Şanlıurfa Valisi Salih Ayhan, Şenyaşar ailesine sıcaklardan dolayı bir süredir ‘Adalet Nöbeti’ni sürdürdüğü adliye binasının bahçesini yasakladığı öğrenildi.
Suruç’ta, 14 Haziran 2018’de, ‘Ucuzluk Çarşısı’ içinde, AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın esnaf ziyareti sırasında çıkan silahlı kavga ve sonrasında hastanedeki saldırılar sonucunda Yıldız’ın kardeşi Mehmet Yıldız, esnaf Esvet Şenyaşar, oğulları Celal Şenyaşar ve Adil Şenyaşar hayatını kaybetmişti. Ön otopsi raporuna göre Celal ve Adil Şenyaşar kardeşlere 23 mermi isabet etmiş, babaları Esvet Şenyaşar ise kesici aletlerle linç edilerek öldürülmüştü.
Emine Şenyaşar ile saldırıdan yaralı kurtulan oğlu Ferit Şenyaşar 9 Mart 2021’de ‘Adalet Nöbeti’ başlatmışlardı. Soruşturmasında gözaltına alınan dört kişi 24 Nisan 2022’de tutuklanmıştı. Ailenin avukatı Hidayet Enmek, “Adalet yerine bulmadan nöbet bitmeyecek” demişti.
Mezopotamya Ajansı’nın aktardığına göre nöbeti, Urfa Adliyesi girişinde yer alan merdivenlerde başlatmak isteyen anne ve oğluna polisler engel oldu. Urfa Valiliği’nin talimatyla “Kamu binalarının önünde eylem yapmak yasak” diyerek aileyi adliye binası bahçesine almayan polisler, nöbet için Urfa Adliyesi binası önünde yer alan beton bariyerlerin olduğu ‘Şenyaşar ailesi adalet köşesi’ olarak adlandırılan alanı işaret etti.
Emine Şenyaşar, engellemeye tepki göstererek “Bizi engelleyeceğinize gidin katilleri bulun, ellerini kollarını sallayarak Suruç’ta geziyorlar” dedi. Aile engellemeye karşı“Biz adalet istiyoruz, güneşin altında kalsak da adalet istemeye devam edeceğiz” diyerek, 40 derece sıcakta güneşin altında nöbeti ‘Şenyaşar ailesi adalet köşesi’nde başlattı.
Yasaklamaya tepki gösteren Ferit Şenyaşar, şunları söyledi: “Adalet Nöbeti 518’inci gününde devam ediyor. Ortada bir hukuksuzluk, adaletsizlik ve zulüm var. Bunu devletin en başındaki cumhurbaşkanı, Adalet bakanı, Urfa halkı ve bütün Türkiye biliyor. Burada büyük bir mağduriyet var. Üstünlerin hukuku uygulanıyor. Annenin iki evladı ve eşi devlet hastanesinde katledildi. Olay üzerinden dört yıl geçti ama katliamı yapan hala milletvekilidir. Katliamı yapan 50 kişiden fazla, toplum içinde dolaşıyorlar. Bir kardeşimiz dört yıldır hukuksuz bir şekilde üstünlerin hukukuyla tek kişilik bir hücrede tutuluyor. Bu durumda bir anne nasıl evine gidip oturabilir?”