El Kaide üyesi olduğu iddiasıyla 189 gün tutuklu kalıp beraat eden vatandaş 30 bin lira manevi tazminat kazandı. Yargıtay bu miktarı zenginleşme sayarak kararı bozdu.
Yargıtay, ilginç bir tazminat kararına imza attı. Karara konu olay şöyle gelişti:
El Kaide üyesi olduğu gerekçesiyle 4 gün gözaltında, 185 gün de F tipi cezaevinde kalan B.T, hakkındaki suçlamadan beraat edince, 90 bin TL maddi, 50 bin TL de manevi tazminat istemiyle Kartal 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açtı.
Vatan gazetesinden Kemal Göktaş’ın haberine göre, mahkeme 28 Kasım 2003’te gözaltına alınan B.T’nin “yeterli, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden” beraat ettiğine dikkat çekti. Mahkeme, maddi zararın belgelerle ispatlanmadığını, bu yüzden asgari ücret üzerinden bir hesaplama yapılması gerektiğini belirterek toplam bin 500 lira asgari ücret ve bin lira avukatlık masrafı olmak üzere 2 bin 531 TL maddi tazminata hükmetti. Mahkeme ayrıca 30 bin TL manevi tazminata hükmetti.
Mahkeme kararında, “Davacının 189 gün hürriyetinden mahrum edildiği, sanık sıfatını taşıdığı, ailesinden ve çevresinden ayrılmak zorunda kaldığı, onların nazarında suçlu olarak görüldüğü, tutuklu kaldığı suçun niteliği, sosyal ve ekonomik durumu, yaşadığı ruhsal sıkıntılar, toplum nazarında aleyhine oluşan önyargılar, topluma uyum sağlamasındaki zorluklar dikkate alındığında, talep edilen tazminatın 30 bin TL’lik bölümünün kabul edildiği” belirtildi.
Temyiz üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 12. Ceza Dairesi, kararı bozdu. Kararda “Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter yoktur. Bununla birlikte, davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre vb hususlar gözetilmek suretiyle hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tespiti gerekir. Olayda hükmedilen manevi tazminat belirtilen ölçütlere uymayıp fazladır” denildi. Daire, 2 bin 500 lira maddi tazminatı ise temyiz nedeni yapılmaması nedeniyle maddi tazminat kararını bozmayıp onadı.
Mahkeme 30 bin lira tazminat kararında, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 1999 tarihli emsal kararına atıfta bulundu. Buna göre manevi tazminat kriterleri şöyle sıralandı: “Tutuklanan şahsın sosyal çevresinde itibarının sarsılmasına; hürriyetinden yoksun kalması nedeniyle duyulan elem ve ıstırap ve ruhi sıkıntıların bir nebze de olsa giderilmesi amacına yöneliktir. Kişinin cezaevinde kaldığı süre, sosyal ve ekonomik durumu, toplumsal konumu, atılı suçun niteliği, bıraktığı olumsuz etkiler dikkate alınarak zenginleşme sonucu doğurmayan, adalet ve hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşır bir miktar olmasına özen gösterilir.”