Sözcü yazarı Saygı Öztürk Kamuya ait çok sayıda şirketin devredildiği Türkiye Varlık Fonu'nun harcamaları Sayıştay denetimine kapalı tutulmasına dikkat çekti. Öztürk, Varlık Fonu altında kurulan 4 yeni alt fonda yapılan işlemlerle ilgili olarak "Bu alt fonlarla döviz ve sermaye piyasalarına hangi müdahaleleri yaptı, ne sonuçlar aldı, bu müdahalelerden kim kârlı çıktı, devletin ne kadar parası gitti? Varlık Fonu yöneticileri başarısız ilan edildiğine göre bu kişiler nereye ne harcadı, ne savurdu?" diye sordu.
Saygı Öztürk'ün "Yan gel yat Osman!" başlığıyla yayımlanan (15 Eylül 2017) yazısı şöyle:
Stratejik planımızı yaptık. Başbakan'a sunduk. Binali Bey, onayı verdi. Çalışmaya başladık. Hedefe kilitlendik. Şimdi 19'uncu ekonomiyiz. 10'uncu büyük ekonomi olacağız. Bu hedef için varız. Küresel ölçeğe geçme. Küresel sinerji yakalama. Küresel rekabete ulaşma. Mukayeseli üstünlük yaratma. Bunlar için varlıkları birleştirdik. Varlık Fonu bu vizyondan doğdu.
* * *
Varlıkların ebesi sinerji olacak. Çünkü biz varlıkları yöneteceğiz. Özel sektör mantığıyla işleteceğiz. Açılımları hızla yaptık. New York. Londra. Silikon Vadisi. Bunlar dünya finans üsleri. Buralarda ofislerimizi açtık. Yatırımın nabzı elimize geçti. Singapur'da Temasek neyse. Malezya'da Khazanah neyse. Türkiye'de TVF, o oldu.
* * *
Yeni nesil tarım. En yeni teknoloji. Yeni enerji. Yeni sağlık. Finansal teknoloji. Lojistik ve eğitim. Yatırımlar buralara yönelecek. Otoyollar. Kanal İstanbul. Havalimanı. Nükleer Santraller. Bunlar için de dış kaynak gerekli. Onu da biz bulacağız. Girişim sermayesi yaratıyoruz. Global şirketler çıkartacağız. Girişimci ateşini yakacağız. RDIF ile anlaştık. 1 milyar dolarlık fon kuruyoruz. El sıkıştık, ön imzaları attık. ABD, İngiltere, Çin. Kuveyt, Suudi Arabistan. Katar, Güney Afrika. Singapur, Malezya. Bütün bu ülkelere de girdik. Yatırımcılarla ilişkideyiz. Görüşmeler yoğun. Dünyada 80 varlık fonu var. 40 ülkeye yayılmış. Biz 80'in içinde 20'nci olduk.
* * *
Büyük bir umut ve derin bir iyimserlikle yaratan yukarıdaki “müjdeli konuşmaları” ben son 11 ay içinde gazetelerde yazılan söyleşi ve demeçlerden topladım. Bu cümlelerin hepsini Varlık Fonu Başkanı Mehmet Bostan söyledi. 7 gün önce görevinden alındı. Cumhurbaşkanı, Mehmet Bostan'ın görevinden alınmasını; “Varlık Fonu'nda hedeflenen arzulanan bir süreç olmadı. Gelişmeleri gördük, böyle yürümeyeceğine karar verdik” diyerek açıkladı. Koca 7 gün geçti.Mehmet Bostan, başarısız bulunup “Yan Gel Yat Osman” durumuna düşürülmesi konusunda tek laf etmedi. Koltuğundan atılmasına tepki göstermedi. Oysa Fon'un kuruluşu yılını doldurdu. Bir yıl içinde Mehmet Bostan ile birlikte Himmet Karadağ, Kerem Alkin, Yiğit Bulut ve Oral Erdoğan da Varlık Fonu Yönetim Kurulu üyesi idiler. Bunlar da “Yan Gel Yat Osman” durumuna düşmüş olduklarını hiç üstlerine alınmadılar. Mehmet Bostan, başarısız diye gönderildi, bu isimler ise yönetim kurulunda kaldılar, pişkin pişkin yüksek maaşlarını almaya devam ediyorlar. Adam olan adam! Çıkar bir laf eder!
Varlık Fonu'nun harcamaları Sayıştay denetimine kapalı tutuldu. Oysa Fon'un nakit para kaynağı, devlet şirketlerinin ve özelleştirme idaresinin ihtiyaç fazlası gelirlerinden oluşuyor. Yani halkın paraları. Varlık Fonu, Piyasa İstikrar ve Denge Fonu, KOBİ Finansman Fonu, Lisans ve İmtiyaz Fonu, Maden Alt Fonu adında yeni 4 alt fon kurdu. Bu alt fonlarla döviz ve sermaye piyasalarına hangi müdahaleleri yaptı, ne sonuçlar aldı, bu müdahalelerden kim kârlı çıktı, devletin ne kadar parası gitti? Varlık Fonu yöneticileri başarısız ilan edildiğine göre bu kişiler nereye ne harcadı, ne savurdu?