Kürt diliyle yıllardan beri haşır neşir olan uzmanlar, gazetelerde çıkan ve tümü neredeyse birbirinden farklı olan bu ifadeleri “uyduruk” diye nitelendirdiler. Uzmanlar itirazlarını şöyle dile getirdiler: Azad Zal (Kürt Yazarlar Derneği Başkan Yardımcısı): Erdoğan’ın “TRT 6 hayırlı olsun” cümlesinin bire bir Kürtçe çevirisi, “TRT şeş bi xêr be!” Fakat günlük dilde bu şekilde kullanılmaz. Erdoğan’ın cümlesinin doğru ifadesi, “TRT şeş li ser xêr be” olmalı. Sabah “Serx erebe” demiş, böyle bir laf yok. Sanırım “li ser xêrê be” (hayırlı olsun) demek istediler. İstanbul Kürt Enstitüsü 1992’den, Diyarbakır Kürt Enstitüsü 2004’ten beri dil üzerine çalışıyor. Kürt Dili Araştırma ve Geliştirme Derneği 2004’ten bu yana yayınlar çıkarıyor. Bu çalışmalar boşuna yapılmıyor ki. Bilmiyorlarsa bir telefon açıp sormak bu kadar mı zor? Tayyip Temel (Kürtçe Welat gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni): Sabahtan beri gazetelerde çıkan başlıklara gülüyoruz. Kürtçe’de bu yazılanların büyük bir çoğunluğu hayli komik kaçıyor. Radikal’in başlığındaki w harfi fazla. Hadi biraz ironi yapalım yazılan cümledeki xwêr kelimesinin son harfini çıkarırsak xwê olur. ‘Xwê’ Kürtçe’de tuz demek. Bu durumda Erdoğan’ın cümlesi ‘TRT 6 tuzlu olsun’ gibi bir anlam kazanır. Hürriyet ve Milliyet iç sayfada ‘Bê xerbe’ başlığını atmış. Bu cümleyi Türkçe’ye çevirirseniz, ‘hayırlı olsun’ değil, tam aksine ‘hayırsız olsun’ demiş olursunuz. Sabah gazetesinin kullandığı ‘Serx erebe’ başlığı tamamen manasız. Herhalde ‘Ser xêrê be’ demeye çalıştılar. Serx diye bir kelime yok. Bu durumda yazılanın ‘Ser erebe’ olduğunu farz eder ve Türkçe’ye çevirirsek ‘araba kafalı’ gibi bir cümle elde ederiz. Akşam ‘bi heyr be’, Yeni Şafak ‘bı heyr be’ diye yazmış. Bana göre bu kadar yanlış yazımın nedeni, Türk medyasının bu dilin yokluğu üzerinden motive olmasında. Kendi kadrolarını bu konuda hiçbir eğitime tabi tutmamışlar. Dili kabul etmezseniz, buna uygun bir çalışma içine de girmezsiniz ve böyle sonuçlar doğar. Gördüğümüz kadarıyla TRT 6’nın yayın dili çok problemli değil. Herkesin artık bu dilin bir grameri olduğunu kabul etmesi gerekiyor. Medyada çalışan yüzlerce Kürt olduğu da ortada. Ona rağmen yanlış yapılması bilenlere sorulmamasından kaynaklanıyor. Sorun iddia edildiği gibi Kürtlerin kendi dillerinde bile anlaşamamaları değil. Bu açıdan bir karmaşa yok. Kürt dilini geliştirmek için yıllardan beri enstitüler var. Servet Deniz (Diyarbakır Kürt Enstitüsü’nde Kürtçe öğretmeni): TRT 6 tebrik edilmeye değer bir iş olsaydı, biz bunu “TRT Şeş piroz be” (TRT 6 kutlu olsun) diye selamlardık. Erdoğan’ın cümlesinin Kürtçesi “TRT şeş li ser xêrê be” diye yazılmalıydı. Biz Kürtler ve Türkler 1000 yıldır iç içe yaşıyoruz. Et tırnak gibi olmuşuz. Kız alıp kız vermişiz. Türk kardeşlerimizin biraz olsun Kürtçe’den anlamaları gerekir. Kardeşlik bunu gerektirir. Abidin Parıltı (TRT 6’ya hazırlanan iki programın metin yazarı): Doğrusu TRT şeş, bi xêr be (bı ğer be). Diğer yandan bu yöresel bir söyleyiş. Ancak ‘hayırlı olsun’un Kürtçe’deki tam söyleyişi: li ser xêrê be (lı ser ğere be) olacak. Bütün gazetelerde yanlış yazılması, ciddiyetsizliği gösteriyor. Hiçbir gazete önem verip araştırmamış. Konuyu bilenlere sorulmalıydı. Lâl Laleş (Lis Yayınevi yöneticisi) : TRT Şeş, bi xêr be. Grameriyle yazımıyla standartlaşmış durumda Kürtçe.Büyük oranda standartlaşmış bir dildir. Bu diller kardeşçe yaşayacaksa sesini iyi bilmek gerekir. Şeyhmus Diken (Yazar) : Doğrusu ‘TRT Şeş, bi xêr be’ olacak. Muhsin Kızılkaya (Yazar) : Doğrusu TRT Şeş, bi xêr be. Pek çok yerde yanlış yazılması komşu dile gösterdiğimiz ilgisizliğin göstergesi. İngilizce ya da Fransızca ile ilgili bir sorun olduğunda dönüp uzmanına sorarlar. Bu konuda da bilen birine danışılabilirdi. Gazeteciliğin temel kuralıdır bu