"Yakalanan salak çok olunca, kamu ihalelerine fesat karıştırmak hapis yatmayı gerektiren suç olmaktan çıktı"

Sözcü yazarı Murat Muratoğlu, AKP iktidara geldiğinde ilk icraatının ihale mevzuatının Avrupa Birliği standartlarına çıkarılması olduğunu hatırlatarak, sonrasında mevzuatta yapılan değişiklere dikkati çekti. "Böylesine müsait bir ortamda dahi yakalanan salak çok olunca, kamu ihalelerine fesat karıştırmak hapis yatmayı gerektiren suç olmaktan çıkarıldı." diyen Muratoğlu, "Yakalanmasınlar diye de 'ticaret sır' diye bir kavram ortaya atıldı. Hırsızlığı yapan değil bunu araştırana dava açıldı! Memleket parsel parsel paylaşıldı. Sorsan; Adamlar yol yaptı!" diye yazdı.

Murat Muratoğlu'nun, "Yol yaptılar bir tane, 186 defa değişti ihalesi" başlığıyla (1 Haziran 2018) yayımlanan yazısı şöyle:

AKP İktidarı, 16 yıl boyunca her yılın dolar kuru ortalamasıyla toplamda 2.1 trilyon dolara denk vergi topladı. Bu süre zarfında ülkeye 650 milyar dolar yabancı parası aktı. Yaklaşık 75 milyar dolarlık özelleştirme yapıldı. Toparlarsan, 2 trilyon 825 milyar dolar civarında kaynak sağlandı. Böyle yazınca pek anlamlı gelmiyor. Bakın; Avrasya Tüneli'nin maliyeti 1.2 milyar dolar… Toplanan kaynakla ülke 2354 tane Avrasya Tüneli yapar. Yapılan yapişlet-devret… Onun parası bile önümüzdeki 20 yılda ödenecek. Yine de arasan, o büyüklükte 15 yapı bulamazsın.

* * *

Peki, ne oldu bu paraya? Şöyle anlatayım; AKP iktidara geldiğinde ilk icraatı ihale mevzuatının Avrupa Birliği standartlarına çıkarılmasıydı. Hemen Kamu İhale Kanunu değişti. Olmuştu ama olmamıştı… O haliyle istenilen firma ihaleyi alamıyordu. İhale adrese teslim edilemiyordu. Kamu İhale Kanunu yine değiştirildi. Haliyle ayıp oldu! Diğer yandaşa uymuyordu! Ayakları açıkta kalıyordu. Yine değişti. Bu sefer de tuzu eksik kalmıştı…

Öteki yandaş firma doymuyordu. Yine değiştirelim dediler. “Yakıştı mı size?” diye başka bir yandaşın, eşin, dostun firması çıkmaz mı ortaya? Onları da kırmak olmazdı…

* * *

Değişti, değişti, değişti… “Hop kardeş ne yapıyorsun?” diye soran olunca, “Avrupa Birliği'ne uyum için valla” dediler. Hâlbuki Avrupa Birliği; “Bu ihale kanunlarıyla Avrupa Birliği'ne üye olamazsınız” diye uyardı, duymazdan geldiler. AKP'nin 16 yılında kamu ihale kanunu; 1, 5, 10, 15, 20, 25, 30, 35, 40 defa daha değişti. Bu onlara yeter mi? Yetmedi, devam edildi, 45, 50, 55, 60, 65, 70, 75, 80, 85, 90, 95, 100 oldu. Küpler doldu. Onlar erdi muradına başladılar havuzda paraları saymaya…

Bu onları keser mi? Kesmedi! Ben beşer beşer yazarken sıkıldım, adamlar teker teker değiştirirken sıkılmadı; 105, 110, 115, 120, 125, 130, 135, 140, 145,150, 155, 160, 165, 170, 175, 180, 185 oldu. Sonunda 186'yı buldu! Tam 186 defa değişti ihale kanunu!

* * *

Dediler ki; Büyükleri sayalım, küçükleri koruyalım ama hepsiyle birden uğraşmayalım! Nefis fikirdi. İlgili kanun maddesi bulundu, altı oyuldu. Hemen uygulamaya geçildi. “Doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen hallerde pazarlık usulü ile ihaleye çıkılabilir” hükmüne dayandılar. Belli ki bizden gizlenen bir şeyler var! Acaba yanardağ patladı da bize mi söylemiyorlar. Yoksa ülke bilmediğimiz bir salgın hastalığın pençesinde mi? Haber yasağı mı geldi? Zira ihaleye bile gidilmeden doğal afet olmuş gibi milyarlarca liralık iş cayır cayır pazarlık usulü verildi.

* * *

Böylesine müsait bir ortamda dahi yakalanan salak çok olunca, kamu ihalelerine fesat karıştırmak hapis yatmayı gerektiren suç olmaktan çıkarıldı. Yakalanmasınlar diye de “ticaret sır” diye bir kavram ortaya atıldı. Hırsızlığı yapan değil bunu araştırana dava açıldı! Memleket parsel parsel paylaşıldı. Sorsan; Adamlar yol yaptı!