Üsküdar Ahmediye Külliyesi’nde yapılan 'restorasyona' isyan etti: Bakanlık artık STK'larla bir araya gelmeli, yoksa çok önemli kültür envanterimizi kaybedeceğiz

Üsküdar Ahmediye Külliyesi’nde yapılan 'restorasyona' isyan etti: Bakanlık artık STK'larla bir araya gelmeli, yoksa çok önemli kültür envanterimizi kaybedeceğiz

Üsküdar Ahmediye Külliyesi’nde devam eden restorasyonda ortaya çıkan görüntü tepkilere neden oldu. Vakıflar Genel Müdürlüğü, şikâyetler üzerine kontrol teşkilatını görevden aldı ama soruna bir çözüm bulamadı.

Vakıflar bünyesinde görev alan ve halen aynı kurumla çalıştığı için ismini açıklamak istemeyen bir uzman, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün şikâyetlerin artması üzerine kontrol teşkilatı görevden almak durumunda kaldığını ancak iş işten geçtiğini ifade etti. Mimari Restorasyon Kültür Varlıklarını Koruma Derneği Başkanı Mimar Serhat Şahin de, "Ülkemizin kültürel yapı envanterine uygun bir standardın uzlaşı ile oluşturulması elzemdir" dedi ve ekledi: Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın artık çözüm önerileri olan STK’lar ve gerçekten konunun uzmanı aydınlar ile bir araya gelmeli. Yoksa çok önemli kültür varlığı envanterimizi yakın zamanda orijinalliğinden tamamen uzaklaşmış olarak kaybedeceğiz.

Hürriyet'ten Ömer Erbil'in haberine göre, Lale Devri’nin en önemli yapılarından (1722) Üsküdar Ahmediye Külliyesi’nde devam eden restorasyonda ortaya çıkan görüntü “Keşke ellemeseydiniz” dedirtti. Caminin taş duvarlarına yapılan uygulama tarihi yapıya yama yapılmış görüntüsü verdi. Restorasyon uzmanları kabul edilemez görüntüye ateş püskürdü. Vakıflar Genel Müdürlüğü şikâyetler üzerine kontrol teşkilatını görevden aldı ama oluşan çirkin görüntüye çözüm bulunamadı.

Cami, medrese, dershane, kütüphane, sebil ve iki çeşmeden oluşan Ahmediye Külliyesi 1134’te (1722) Eminzâde Hacı Ahmed Ağa tarafından yaptırıldı. Lale Devri taş süsleme motifleri ile dönemini çok iyi yansıtan ve günümüze kadar gelmeyi başaran tarihi yapıda, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce 3 milyon 792 bin lira ihale bedeliyle restorasyona başlanıldı. 18. yüzyıl şaheseri mimari yapının görüntüsü restorasyonla birlikte yok olup gitti.

"Vakıflar Genel Müdürlüğü şikâyetlerin artması üzerine görevden alma yaptı ama iş işten geçti"

Vakıflar bünyesinde görev alan ve halen aynı kurumla çalıştığı için ismini açıklamak istemeyen bir uzman şu soruyu dile getirdi:

“Bu restorasyonun nasıl yapıldığını kontrol eden, yerinde inceleyen kimse yok mu? Elbette var. Vakıflar Genel Müdürlüğü şikâyetlerin artması üzerine kontrol teşkilatını görevden aldı ama iş işten geçti. Tarihi yapıda oluşan görüntü geri gelmedi. Restorasyonu yapan firmanın özensizliği külliyenin ahşap kapısına çiviyle çaktığı, iş güvenliği ile ilgili bilgilendirme panosundan da belli. Sadece bu özensizlik bile ihaleyi iptal etmeye yeter."

"Bakanlık artık STK'lar ve konunun uzmanlarıyla bir araya gelmeli, yoksa çok önemli kültür envanterimizi kaybedeceğiz"

Mimari Restorasyon Kültür Varlıklarını Koruma Derneği Başkanı Mimar Serhat Şahin:

“Bu kadar özensiz bir uygulamanın olması; Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın artık çözüm önerileri olan STK’lar ve gerçekten konunun uzmanı aydınlar ile bir araya gelip hızlı, çözüm odaklı acil çalışma içine girmesi gerektiğini gösteriyor. Restorasyon ve yapılan ihaleler konusunda kurallar, prensipler veya faaliyetlerin özelliklerini ya da sonuçlarını belirleyen ve elverişli bir düzenlemenin elde edilmesini amaçlayan, ülkemizin kültürel yapı envanterine uygun bir standardın uzlaşı ile oluşturulması elzemdir. Yoksa çok önemli kültür varlığı envanterimizi yakın zamanda orijinalliğinden tamamen uzaklaşmış olarak kaybedeceğiz.”