Yastık altından 1,3 ton altın çıktı

Yastık altından 1,3 ton altın çıktı

 

İstanbul Altın Rafinerisi AŞ ve Gramaltın AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç, yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılması çalışmaları kapsamında şu ana kadar yaklaşık 1,3 ton altının yastık altından çıktığını belirterek,”Başlangıç için iyi. Yavaş yavaş artacaktır” dedi.
 
Halaç, yaptığı açıklamada, Merkez Bankasının altını munzam karşılık olarak kabul etmesi ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın da yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılması için çalıştığını açıklamasından sonra, bankaların altına yoğun ilgi duymaya başladıklarını hatırlattı.   
 
Türkiye'de tahminlere göre 250-300 milyar dolar değerinde altının yastık altında yattığını, bu zenginliğin yastık altında durmasının ekonomiye bir faydasının olmadığını dile getiren Halaç, “Bu altınların yastık altından çıkarılıp ekonomiye kazandırılması lazım. Bu nedenle rafinerinin üretmiş olduğu gram altını bankalarda mevduat olarak kabul edilir hale getirdik. Vatandaş altın aldığı zaman yastık altında tutmayacak da bankaya yatıracak. Banka da onu işletecek ve vatandaşa kar payı, yada faiz ödeyecek” dedi.        
 
Halaç, Türk halkının elinde bol miktarda takı, ziynet olduğu için bankalarla görüşmelerde halktan hurda toplamanın yolunu da açtıklarını, şu anda vatandaşlardan bu yönden altın toplama girişimi de başlattıklarını belirterek şu bilgileri verdi:       
 
“Güzel de gidiyor. Vatandaşlar bilgilendirilerek, ikna edilerek bir şekilde altınlar bankaya mevduat olarak geliyor. Bankalar da kar payı,faiz veriyor. Hem yastık altındaki hiçbir şekilde kullanılmayan altın çıkıyor, hem vatandaşa bir getiri sağlanıyor, hem de bankalar bu altını kullanıyor değerlendiriyor. Çok büyük bir artışı oldu. Kuveyt Türk ile yaptığımız çalışmalar sonucunda şu ana kadar yaklaşık 1.3 ton altın yastık altından çıktı. Türkiye'de 5 bin ton altının yastık altında olduğunu tahmin ediyoruz. Tabii 1.3 ton bunun yanından hiçbir şey değil ama başlangıç için iyi. Bank Asya ile de bu konuda çalışma yapıyoruz. Ve Denizbank ile de en kısa zamanda başlıyoruz. Vatandaşlardan altın alırken 24 ayar külçe gram altın alsınlar ki bankaya rahatlıkla yatırsınlar. Bankalar aracılığıyla külçe altın alım ve satım işlemleri olacak.”
 
Halaç, vatandaş bankaya 100 gram altın yatırdığında, bir sene sonra bankaya göre değişen ama ortalama olarak 102 gram olacağını ifade ederek, “Bu evde çoğalmıyor. Ama bankada çoğalıyor. Biz dünyada ilk defa bunun önünü açtık” dedi.
 
Dünyada ilk defa ATM'lerden altın verme işine Kuveyt Türk Bankası ile başladıklarını, Denizbank ile de ATM'lerden gram altın satımına başlayacaklarını ifade eden Halaç, yakında bu sayının artacağını söyledi.
 
Halaç, şunları kaydetti:
 
“Munzam oranlarının artırılması bankalara güzel bir fırsat sunuyor. Tahminim 3-5 sene sonra altın, dolar ve avro gibi aramızda dolaşacak. Ceplerimizde belki altın sertifikaları olacak. Altın sertifikaları belki çek yerine geçecek. Belki ticarette dönecek, vadeleşme altın sertifikasıyla olacak. Neyin ne getireceğini bilemeyiz. Vatandaş bir kilo altın sertifikası alarak çek senet niyetine, teminat olarak kullanabilir.”
 
 

'Yastık altındaki altın yenilenecek' 

 
 
Halaç, kuyumcuların “bizim işimizi yapıyorlar” yönündeki yanlış algılamasını da çözdüklerini, kendilerinin altını alıp satmadıklarını, sadece altının yerinin değiştiğini, yastık altından çıkıp banka kasasına girdiğini söyledi.
 
İleride vatandaşın tekrar takı aldığı zaman bankadan külçe altınını alıp gidip kuyumcudan rahatlıkla altınını alacağını ifade eden Halaç, “Aslında bir nebze yastık altındaki altının yenilenmesi gibi birşey. Kuyumcunun işi daha da artacaktır” dedi.
 
 

'Altın ithalatı azalacak'

 
 
Halaç, hurda altının piyasaya çıkmasıyla yurt dışından altın ithalatının da azalacağını belirterek, şu bilgileri verdi:
 
“Biz sürekli altın ithal eden bir ülkeyiz. Son 22 yılın ortalaması senede 144 ton altın ithal ediyoruz. Şu anda madenlerimizden çıkan altın senede 25 ton civarı. Haliyle yastık altından altınlar çıkınca, bunun da önüne geçmiş olacağız. Muhtemelen bankalar bunu piyasaya kullandıracaktır ve hatta ihraç etme yönüne doğru da gidecektir. Biz bu altınları zamanında ithal ettik ve döviz verdik. Şimdi eğer tekrar yastık altından çıkarıp ihracata başlarsak, dış ticaret açığına da olumlu yönde etkisi olacaktır.”
 
 

'Devletten teşvik beklentisi'

 
 
-Halaç, yastık altındaki altının çıkarılması için devlet tarafından teşvik görmek istediklerini de belirterek, şunları kaydetti:
 
“Munzam karşılıklar artırılsın, bankalar aynı dolar ya da TL gibi altın EFT'si yapsınlar. Altın kredisindeki stopaj kaldırılsın. Vatandaşın bankaya olan güvensizliğini ortadan kaldırmak için şu anda TMSF tarafından bankadaki mevduatlara tanınan 50 bin TL'lik sigorta oranı yastık altından gelen fiziki altın için 100-150 bin lira olsun.
 
Eğer bu orana çıkarsa vatandaş daha çok güvenerek bu yatırımı yapacak ve yastık altından çıkarıp bankaya koyacaktır. Şu anda bankaların emanet kasaları eminim ki altın dolu. Eğer bu sağlanırsa emanet kasadan çıkıp bankada hesaba girecek. Vatandaş sigortasız bir şekilde emanet 
kasada tutacağına, sigortalı bir şekilde banka hesabında tutar.”
 
Halaç, bu uygulamanın altın fiyatlarına etkisinin olmayacağını, içerde altın toplanacağı için artık ithalat için altına para vermeyeceklerini kaydetti.
 
 

'Vatandaş 24 ayar gram altın alsın'

 
 
İstanbul Altın Rafinerisi olarak ürettikleri 24 ayar külçelerin bankada, borsada, uluslararası arenada geçerli olduğunu, rahatlıkla para olarak da kullanılabildiğini belirterek, “O yüzden biz vatandaşı 24 ayara yönlendirmeye çalışıyoruz. Alım satımda en minimum kayıp 24 ayar altındır” dedi.
Halaç, zamanla altının para gibi her yerde kullanılır hale geleceğini, altın havale, piyasaya kredi verme, altını teminat sayılması gibi uygulamaların olacağını söyledi.