Wall Street Journal gazetesi, açığın artık o kadar hızlı daralmadığını, finansmanının da kötüleştiğini öne sürdü ve bu iki eğilimin yatırımcılarca “kırmızı bayraklar” olarak görebileceği değerlendirmesini yaptı.
WSJ, “Türkiye’nin Açık Finansmanı Yeniden Odak” başlığını kullandığı haber analizinde Türk ekonomisinin, geçen yıl birçok iktisatçıyı “şaşırtarak” cari açığın yüzde 10’dan yüzde 6’ya kadar iyileşmesini sağlayan “geniş bir yeniden dengelemeyi” yaşadığı belirtti.
Sağlanan iyileşmenin ekonominin önemli ölçüde yavaşlamasına ve hızlı tüketim harcamalarının gerilemesine yol açtığını kaydeden gazete, “Ancak son verilerin, dikkatli incelendiğinde, açığın artık o kadar hızlı daralmadığı, finansmanının da kötüleştiği yönünde, yatırımcılarca kırmızı bayraklar olarak görülebileceği iki eğilimi ortaya koydu” diye yazdı.
İngiliz gazetesi, Ocak ayının 5.63 milyar dolarlık cari açığının beklentileri aştığını ve “geçen yılın başı döndürücü aylık azalmalarının sona geldiğini teyit ettiği”ni savunduktan sonra Morgan Stanley’in bir araştırma notunda yazdığı “Şubat ayı verilerinden itibaren açığın kademeli bir yükselişinin başlayacağını düşünüyoruz… En iyisinin de arkamız kaldığını düşünüyoruz” değerlendirmesine dikkat çekti.
Bundan daha kötüsünün de, açığın çok büyük ölçüde sıcak para ile finanse edilmesi olduğunun da vurgu yapıldığı haber analizinde bu kısa vadeli kaynakların, “hissiyatın negatife dönüşmesi durumunda hızlı geri çekilebileceği” uyarısı yapıldı.
Gazete, açığın daha güvenli bir finansman yolu olan doğrudan yatırımların ise, açığa oranı olarak kayda değer biçimde azaldığına dikkat çekerken de “bu eğilim, iktisatçıların gözünden kaçmadı” dedi.
Haberde bu bağlamla Capital Economics’ten yükselen piyasa ekonomisti William Jackson’un değerlendirmelerine de yer verdi.
William Jackson “Göreceli olarak istikrarlı olan doğrudan yatırım girişleri, aslında düştü ve halen toplam sermaye girişlerinin sadece yüzde 10’unu oluşturuyor” derken bu oranın 2008-2009 krizi öncesinin yüzde 50 civarında olduğunu anımsattı. Jackson şöyle devam etti:
“Kilit nokta ise, Türkiye’nin dış finansman ortamındaki herhangi bir kötüleşmeye hassas olmayı sürdürmesidir. Sert bir iniş olasılığı ise hala arka planda olmayı sürüyor.”