Yargıtay'dan aynı davada iki farklı bozma kararı

Yargıtay'dan aynı davada iki farklı bozma kararı

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi aynı dosya için, aynı tarihte, temyiz edenin biri “lehine”, diğeri “aleyhine” olmak üzere iki ayrı bozma kararı verdi. Yerel mahkeme hakimi, ara kararla Yargıtay’a yazı yazarak, “Hangisi doğru, hangisini uygulayım” diye sordu.

Hürriyet'ten Nurettin Kurt'un haberine göre, Ankara 9. Aile Mahkemesi’nde görülen 2011/128 esas numaralı bir boşanma davasında hakim 1 Mart 2011 tarihinde karar verip davayı bitirdi. Taraf avukatlarından Uğur Erhan Dinçer dosyayı temyize taşıdı.

Yargıtay, 8 Haziran 2011 tarihinde 9. Aile Mahkemesi’nin verdiği kararı bozarak yeniden görülmek üzere mahkemesine gönderdi.Mahkeme, taraflara Yargıtay’ın bozma ilamı ile birlikte duruşmanın yeniden yapılacağını bildirdi. Yargıtay’ın bozma ilamını inceleyen Avukat Dinçer, 25 Kasım 2011 tarihli duruşmada bozma kararını kabul etmediklerini beyan etti.

Mahkeme hakimi Ali Şengül, önündeki bozma ilamında avukatın istediği yönde olduğunu beyan ederek, neden bozma kararına uymak istemediğini sordu. Ancak kısa süre sonra durum anlaşıldı. Yargıtay aynı dosya için aynı tarihte hem “lehte”, hem “aleyhte” olmak üzere iki ayrı bozma ilamı göndermişti. Mahkeme kalemi de farkında olmadan temyiz edenin “aleyhine” olan kararı Avukat Dinçer’e göndermiş, “lehine” olan kararı ise mahkeme dosyasına koymuştu.

Yargıtay’ın iki farklı karar yazdığını farkeden avukatlar ve mahkeme hakimi Ali Şengül şaşkına döndü. Hakim Şengül, “Dosyada biri usule, diğeri esasa ilişkin iki ayrı bozma bulunduğundan Yargıtay 2. Hukuk Dairesine dosyanın tekrar gönderilerek yeniden değerlendirilmesinin istenmesine, döndüğünde yeniden duruşma günü açılarak taraflara tebliği edilmesine” karar verip duruşmayı bitirdi.

Yargıtay mahkeme dosyasının kendilerine yeniden dönmesi üzerine 28 Kasım 2011 tarihli ilamı ile hatasını şöyle düzeltti: “Usule ilişkin bozmayı ihtiva eden karar, temyiz incelemesini yapan heyetçe ıslak imza ile veya güvenli elektronik imza ile imzalanmış değildir. Bunun ilam niteliği yoktur. Aslına uygunluğu onaylanan ilam, yoksulluk nafakasına ilişkin bozmayı ihtiva eden ilamdır. İlam niteliğini kazanmamış olan belgenin UYAP üzerinden zuhulen mahkemesine gönderildiği anlaşılmakta olup, bu yanlışlık UYAP kayıtlarından da düzeltilmiştir.”

Yerel mahkeme, Yargıtay’ın bozma kararına uyarak kadına nafaka bağlanmasına karar verdi. Bu kez de karşı taraf kararı temyiz etti. Yargıtay, yeniden ikinci kez kadın lehine karar verdi. Yerel mahkeme de geçen ay bu karara uydu ve kadına nafaka bağlanması sağlandı.                

 

Aleyhe karar

 
Avukat Uğur Erhan Dinçer’e usulden bozma içeren Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin ilamı tebliğ edildi. Yargıtay’ın bu ilamındaki usulden bozma temyiz eden Av.Uğur Erhan Dinçer’in aleyhineydi. Çünkü bu kararda Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yargılamada Av.Uğur Erhan Dinçer’in müvekkilinin ruhsal rahatsızlığından söz edilmesi nedeni ile müvekkilinin bu durumunun mahkemece değerlendirilmesini –müvekkilinin ruhsal rahatsızlığının temyiz kudretini etkileyip etkilemediğinin değerlendirilmesini- buna göre de Mahkemece vesayet altına alınmasını gerektiren bir durum olup olmadığının araştırılmasını belirtiyordu.
 

Lehe karar

 
Mahkeme dosyasında bulunan ise aynı temyiz incelemesi neticesinde Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin verdiği Ankara 9. Aile Mahkemesi’nin kararını Av.Uğur Erhan Dinçer’in müvekkiline nafaka bağlanması gerektiğini bildiren esastan bozma ilamı vardı. Bu bozma ilamı ise Av.Uğur Erhan Dinçer’in müvekkilinin lehine idi. Çünkü bu ilamda, temyiz talebine de uygun olarak müvekkil kadına nafaka bağlanmasının gerekliliği söz konusu iken Ankara 9. Aile Mahkemesi’nce nafaka bağlanmaması nedeni ile bozma kararı verilmiş idi.