEM, Autoshow 2008 Fuarı’nda da yer aldı. SAİTEM fuarda açtığı stantta, 21-24 Mayıs tarihleri arasında Fransa’da düzenlenen ve Avrupa üçüncüsü olan Sahimo Mekano adlı hidrojenli otomobillerini ve Saguar isimli güneş enerjili araçlarını sergilediler.
İlk defa TÜBİTAK'ın düzenleyeceği Hidromobil yarışlarına katılmak için hayata geçirilen Sahimo projesi, alınan sonuçlar sayesinde bugün geliştirilerek yoluna devam ediyor. İlk nesil olarak hazırlanan Sahimo X1’in geliştirilmesi ile ortaya çıkan yeni model Sahimo X2 TÜBİTAK yarışlarında yer aldı. 60 bin dolara mal olan Sahimo X2’de karbonfiber şasi, alüminyum oynar aksam gibi ülkemiz için yenilik sayılabilecek adımları bünyesinde barındırıyordu. Araç şekil olarak şehir arabaları kategorisinde üretilip Shell Eco Marathon'a yönelik tasarlandı. SAİTEM ekibi TÜBİTAK yarışının sonrasında ise Sahimo X3 adını verdikleri yeni araçlarını ürettiler. Proje süresinde ana sponsorlardan Mekano'nun desteklerinden dolayı araca Sahimo Mekano ismi verildi. 110 bin dolara mal olan bu son Sahimo ise geçtiğimiz mayıs ayında yapılan Shell Eco Marathon’da Türkiye’ye ilk dereceyi getirdi. 1 litre hidrojenle 453 km yol kat eden Sahimo, 5 yıldır Türk takımlarının katıldığı yarışmada, ilk katılışında Türkiye adına ilk defa derece elde etti. Yarıştan Avrupa üçüncüsü olarak ayrılan Sahimo Mekano 2009 yılında Almanya’da düzenlenecek olan Shell Eco Marathon’da Teknik Ödül ve Tasarım kategorilerinde de yarışacak. 2004 yılında 17 bin YTL bütçeye sahip olan topluluk 2008 yazı itibarıyla bütçesini 250 bin dolara yükseltti. Her ne kadar bütçede önemli bir artış gözlemlense de yapılan harcamalarda da büyük bir fazlalaşma olması nedeniyle topluluk daha fazla sponsor desteğine ihtiyaç duyuyor.
Hidrojen motoru nasıl çalışıyor? Hidrojeni yakıt olarak kullanmak için iki farklı yöntem var. Bunlardan ilki hidrojeni yakıt olarak içten yanmalı motorlarda kullanmak. Diğer yöntem ise biraz daha karmaşık; yakıt pili sayesinde hidrojen elektrik enerjisi üreterek, elektrik motoruyla aracı hareket ettiriyor. Sahimo’da da görev yapan hidrojen yakıt pilli motorların çalışma prensibi ise hidrojenden gelen gücü elektrik motoruna gönderip, aracın mümkün olan en az güç kaybıyla ilerlemesini sağlamak üzerine kurulmuş. Yakıt pilinde gaz yakıtlardaki kimyasal enerji, düşük enerjili minimum hareket içeren ve hava kirliliğine sebep olmayan elektro-kimyasal bir prensiple temel olarak elektrik ve ısı enerjisine dönüştürülür. Yakıt pili, yakıt ve oksitleyicinin kimyasal enerjisini doğrudan elektrik ve ısı formunda enerjiye çeviren güç üretim cihazıdır. Temel olarak bir yakıt pili anot, katot ve elektrolit kısımlarından oluşur. Sistemde anoda gönderilen yakıttan ayrılan elektronlar, bir dış devre üzerinden katoda ilerlerken iyonlar elektrolit üzerinden katoda doğru hareket eder ve burada anottan gelen elektronlar hava ile reaksiyona girer ve devre tamamlanır. Böylelikle dış devreden dolaştırılan elektronların bulunduğu akım kolunda elektrik akımı oluşur. Oluşturulan elektrik akımı ise elektrik motoruna iletilerek aracın hareket etmesini sağlar. Sahimo da bu prensibi kullanarak ilerliyor.
Sakarya Üniversitesi güneşten de güç alıyor Sakarya Üniversitesi öğrencileri sadece hidrojenli araçlar değil aynı zamanda güneş enerjili arabalar kategorisinde de yarışıyor. Bu amaçla hazırlanan Saguar (SAkarya Üniversitesi GÜneş ARabası) 2003 yılının sonlarında tasarım çalışmaları ile start aldı. Grubun ilk tasarımı olan Saguar X1 bilgisayar analizleri tamamlandıktan sonra yapılan maliyet hesapları sonucunda gerekli sponsorluk anlaşmaları yapılamadığı için bir süre sonra yerini Saguar X2’ye bıraktı. Ancak üniversitenin şansı burada da iyi gitmediği için gerekli bütçe bulunamayıp X2 modeli yerini önce X3’e daha sonra da 17 bin YTL’yen mal olan X4’e bıraktı. Formula G 2005 Güneş Arabası yarışına katılan Saguar X4, kalkış sırasında yaşadığı bir soruna rağmen yarışı 4. olarak tamamlamayı başardı. Düşük bütçeyle hazırlanan model buna rağmen aldığı sonuçla üniversite için gurur kaynağı oldu. Formula G 2005'in ardından araçta ciddi iyileştirmeler planlayan ekip Saguar X5'i tasarladı ve Saguar X4 aracının şasisini kullanarak Saguar X5'i üretti. Model optimal hız kontrolü, aracın tüm bilgilerini her an pit bilgisayarına yollayan telemetri sistemi ve rüzgara karşı daha kararlı davranış sergileyen yeni aerodinamik yapısı ile X4 modelinden çok daha iyi olduğunu ilk yarışta iki kupa alarak gösterdi. Saguar X5 ilk yarışını Formula G 2006 Ege Kupasını Grup 1.'si ve Genel Klasman 2.'si olarak sonuçlandırdı. Bu modelin yenisi olan Saguar X6 ise TÜBİTAK Formula G 2007’den Türkiye 3.sü olarak ayrıldı. Bu büyük başarı ile moral depolayan ekip hemen yeni modelin çalışmalarına başladı. Halen yapım aşaması devam eden Saguar X7 TÜBİTAK Formula G 2008 için hazırlanıyor. Ayrıca bu yeni araç Avustralya’da düzenlenecek olan 3000 millik WSC yarışında çıkış alacak. Ancak ekip sadece takımın oraya gitmesi için gereken yaklaşık 10 bin Euro nedeniyle maddi açıdan sıkıntılı günler geçiriyor. Yapılan sponsorluk anlaşmalarının yeterli gelmemesi nedeniyle ekip çalışmalarına istediği ivmeyi kazandıramıyor.
Autoshow