Katy WatsonBBC News, Caracas, Venezuela
Venezuela'nın başkenti Caracas'ın güneybatısındaki El Valle mahallesinin yüzlerce sakini meydanda toplanmış.
Organizatörlerden biri megafonları ellerini alıp kalabalığa seslenmeye başlıyor. Kalabalık "Neden buradasınız?" sorusuna hep bir ağızdan "Venezuela için" diye yanıt veriyor.
Ardından milli marşı söylemeye başlıyorlar: "Zincilerini at. Zincirlerini at."
Ülkenin sömürge tarihine atfeden bu sözler, ekonomik krizin suçlusu ilan edilen Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve hükümetine yönelik mücadele atmosferinin de bir tezahürü aslında.
Kendisini geçici başkan ilan eden Ulusal Meclis'in Başkanı Juan Guaido'nun önderliğindeki Maduro muhalifleri, ülkenin dört bir yanındaki bu gibi toplantılarla insani yardım konvoylarının ülkeye girmesi için kampanya yürütüyor.
Guaido, ABD'nin yanı sıra Güney Amerika'daki çeşitli devletler ve Avrupa ülkelerinin de desteğini almış durumda.
Ancak bu iyimser atmosfer, cumartesi günü sınırdan yardımı geçirmek isteyen muhalifleri ve ordu güçleri arasında yaşanan çatışmalarla bölündü.
Guaido, Brezilya ve Kolombiya'da depolanan tonlarca insani yardımın ülkeye girişine izin vermesi için Maduro'ya cumartesi gecesine kadar süre vermişti. Sınırdaki Maduro güçleri ile muhalifler arasında çıkan çatışmalarda ise en az iki kişi hayatını kaybetti.
Askerlerin insani yardımı karşılamak üzere bölgeye giden sivillere göz yaşartıcı gaz ve plastik mermiyle ateş açtığı belirtildi.
Yardım konvoyları da hâlâ sınırda bekliyor.
Maduro, insani yardımı ABD'nin sahnelediği bir şov, Venezuela'nın içişlerine karışmak için bir bahane, hatta 'Truva atı' olarak niteliyor.
Yardımlardan sorumlu muhalif siyasetçi Miguel Pizarro ise uluslararası yardımların ardında siyasi çıkarlar olduğu görüşünü sertçe eleştiriyor ve "Asıl endişemiz, siyasi nedenlerle bu ülkenin insanlarının ölüyor olması" diyor.
Öte yandan bazı uzmanlara göre, Maduro'nun 'truva atı' benzetmesi doğal.
Düşünce kuruluşu Washington Office on Latin America'dan David Smilde, "Guaido'nun ülkeye yardım sokma çabası uluslararası toplumun desteğini almak için yürüttüğü bir strateji. Maduro 'buyurun muhalifler, getirin yardımları' deseydi, durum çok farklı olurdu" diyor.
Peki insani yardımın gerçekten yardımı olacak mı?
Washington'daki bir diğer düşünce kuruluşu Inter-American Dialogu'dan Michael Shifter'a göre insani yardım meselesi biraz da 'dramatize' ediliyor.
Shifter, "İnsani kriz için yardımların yeterli olmayacağını" ifade ediyor.
Şimdi herkesin gözü sınırda bekleyen yardım konvoylarında.
Muhalifler eğer yardımlar ülkeye sokulamazsa 'Guaido'nun B planı ne, hatta bir B planı var mı?' diye merak ediyor.