Rize’de kendisinden 171 gündür haber alınamayan ve televizyon programı sonrasında cinayete kurban gittiği ortaya çıkan yaşlı adamın cebindeki 5 bin lira yüzünden öldürüldüğü ortaya çıktı.
Rize’de geçtiğimiz yıl 6 Ekim’de kızı Fatma Bekar’ın Pazar ilçesindeki evinden çıkan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Dursun Zehir’in (75) kayıp olayında adliyeye sevk edilen 4 kişiden biri olan Yasin Şanal, işlediği cinayeti itiraf etti. Kendisini cinayete Dursun Zehir’in torunu Kerim Bekar’ın azmettirdiğini ifade eden katil zanlısı Yasin Şanal, Zehir’i cebindeki 5 bin lira için öldürdüğünü söyledi.
Dursun Zehir’i öldürdüğünü itiraf eden Yasin Şanal ve Zehir’in torunu Kerim Bekar da tutuklanarak ceza evine gönderildi.
Öte yandan sahilde iş makinesi, denizde dalgıç polisler ve dalga kıranda kadavra köpeği ile arama çalışmaları devam eden Dursun Zehir’in cesedine henüz ulaşılamadı.
Dursun Zehir’in torunu olan Kerim’in kendisinden dedesini öldürmesini istediğini, cebinde para olacağını söylediğini dile getiren 24 yaşındaki Yasin Şanal, "Kerim ailesinden para istemiş ama alamamış. ‘Dedemden para istedim ama dedem de vermedi’ dedi. ‘Borcum olduğunu söyledim, borcunu ben ödeyeyim’ dediğini söyledi. Bana dedemi kaldıracağız dedemde para var bölüşeceğiz şeklinde ifadede bulundu. Ertesi gün Dursun Zehir ile buluşmak için Naci Atabey Parkı’na gittim. Dursun Zehir’in buraya geleceğini Kerim bana söylemişti. ‘Parayı al ve dedemi kaldır, delil de bırakma dedi" ifadesini kullandı.
Şanal, Dursun Zehir'i nasıl öldürdüğünü de anlattı. Şanal, Dursun Zehir’in torunu Kerim’in olaydan 2 gün önce parkta bulunan çalılıkların içerisine çöp poşeti koyduğunu, cesedi o poşetlerle denize attığını söyledi.
Dursun Zehir’in cebinden aldığı paranın yarısını ve telefonunu torunu Kerim’e verdiğini sözlerine ekleyen Şanal, “Olay sonrası eve giderek banyo ettim ve tekrardan Dursun Zehir’in ceketini almak için deniz fenerine gittim. Ceketi aldıktan sonra Kerim ile buluşarak Kerim’e 2 bin 500 TL para ile cep telefonunu ve ceketi verdim. Kerim bana ‘Ne yaptın, arkanda kanıt falan bıraktın mı?’ diye sorunca bende olan biten her şeyi anlattım ve oradan ayrıldık” diye konuştu.
Üzerine atılan azmettirme suçunu kabul etmeyen Dursun Zehir’in torunu Kerim Bekar ise Yasin Şanal’ın ifadesinde söylediğinin aksine kendisinden Yasin Şanal’ın para istediğini ifade ederek, "Yasin Şanal benden 50 TL para istedi. Bende paramın olmadığını ancak dedemden alırsam verebileceğimi ve salı günü internet kafede buluştuğumuzda parayı verebileceğimi söyledim. Ancak internet kafede veremezsem parkta buluşup parayı verebileceğimi söyledim. O da o zaman orada buluşuruz dedi. Olay günü oradan ayrıldık ertesi günü dedemin hastane işleri nedeniyle parka gelemedim” iddialarını öne sürdü.
Dedesi Dursun Zehir’in kaybolmasıyla alakalı ilk olarak karakola kendisinin gittiğini de söyleyen Bekar, "Dedeme o akşam Yasin isimli arkadaşıma borcum olduğunu bu sebeple parkta borcumu ödeyeceğimi söyledim. Kendisi bana bu hususu sormadı. Sabah kendisi bana hiçbir şey demeden evden ayrılıp gitmiş. Bende dedem evden gittikten yarım saat 40 dakika sonra üstümü giyinerek dedemi evde kontrol edip çıktım. Annem beni arayarak ‘Dedeni bulamıyoruz, dedeni ara’ deyince internet kafeden çıkarak arkadaşların dükkanlarına baktık. Sonra annem yine aradı ve polise git dedi. Bende 16:50 gibi karakola gittim. 24 saat geçmesi gerekiyormuş, ondan sonra gelip kayıp ilanı verebilirsiniz şeklinde beyanda bulunduklarını söyledim. Dedemi bulamayınca ertesi gün kayıp ilanı vermek için karakola geldik” ifadelerini kullandı.
Yasin Şanal’ın dedesini öldürdüğünü TV Programında öğrendiğini ifade eden Bekar, "Yasin’in dedemi öldürdüğünü aramak için çıktığımız TV programında öğrendim. Yasin’in iddialarını kabul etmiyorum. Yasin bana herhangi bir para, dedeme ait telefon veya ceket vermedi. Ben parka herhangi bir çöp poşeti bırakmadım. Kendisini de tehdit etmişliğim yoktur. Dedem kaybolduktan sonra park olayını anlatmamın sebebi Yasin’in böyle bir iş yapacağını düşünmemem ve dedemin bizi terk ettiğini düşündüğümden dolayıdır” şeklinde konuştu. (İHA)