Yalçın Akdoğan 2 yıl aradan sonra Star'a yazdı: Artık yeter, Türkiye bir 'beka sorunu' ile karşı karşıya

Yalçın Akdoğan 2 yıl aradan sonra Star'a yazdı: Artık yeter, Türkiye bir 'beka sorunu' ile karşı karşıya

Eski Başbakan Yardımcısı ve AKP Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, TSK'daki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişimiyle ilgili olarak 2 yıllık aranın ardından Star gazetesine yazdı. "15 Temmuz gecesi televizyonda köprü başındaki askerleri görünce yanımdaki arkadaşıma darbe oluyor dedim. Bu hainlerin uçaklarla bir delilik yapabileceklerinden endişe ediyordum ama böylesine kanlı bir kalkışmaya kalkışacaklarını düşünmüyordum" diyen Akdoğan, "Hemen eve giderek abdest aldım, silahlarımı kuşandım. Bu paralel cuntadır, demokrasiye kastedecekler dedim" ifadesini kullandı. Akdoğan, "Artık yeter" diyerek "Türkiye bir 'beka sorunu' ile karşı karşıya" diye yazdı.

Yalçın Akdoğan'ın "Artık yeter" başlığıyla yayımlanan (21 Temmuz 2016) yazısı şöyle:

Bunlar paralelci dedik inanmadılar...

Bunlar terörist dedik inanmadılar... 

Bunlar Türkiye düşmanı dedik inanmadılar...

Bunlar vatan haini dedik inanmadılar...

Bunlar kumpasçı, tezgahçı, yalancı dedik inanmadılar...

Bunlar darbeci dedik inanmadılar...

Bunlar zombi, insan kılığında cani mahluklar dedik inanmadılar...

Bunlar demokrasi düşmanı, millet düşmanı dedik inanmadılar...

Bunlar Türkiye’yi esir alacak dedik inanmadılar...

Bunlar habis ur gibi her yere yayıldı dedik inanmadılar...

Türkiye karşıtı lobilerin, algı operasyonlarının, sabotajların, terör eylemlerinin, her türlü yıkıcı ve tahrip edici faaliyetin arkasında bunlar var dedik maalesef yine inanmadılar.

Hala da inanmayanlar var...

Tiyatro diyen, yaşananları oyun gören, şehitlerimizin hatırası üzerinde tepinen tipler var.

Kurumsal taassupla direnenler, aman başım ağrımasın diye eyyamcılık yapanlar, delil de delil diye tutturanlar, Erdoğan karşıtlığından kafasını çevirenler, AK Parti düşmanlığından gözlerine perde çekenler, hükümetin mücadelesine gereken desteği vermeyenler... Herkes bu vebale ortaktır.

Yıllardır diyoruz; bunlar Gezi’de, MİT TIR’larında, 17 Aralık’ta, öncesinde sonrasında hükümeti devirmeye, bir esaret rejimi kurmaya çalışıyorlar... Bu bir ‘milli güvenlik sorunudur’, bu tehditle topyekün mücadele etmek gerekir. Ama nafile, herhangi bir müdürü görevden alamıyorsunuz... Yargı direnç gösteriyor, medya direnç gösteriyor, muhalefet direnç gösteriyor.

Bu mesele Erdoğan’ın kişisel kavgası değildir, bir memleket meselesidir dedik dinletemedik.

Şimdi önümüzde vahim bir tablo var. Bombalanan Meclis, kurşunlanan siviller, basılan kamu binaları...

ARTIK YETER; ya hep birlikte mücadele vereceğiz ve kazanacağız ya hep birlikte kaybedeceğiz.

Türkiye bir ‘beka sorunu’ ile karşı karşıya...

Cumhurbaşkanımız Erdoğan bu habis yapının her hamlesini o muhteşem duruşuyla, kararlılığıyla savuşturdu, boşa çıkardı. Amacına ulaşamayan hainler daha da kinlendi, daha da gözlerini kan bürüdü.  

Bu alçaklar daha da alçalarak millete kastetmeye devam edecekler. Hamdolsun milletimiz dik duruyor, artık devletimiz de topyekün mücadeleye başlamalı...

***

15 Temmuz gecesi televizyonda köprü başındaki askerleri görünce yanımdaki arkadaşıma darbe oluyor dedim. Bu hainlerin uçaklarla bir delilik yapabileceklerinden endişe ediyordum ama böylesine kanlı bir kalkışmaya kalkışacaklarını düşünmüyordum. Hemen eve giderek abdest aldım, silahlarımı kuşandım. Bu paralel cuntadır, demokrasiye kastedecekler dedim.

17 Aralık’taki kumpasta terörist diye hedefe konulmuştuk. Bu kez herkes hedefteydi...

Hamdolsun milletimiz bu hainlere geçit vermedi. Rabbim yardım etti, millet destek oldu, artık bizim yekvücut olarak, bütün toplum kesimleriyle amansız bir mücadele vermemiz ve bunları temizlememiz gerekiyor.