Dünyada gezmedik yer bırakmayan ev sahibi, 1901 yapımı üç katlı bu köşkü uzak diyarlardan getirdiği çok özel parçalarla yaşamına ortak etmiş.Seyahat etmenin büyüsüne kendinizi bir kere kaptırdınız mı, sürekli yeni bir yerlere gitmek istersiniz. Bu evde yaşayan ev sahibi de bu büyünün aurasına kendisini kaptırmış, gezmedik yer bırakmamı ş dünyada adeta… Elbette sadece seyahat değil; sanat, dekorasyon ve eğlence de var bu evin her bir köşesinde… Şık, zevkli ve çarpıcı olmanın ötesinde, eve girer girmez uzak diyarlara yolculuğa çıkıyoruz. İstanbul’dayız ama aynı anda çok uzaklardayız… İstanbul’un en sakin semtlerinden olan Göksu’daki, 1901 yılında inşa edilmiş köşk, üç katlı ve 350 m2 genişliğinde. Dışı klasik Osmanlı; içi modern, rahat ve farklı ülkelerden izler taşıyor. Ev sahibi gezip gördüğü yerlerden taşıdığı eşyaları, kişisel zevklerini, yılların deneyimiyle 12 yıldır yaşadığı evinde harmanlamış. Hiçbir mimari ya da dekoratif destek almadan, her şeyle bizzat kendisi ilgilenmiş; kendine has, renkli, enerjisi yüksek ve ruhu olan bir ev yaratmış. Nereye bakacağını şaşırıyorsunuz… Her bir köşeden değişik bir obje size göz kırpıyor. İskoçya’dan başlayıp İngiltere, Fransa, Türkiye’den geçip ta Uzakdoğu’ya dek uzanıyor bu evdeki mobilyaların, objelerin hikâyesi. Üstelik objeler sürekli değişiyor çünkü sürekli seyahat eden ev sahipleri yeni yeni objeler alıp mevcut olanların yanına ekliyor. Alt katta mutfak, hizmetkâr odası, banyo, yemek odasıyla iç içe çözümlenmiş büyük bir kütüphane; birinci katta üç farklı oturma grubundan oluşan geniş salon; ikinci katta yatak odaları, banyoları ve çalışma odası; üçüncü katta ise misafir odası ve banyosu bulunuyor. Bahçe ise oldukça büyük, bakımlı ve yemyeşil; yaz aylarında çok özel, çok eğlenceli davetlere, partilere ev sahipliği yapı yor. Künye: Evin yeri: Göksu, İstanbul… Evin büyüklüğü: 1901 yılında inşa edilmiş 350 m2 bahçe içinde üç katlı köşk. Mobilya ve aksesuarlar: Ev sahiplerinin yerine özel imalat yaptırdığı ve seyahatlerinden zaman içinde topladığı mobilyalar ve aksesuarlar.