Çek sahibinin imzası aslına benzemediği gerekçesiyle çeki kırdıramayan şirket avukatının talebi üzerine çeke “Karşılıksızdır” kaşesi basmayan banka görevlisi Serkan A.’ya mahkeme 1 ay hapis cezası verdi. İlk kez uygulanan cezanın emsal olacağı belirtiliyor.
Elektrik malzemeleri satan bir şirketin avukatlığını yapan Hilmi Öztürk, vekili olduğu şirketin ciro yoluyla başka bir şirketten aldığı 22 bin 500 TL tutarındaki çeki kırdırmak için bir banka şubesine gitti. Banka görevlisi çekteki imzanın çek sahibine ait olmadığı gerekçesiyle işlem yapmayarak çekin arkasına şerh düştü. Avukat Öztürk bu kez de çekin ait olduğu bankaya giderek, çekin “Karşılıksız” olduğuna dair arkasına yazılmasını istedi. Bu taleple başvurduğu banka görevlisi Serkan A., çekin takastan sorgulandığını, çek sahibinin imzasının benzememesi nedeniyle çekin arkasına işlem yapıldığını belirterek, “karşılıksızdır” kaşesi basmadı.
Gazete Habertürk'ten Hayati Arıgan'ın haberine göre avukat Hilmi Öztürk, Çek Kanunu’nda çek sahibinin hukuki sorumluluğunun bulunduğunu belirterek, çek sahibi tarafından, çekin çalındığına veya ödemeden men talimatı verdiğine dair bilgi bulunmadığı gerekçesiyle, banka çalışanının işlem yapmamasının suç olduğunu ileri sürerek şikâyetçi oldu. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcılığı, Serkan A. hakkında “karşılıksız çek ile ilgili olarak karşılıksız işlemi yapmamak” suçundan 1 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı. İstanbul Anadolu 42 Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada ifade veren sanık Serkan A., “Bankada nakit yetkilisi olarak çalışıyorum. Şikâyete konu çek takas odasına ibraz edilmişti. Gününde ödenip ödenmeyeceği, mevcudunun olup olmadığı yönünde çek fotokopisi bize fakslanır. Fakslanan çekin fotokopisini incelediğimizde çekteki imza ile çek sahibinin şubedeki imza sirküleriyle farklılık olduğunu takasa bildiririm. İmzanın benzememesi nedeniyle arkasına karşılıksızdır yazmadım” dedi. Mahkeme suçun işlediğinin sabit olmadığını belirterek Serkan K..’nın beraatine karar verdi. Ancak Öztürk kararı, Yargıtay’a taşıdı.
Yargıtay 19. Ceza Dairesi, “Çek Kanunu’nun ‘Kısmen veya tamamen karşılığı bulunmayan çekle ilgili olarak, talebe rağmen, karşılıksızdır işlemi yapmayan banka görevlisi, şikâyet üzerine bir yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır’ hükmüne rağmen sanığın imzanın çek keşidecisine ait olup olmadığı konusunda gerekli ve yeterli araştırmayı yapmayarak, yerinde görülmeyen soyut sebeplerle dava konusu çeke ‘Karşılıksızdır’ işlemi yapmamasının suç oluşturduğunu” belirterek beraat hükmünü bozdu.
Soruşturma sırasında şirketin çek hesabı hareketleri sorulduğunda hesap hareketi olmadığı ve hesapta sadece 153 TL bulunduğu anlaşıldı.
İstanbul Anadolu 42. Asliye Ceza Mahmesi banka çalışanı Serkan K.’ya “karşılıksız çek ile ilgili olarak karşılıksız işlemi yapmamak” suçundan bir ay hapis cezası verdi. İyi halden cezayı 25 güne indiren mahkeme Serkan K.’nın cezasını hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına çevirdi. Serkan K. 5 yıl suç işlemezse hakkındaki dava düşecek.
Çek işlemlerinde banka ne derse onun olduğuna dikkat çeken Avukat Hilmi Öztürk, kararın emsal nitelikte olduğunu belirtti: “Banka çalışanı ne derse kanun gibiydi. İtiraz hakkınız yoktu. Bankalar bu konularda duvar gibi duruyordu, taleplerimiz reddediliyordu. Bu davada Yargıtay, banka çalışanlarına yönelik emsal bir karar verdi. Yargıtay gerekli özenin gösterilmesini ve yeterli inceleme ve araştırmanın sonucunda talepleri değerlendirmesi konusunda banka çalışanlarını uyarmıştır. Bankalar daha hassas ve özenli bir yaklaşım sergilemek zorunda kalacaklar.”