Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2013 yılında verdiği rüşvet iddialarına ilişkin ses kaydının delil olarak değerlendirilmesine ilişkin kararı, hukukçuların kullandığı ‘kararara.com’ isimli internet sitesinde Yargıtay’ın "2013 yılında en iyi içtihat kararı" seçildi.
400 kişinin katıldığı oylamada, söz konusu karar 89 oy aldı. 2011’de faaliyete giren hukukçuların kullandığı sitede, kuruluşundan itibaren 130 binden fazla yargı kararı vatandaş ve hukukçular tarafından paylaşıldı.
2006 yılında iş adamı Vecihi Eröge, Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nde görülen davasını lehine bozdurmak için İcra Hakimi A.İ, katip K.A ve iş adamı N.S hakkında "kendisinden 600 bin Euro rüşvet istendiğini" iddia ederek mahkeme kararı olmadan cep telefonu ile aldığı kayıtları savcılığa sunarak şikayetçi oldu. Eröge’nin şikayeti üzerine üç kişi hakkında dava açıldı. Davanın görüldüğü Yargıtay 5. Ceza Dairesi kayıtların yasal delil niteliği taşımadığı gerekçesiyle sanıkların beraatına karar verdi. Kararı Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ile iş adamı temyiz ettikten sonra Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Eröge’nin sanıklar ile aynı ortamda ve cep telefonuyla yaptığı görüşmeleri, kendi cep telefonuna kaydetmek suretiyle elde ettiği kayıtların "yasal delil olduğu"na hükmetti.
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, kurulun bozma kararı doğrultusunda sanıklara önce rüşvet suçundan 3’er yıl hapis cezası verdi. Suçun teşebbüs aşamasında kaldığı gerekçesiyle sanıkların cezası 10 aya indirildi ve 6’şar bin lira adli para cezasına çevrildi.
"2013 yılının en iyi Yargıtay kararı" seçilen kararda, rüşvet istendiğini kanıtlamak için şikayetçinin mahkeme kararı olmadan cep telefonuyla yaptığı ses kaydını hukuka uygun bulma gerekçesi şöyle açıklandı:
“Katılanın sanıklar ile aynı ortamda ve telefonda yaptığı görüşmeleri cep telefonuna kayıt etmek suretiyle elde ettiği kayıtların, 5271 sayılı CYY'nın 135. maddesi kapsamında değerlendirmesi, bu bağlamda hakim kararı olmadığından bahisle hukuka aykırı kabul edilmesi olanaklı olmayıp, rüşvet istenmek suretiyle sanıklar tarafından kendisine karşı işlendiğini iddia ettiği suçla ilgili olarak, bir daha elde edilme olanağı bulanmayan kanıtların yetkili makamlara sunulmak amacıyla toplandığının, dolayısıyla hukuka uygun olduğunun kabulü gerekmektedir.”
Şike davasında ne olmuştu?
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, kamuoyunda "Şike davası" olarak bilinen davanın gerekçeli kararında, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın hakkındaki dinleme ve teknik takip kararlarının hukuka uygun elde edilmediği itirazına yönelik, AİHS’de hukuka aykırı delillerin değerlendirilmesine ilişkin bir hüküm yer almadığı, AİHM kararlarında da adil yargılanma hakkı ihlal edilmediği sürece kanuna aykırı yollardan elde edilen delillere genel bir kural koymanın mümkün olmadığı ifade edildi. Kararda, AİHM’nin Baykov-Rusya kararına göre, hukuka aykırı olarak elde edilmiş olsa bile savunma hakkının kullanılması imkanı sağlanmışsa, hukuka aykırı elde edilen delillerin adil yargılanma hakkını ihlal etmeyeceğinin kabul edildiği belirtildi.