Veri yığınlarına çözüm arayışı

Veri yığınlarına çözüm arayışı

Enformasyon teknolojileri fuarı CeBIT'in bu yılki partner ülkesi İngiltere. Açılışta İngiliz istihbaratının NSA'in dinleme skandalındaki rolü konusu doğrudan dile getirilmese de Almanya Başbakanı Angela Merkel İngiltere'nin bu sene partner ülke seçilmesinin çok doğru bir hamle olduğu yorumunu yaptı.

Bilişim ve telekomünikasyon branşlarında bugüne kadar hep başı çeken CeBIT sürekli bir değişim ve dönüşüm halinde. Fuarın organizatörleri son yıllarda fuarın, hem kişisel kullanıcılar hem de uzmanları cezbetmesi için büyük çaba harcıyordu. Ancak son dönemde ya kişisel kullanıcıların ya da uzmanların fuardan memnun ayrılmaması CeBIT’in imajına gölge düşürmeye başlamıştı.

Bu gelişmeler ışığında CeBIT radikal bir adım attı. Fuar Müdürü Oliver Frese oluşturdukları yeni konseptle tamamen iş dünyasını hedeflediklerini kaydediyor:

Frese "Fuara katılan firmaların '%100 Bilişim Ticareti' adlı yeni konseptimize verdiği geribildirim bu yönde. Bu, geçen yılların yol açtığı mantıklı bir gelişme. Fuarı ziyaret eden uzmanların oranı sürekli artarken, kişisel kullanıcıların oranı da aynı şekilde azaldı. Fuarın katılımcı firmaları fuarda yer alabilmek için çok ciddi yatırım yapıyor. Bunun soncunda da fuarın sonunda somut iş temasları kurmuş olmak istiyor. Bu nedenle uluslararası bilişim piyasasından konseptimize geniş çaplı destek var. Dolayısıyla bu yıl başarılı bir fuar bekliyoruz" açıklamasını yapıyor.

İçerik değişti

Fuar stantlarını bu sene de yine akıllı cep telefonları ve tablet bilgisayarlar süslüyor. Ancak içerikte ciddi bir değişiklik söz konusu. Örneğin firmalar artık en yeni hava durumu uygulamalarını değil, firmalar için profesyonel çözümler sunan uygulamalar tanıtıyor.

Bu yıl özellikle öne çıkan konu ise dijital çağın başlıca sonuçlarından biri olan büyük veri gruplarının yönetimi. Oliver Frese bu yıl için seçtikleri "datability" sloganını "Datability CeBIT 2014'ün ana teması. Bu büyük veri gruplarının sürdürülebilir ve sorumluluk sahibi bir şekilde yönetimini ifade ediyor. Kullandığımız akıllı cep telefonları, tablet bilgisayarlar ve makineler arasındaki iletişim yoluyla her geçen gün daha fazla veri üretiyoruz. Hâlihazırdaki verilerin yüzde 90'ı son iki yılda ortaya çıktı. Bu durum her gün giderek artıyor. Fuara katılan firmalar daha iyi bir trafik için bu verileri verimli bir hale getirecek; enerji, sağlık veya lojistik sistemlerini optimize edecek somut ürünler sunuyor" şeklinde açıklıyor.

Hassasiyet arttı

Ancak Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu NSA'in dinleme skandalı gerek kişisel kullanıcıların gerekse firmaların veri güvenliği konusundaki hassasiyetini oldukça arttırdı. Özellikle bilişim, donanım, yazılım ve ağ altyapılarının kurum dışına çıkartılmasına olanak sağlayan bulut bilişim konusu bu yılki fuarın yine en çok ilgi çeken konularından. Fakat bu yıl bulut bilişimde güvenlik yani verilerin şifrelenmesi ve değerlendirilmesi konularına çok daha geniş şekilde yer veriliyor. Alman bilişim kuruluşu BITKOM'un başkanı Dieter Kempf büyük veri yığınları yönetimi konusunun sadece teknik değil, aynı zamanda toplumsal bir konu olarak ele alınması gerektiğini savunuyor.

Öte yandan Kempf CeBIT'in atık iş dünyasına odaklanacak olsa da Alman bilişim sektöründeki uzman açığını kapatmaya yardım konusunda da önemli bir yeri olduğu görüşünde. Kempf "Sanırım buradaki en önemli nokta fuarın söz konusu branşlar için bir vitrin niteliğinde olması ve meslek seçimi aşamasındaki gençlere farklı branşların ne gibi ilginç iş imkanları sunduğunu göstermesi. Öncelikle yazılım mühendislerine ama aynı zamanda şifrelemede matematikçi ve fizikçilere de ihtiyacımız var. Artık sadece cebir yeterli değil, ileri matematik bilgisine ihtiyaç duyuyoruz. Araştırma alanında birbirinden ilginç konular mevcut. Yani seçenekler çok geniş" diyor.

Bu yıl CeBIT’e yeni kurulan 300'ün üzerinde firma katılıyor. Kim bilir 14 Mart'a kadar devam edecek fuarda belki de geleceğin Google’ı ya da Facebook’u ilk kez stant açıyor.