Vizesiz Avrupa hayali ne kadar gerçekçi?

Vizesiz Avrupa hayali ne kadar gerçekçi?

Suriyeli göçmen krizini aşmak isteyen Avrupa Birliği'nin (AB) Türkiye ile iş birliği arayışına girmesi, Ankara'nın vize serbestisi talebini yeniden gündeme getirdi.

Ancak uzmanlara göre Türkiye vatandaşlarının vizesiz Avrupa'da seyahat etmesi kısa vadede mümkün değil.

AB'nin 16 Ekim'deki liderler zirvesinde hazırladığı eylem planında Ankara'nın Avrupa'yaSuriyeli göçmen akınını durdurması karşılığında, Türkiye vatandaşlarına Schengen bölgesine vize serbestisi çalışmalarını hızlandırmak ve üyelik sürecini canlandırmak vaat edilmişti.

Başbakan Ahmet Davutoğlu vize serbestisi için Temmuz 2016'yı işaret ederken, AB Bakanı Beril Dedeoğlu, muafiyetin "2017'lerde gerçekleşmesinin çok kolay olmadığını" söyledi.

BBC Türkçe'den Elçin Poyrazlar, bu konuda en çok sorulan soruları derledi:

 

Vize serbestisi önerisi yeni mi?

 

Hayır. 16 Aralık 2013 tarihinde Ankara, yasadışı göçmen denetimini öngören AB Geri Kabul Anlaşması'nı imzaladı. Fakat uygulama başlamadı, anlaşmanın gerekli düzenlemelerden sonra 2017'de yürürlüğe gireceği belirtildi. Aynı gün Türkiye ile Schengen bölgesine yönelik vize serbestisi için yol haritası belgesi (İngilizce) kabul edildi.

BBC Türkçe'ye konuşan İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Brüksel Temsilcisi Haluk Nuray, dolayısıyla AB'nin son günlerde getirdiği önerinin yeni olmadığını söylüyor. Nuray "Türkiye ile dayanışma duygusundan çok, AB panik içinde ve biraz da çıkarı için hareket ediyor. Kapalı kapılar ardında ne dönüyor bilmiyorum ama bence Avrupa'nın elinde Türkiye'yi tatmin edebilecek ve pratikte isteyebileceği somut bir öneri yok. Mevcut uygulamaları yeniden ısıtıp masaya getiriyor." diyor.

 

Vize serbestisi için koşullar var mı?

 

Evet. Türk vatandaşlarının AB sınırları içinde vizesiz yolculuk yapabilmesi için,Ankara'nın tamamlaması gereken bir takım kriterler var. Pasaport ve kimlik belgelerinin güvenliğinin sağlanması, sınır kontrollerinin yasadışı geçişleri engelleyecek şekilde güçlendirilmesi, AB standartlarına uygun bir göç yönetimi yapılması, özellikle sınırlarla ilgili organize suçlar, terör ve yolsuzlukla mücadele edilmesi, adli meselelerde AB ile işbirliği, kişisel verilerin korunması, vatandaşların ayrımcılık olmaksızın hareket özgürlüğü ve azınlıkların korunmasının sağlanması bu koşullar arasında yer alıyor.

 

Vize serbestisi kısa vadede mümkün mü?

 

Hayır. Eğer Geri Kabul Anlaşması'nda Türkiye koşulları tamamlar ve 2017 yılında uygulamaya geçerse, uzmanlara göre vize serbestisi öncesinde yine de AB'ye üye ülkelerin onayı gerekiyor. Bu da o tarihteki Avrupa'daki siyasi dengelere bağlı olacak.

Ayrıca vize kolaylığı ilk aşamada bazı iş gruplarına sağlanacak. Vize serbestisi söylemini 'boş bir hayal' olarak niteleyen Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Başkanı emekli büyükelçi Özdem Sanberk "Zaten tam bir serbesti söz konusu değil. Bütün Türklere rahatça Avrupa seyahati olmayacak. Bir parça işadamlarına, yatırımcılara, gazetecilere kolaylık sağlanabilir" diyor.

 

Vize serbestisinin siyasi boyutu nedir?

 

Avrupa'nın kapısına dayanmış milyonlarca Suriyeli göçmenle baş edemeyeceğini düşünen AB, Türkiye'yi kilit ülke olarak görüyor. Almanya Başbakanı Angela Merkelülkesinde sayıları artan göçmenler nedeniyle siyasi baskı altında.

Alman Marshall Fonu'nun Berlin'deki göç uzmanı Astrid Ziebarth, BBC Türkçe'ye bilgi verirken Türkiye'nin politik olarak oldukça iyi bir pozisyonda olduğunu ifade etti.Merkel'in vize serbestisi ve mali katkı konularında diğer AB ülkelerini teşvik edeceğini söyleyen Ziebarth, "Merkel bir sonuç alma konusunda içeride büyük baskı altında" dedi.

Sadece Eylül ile Ekim ayları arasında 400 bin göçmen ve mülteci Almanya'ya giriş yaptı. Ziebarth sınırdan geçen günlük göçmen sayısının hala 10 bin kişi civarında olduğunu belirtiyor.

 

O zaman vize serbestisi boş bir vaat mi?

 

Ne yazık ki uzmanların kısa vadeye yönelik görüşü bu. İKV Brüksel Temsilcisi Nuray'a göre "Görünen o ki AB bize boş bir hediye paketi sunuyor. Tüm taraflar -miş gibi yapıyor. AB bize bir şey veriyormuş, biz de alıyormuş ve bize yetecekmiş gibi davranıyoruz" diyor.