Susuzluk sağlık için oldukça olumsuz bir durumdur ve pek çok insan gün içinde susuz kaldığını anlayamaz çünkü susamak, su içmeniz gerektiğiyle ilgili tek ipucu değildir.
Susuz kaldığımızı susamak dışında nasıl anlayabileceğimizle ilgili Women’s Health dergisinde yayınlanan bir yazıda fizyolojist Greg Justice’in önerilerine ve detaylı açıklamalarına yer veriliyor.
İşte Justice'e göre, daha fazla su içmemiz gerektiğini anlamak için vücudun verdiği en önemli üç sinyal:
Vücudunuz sürekli olarak sıvı kaybeder. Bu aynı zamanda sodyum, potasyum gibi temel maddelerin de kaybediliyor olduğu anlamına gelir çünkü kaybedilen sıvının içinde bu maddeler de vardır. Bu maddelerdeki kayıp kan akışını etkileyecek kimyasal değişimleri de gerçekleştirir. Beyniniz bu değişimlere oldukça duyarlıdır. Bu duyarlılık baş ağrısını meydana getirir. Bu ne kadar su kaybederseniz, o kadar başınız ağrıyacağı anlamına geliyor. Justice, “ ne kadar su kaybederseniz, kan hacminizdeki düşüş o kadar yoğun olur. Bu kan damarlarınızın genişlemesine neden olarak, baş ağrınızın çok daha kötü hissedilmesine neden olur” açıklamasında bulunuyor.
İdrar rengi su kaybıyla birlikte koyulaşır. Eğer idrarınızın rengi normalden daha sarı ise, su içmeniz gerektiğini anlayabilirsiniz. Bunun sebebi, idrarınızdaki ürin yoğunluğunun fazla artmış olmasıdır. Justine, “Vücudunuz tamamen hidrate olmuş durumda olduğunda(su ihtiyacınız olmadığında) iken, vücutta biriken ürini rahatlıkla atabilirsiniz, ancak susuz kaldığınız zaman ürini o kadar kolay atamazsınız ve vücutta birikerek yoğunlaşır” açıklamasında bulunuyor.
Kabızlık çekmenizin susuzlukla olan ilgisi idrarınki ile benzer aslında. Vücuttaki su vücuttaki atığın kolayca atılmasında yardımcı olur, ancak vücut susuz kaldıysa, organlar aynı verimlilikle çalışamaz ve kabızlık oluşur. Dolayısıyla kabızlık çekmeye başladıysanız, vücudun suya ihtiyacı olabileceğini anlayabilirsiniz.
Yazının aslına buradan ulaşabilirsiniz.