Usta Dövmeci Tolga Sümer’den En Çok Merak Edilenler
İlandır.
İstanbul Kadıköy'de sanatını icra eden dövmeci Tolga Sümer, fotoğrafla arasındaki farkı anlayamayacağınız hiper realist dövmeler yapıyor. Bu yazıda kendisi bize dövme dünyasında yaptığı yolculuğu ve dövme sanatına karşı bakış açısını anlatıyor…
Sizin için her şeyin nasıl başladığını anlatır mısınız? Dövme sanatçısı olmaya nasıl ve ne zaman karar verdiniz?
Dövme sanatçısı olmadan önce Kemik, Lombak, Penguen gibi mizah dergilerinde karikatüristlik yapıyordum. Burada uzun yıllar keyifli bir şekilde çalıştım. Bu çalışma döneminde de kendime dövme yaptırıyordum. Dövme yaptırdığım günlerden birinde dövmeci bana bileğimin çok güçlü olduğunu söyledi ve dövme yapmamı önerdi. Benim de çok ilgimi çekti ve böylece 2011 yılında karikatüristliği bırakıp dövme sanatçılığına başladım. İyi ki de başlamışım.
Örnek aldığınız bir dövme sanatçısı var mı?
Evet, Nikko Hurtado ve Mike Devries’i örnek alıyorum. Zaten Nikko ve Mike’ın dövme yapım videolarını izleyerek dövme yapmayı öğrendim diyebilirim. Tarzları çok hoşuma gidiyor. Ayrıyeten Paul Acker’ın dövmelerini de çok seviyorum.
Ne tarz dövme yapmayı seversiniz ve daha çok ne yapmak isterdiniz?
Renkli realizm ve çizgi romanı harmanlamayı çok seviyorum. Marvel ve DC film karakterlerini yapmaya bayılıyorum. Ve tabii ki geek olan her şey ilgimi çekiyor. Sanırım renkli ve realist süper kahraman dövmesi yapmak her zaman favorim olacak.
Asla yapmayacağınız bir dövme var mı?
Maori ve benzer tarzları yapmıyorum. Ayrıca, siyasi dövmeler yapmayı tercih etmiyorum.
En uzun dövme seansınız ne kadar sürdü?
En uzun dövme seansım 16 saat sürdü! Realistik dövme yapmaya yeni başlamıştım ve onun heyecanıyla böyle uzun bir seans yapmıştık. Şimdiyse maksimum 10-11 saatlik seanslar yapıyorum. Tabii zorunlu kalırsam. Örneğin, yurtdışından gelen bir müşterim Türkiye’de çok kısa bir süre kalacaktı. Bu sebeple uzun seanslar yaptık. Bu dövme de yaptığım Michael Jordan dövmelerinden biriydi.
Sizce dövmecilikte en büyük mücadelelerinizden biri neydi?
Dövmeyi tek başıma öğrendiğim için deri üzerinde bir şeyler yaratma ve deriyi anlama konusunda çok zaman harcadım. Derinin göstereceği reaksiyonları da anlamak zamanımı aldı. Dövme makinası ve ekipmanları hakkında çok bir bilgim yoktu. Benim için bu yol biraz engebeli ve uzundu. Bazı zamanlar dövme alıştırması yapmak için kendi bacaklarıma dövmeler yaptım. Yakın çevrem de bu konuda bana yardımcı oldu. Sonrasında, işimde ustalaştıkça, yakın çevreme yaptığım kötü dövmeleri kapattım. Bu yol biraz sıkıntılıydı ama çok keyif aldım.
Dövme/çizim yapmadığınız zamanlarda ne yaparsınız?
Genelde çizgi roman okurum. Yeni çıkmış bir çizgi roman varsa hemen alırım. Spor yapmayı çok severim. Günümün en az 2 saati spor yapmakla geçer. Sporun beni psikolojik olarakçok iyi etkilediğini düşünüyorum. Ayrıca dizi ve film izlerim. Dışarı çıkıp sosyalleşen bir insan değilim. İşimden kaynaklı çok fazla insanla muhatap olmam gerektiğinden dolayı işim olmadığı zamanlarda evde vakit geçirmeyi tercih ediyorum.
Önümüzdeki 5-10 yıl içinde dövmenin geleceğini nasıl gördüğünüzü söyler misiniz?
Dövme inanılmaz bir gelişim sağladı. En basitinden dövme makinaları bile artık kablosuz. Birçok kişi elle şablon almak yerine makine kullanıyor. Artık ilerisini kestirmek bir hayli zor.
Sizin yolunuzu takip etmek isteyen yeni dövme sanatçılarına ne gibi tavsiyeler verebilirsiniz?
Bol bol pratik yapsınlar, çizim altyapılarını geliştirsinler. Dövmeyi öğrendikten sonra, çizim altyapın iyiyse sınırları siz belirliyorsunuz. Tek tavsiyem bu olur.
