Ankara
22 Temmuz operasyonu kapsamında da gündeme taşınan Selam Tevhid örgütü soruşturmasının eski savcısı Adnan Çimen, dile getirilen “Emniyet mensupları ardından yargı operasyonu var” iddiası hakkında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nu (HSYK) işaret etti. “Korkumuz, endişemiz yok” diyen Çimen, “Çalmadık çırpmadık, kimsenin kör kuruşuna tenezzül etmedik. İsteyen istediği soruşturmayı yapsın” dedi. Adnan Çimen, yasa dışı dinlemeye ilişkin haberler ardından “HSYK’dan bizzat yargı operasyonunu talep ettiğini ancak incelemenin hala bitirilemediğini” söyledi.
Çimen’in Twitter hesabından yaptığı ilgili açıklama şöyle:
“Son günlerde yapılan soruşturmaları ibretle izliyor, uygulamayı gördükçe özel yetkili mahkemelerde görev yapan meslektaşlarımın üstün liyakatlerini takdir etmekten kendimi alamıyorum. Malum soruşturmadan sonra sıra yargı operasyonunda diye sıkça görmekteyim.”
“Öncelikle belirtmeliyim ki yargı operasyonu, dinleme yalanının ortaya atıldığı 24 Şubat günü tarafımdan bizzat HSYK’dan talep edilmiştir. HSYK tarafından 25 Şubat’ta inceleme izni verilmesine rağmen anlaşılmaz bir gerekçeyle yaklaşık 1 ay sonra onaylanarak işleme konulmuştur. Dinleme iftirasının ortaya atılmasından itibaren 5 ayı aşkın süre geçmesine rağmen halen inceleme bitirilmemiştir. Bu incelemenin bir an önce bitirilmesini en fazla talep eden kişi benim. Eğer suçluysam cezamı çekmek değilsem bu iftiradan aklanmak isterim.”
“Malum olduğu üzere hâkim savcıların soruşturma usulleri Anayasa, HSYK ve 2802 sayılı Hâkim ve Savcılar Kanunu’nda düzenlenmiştir. Eski bir adalet müfettişi olarak bu tarz soruşturmalar tarafımdan da yapılmıştır. 2802 Sayılı Kanun’un 82 ve devamı maddelerinde bu soruşturma usullü detaylıca anlatılmış, 2010 yılında Anayasa referandumu ile hâkim ve savcılar hakkında soruşturma izni verme yetkisi HSYK’ya verilmiştir. HSYK’nın soruşturma izni vermesi halinde tarafımdan gerekli savunma yapılacak ve Yüksek Kurul gereğini takdir edecektir. HSYK’nın takdiri hepimiz için bağlayıcı ve saygıdeğerdir. Eğer HSYK hakkımda adli soruşturma yapılmasına karar verirse gerekli prosedürler tamamlanınca 1.sınıf cumhuriyet savcısı olarak Yargıtay’da yargılanmaktan da hiçbir endişe duymam. Hakim ve cumhuriyet savcılarının Anayasa’dan kaynaklanan hakimlik teminatı gereği soruşturma ve kovuşturmaları özel usule bağlanmıştır.”
“Bu bağlamda hakim ve savcılara ilişkin farklı bir soruşturma usulü hakimlik teminatının yok edilmesidir. Farklı bir soruşturma usulü karar verenler içinde kararı uygulayanlar için de telafisi imkansız sonuçlar doğurur. Böyle bir hukuk eşkıyalığı ile karşılaşırsak yapacağımız şey bellidir. Hukuk içerisinde kalarak adaletin tecellisine yardımcı olmaktır.”
“Bu tarz bir soruşturmaya imza atacak hukukçu arkadaşlar aynı zamanda savunmalarını hazırlamaya başlasınlar. Korkumuz endişemiz yok. Çalmadık, çırpmadık. Kimsenin kör kuruşuna tenezzül etmedik. İsteyen istediği soruşturmayı yapsın. Ama unutulmasın Kenan Evren’in yargılandığı bir ülkede yaşıyoruz. Hukukun giyorini suçluların boynuna er geç düşer. Bu yazdıklarımı lütfen kimse tehdit gibi algılamasın. Sadece yasanın şerhini yaptım. İsteyen 2802 sayılı yasayı incelesin.”
“Ben bu soruşturmayı 5 ay sürdürüp devrettim. Dolayısıyla diğer iki savcı bey dosyanın detaylarına vakıftırlar. Kimbilir belki de savunmalarında önemli hususları aydınlatırlar. Örneğin Selam terör örgütü içerisinde yer alıp istihbarat ve lojistik destek sağlayan derin yapının kimlerden ibaret olduğunu, bu kamu görevlilerinin kimler olduğunu, İran'a milli sırlarımızın nasıl aktarıldığını öğrenmiş oluruz. Ya da Uğur Mumcu ve diğer aydınlarımızı katleden Selam örgütü mensuplarından cezaevlerinde hükümlü olarak bulunanların iaşelerinin (besleme, bakma) kimler tarafından takip edildiğini öğrenme şansımız olur. Bilmiyorum ilgili savcılar her halde detaylı ifade vermek isteyeceklerdir.”