Sözcü gazetesi yazarı Necati Doğru, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün maliyetinin Boğaziçi Köprüsü'nden 143 kat fazla olduğunu söyledi. "Boğaziçi Köprüsü 21 milyon dolara mal oldu" diyen Doğru "Tayyip Erdoğan döneminde yapılan Üçüncü Köprü'nün ise 3 milyar dolara mal olduğu açıklandı" diye yazdı.
Necati Doğru'nun "Bir Uzmanın Görüşüyle Köprü Yapımı" başlığıyla Sözcü'de yayımlanan yazısı şöyle:
Köprü yapımına karşı değilim. Havaalanı yapımına karşı değilim. Her atılan temele, her dikilen esere sevinçle, gururla, umutla bakmaktayım. Alkışlamaktayım. Böyle diyor müfettiş Şenol Sarrafi.
Gördüklerini sergiliyor: Birinci Boğaziçi Köprüsü: Adı: Atatürk Köprüsü. (Süleyman Demirel dönemi)
İhale bedeli (Maliyeti): 21.7 milyon dolar.
Yapım süresi: 32 ay. Kule yüksekliği: 165 metre. Toplam uzunluğu: 1510 metre.
İki kule arası açıklık: 1074 metre.
Genişliği: 3 şerit gidiş. 3 şerit geliş. Toplam 6 şerit.
İkinci Boğaziçi Köprüsü:
Adı: Fatih Sultan Mehmet. (Turgut Özal dönemi)
İhale bedeli (maliyeti): 125 milyon dolar.
Yapım süresi: 30 ay. Kule yüksekliği: 102 metre.
Toplam uzunluğu: 1560 metre.
İki kule arası açıklık: 1090 metre. Genişliği: 4 şerit gidiş.
4 şerit geliş. Toplam: 8 şerit.
Üçüncü Boğaziçi Köprüsü: Adı: Yavuz Sultan Selim. (Tayyip Erdoğan dönemi)
Bakan'ının söylediği maliyet: 3 milyar dolar.
Yapım süresi: 27 ay.
Kule yüksekliği: 322 metre. Toplam uzunluğu: 2164 metre.
İki kule arası açıklık: Bilgi bulunmadı.
Genişliği: 4 şerit gidiş. 4 şerit geliş. 2 şerit demiryolu. Toplam 10 şerit.
* * *
Şenol Sarrafi (soyadını Sarraf olarak değiştiren Rıza Sarraf ile akrabalığı yoktur) 5 yıl Halk Bankası müfettişliği yaptı. 4 yıl Toplu Konut müfettişliği yaptı. 3 yıl PTT müfettişliği yaptı. 4 yıl İskenderun Demir Çelik müfettişliği yaptı.
8 yıl TEKEL müfettişliği yaptı. 4 yıl USAŞ ve Denizyolları müfettişliği yaptı. Bu kadar kurumun hesaplarını 30 yıl boyunca Yüksek Denetleme Kurulu üyesi olarak denetleyen müfettiş Şenol Sarrafi sözlerine şunu ekliyor:
Süleyman Demirel döneminde yapılan Boğaziçi Köprüsü 21 milyon dolara mal oldu. Tayyip Erdoğan döneminde yapılan Boğaziçi Köprüsü'nün ise 3 milyar dolara mal olduğu açıklandı.
Yani birinci köprü ile son köprü arasındaki fiyat farkı 143 kat oldu. Tayyip Erdoğan'ın yaptırdığı Yavuz Sultan Selim Köprüsü kule yüksekliği olarak Süleyman Demirel'in yaptırdığı Atatürk Köprüsü'nden 3 kat, uzunluk olarak 1.3 kat, genişlik olarak biri 6 şeritli, diğeri on şeritli yani 1.6 kat büyük fakat fiyat olarak
143 kat fazla. 1 değil. 2 değil. 3 değil. Boru değil. 143 kat.
Tayyip Erdoğan döneminde 1 köprüye harcanan parayla Süleyman Demirel döneminde 143 boğaziçi köprüsü yapabilir durumda.
* * *
Aynı kıyaslamayla gittiğimizde; Tayyip Erdoğan döneminde yaptırılan Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Turgut Özal döneminde yapılan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden kule yüksekliği olarak 2 kat, toplam uzunluk olarak 1.3 kat, genişlik olarak; biri 6 şeritli, diğeri 10 şeritli yani 1.6 kat büyük fakat fiyat olarak 25 kat fazla.
1 değil. 2 değil. 3 değil. Boru değil.
25 kat. Tayyip Erdoğan döneminde 1 köprüye harcanan parayla Turgut Özal döneminde 25 boğaziçi köprüsü yapabilir durumda.
* * *
Boğaziçi köprülerinin, hava alanlarının, körfez geçişlerinin yapımının; İhale Yasası, Kamu Mali Kontrol Yasası ve Özelleştirme Yasası'na göre “maliyetleri ve ihale bedelleri” önceden saptanıp ihaleye çıkılması ve yapımcı firmalara verilen günlük geçiş ve hasılat garantileri ile devletin ne kadar geliri onlara aktardığının hesaplarının da TBMM'nin denetimine, Sayıştay'ın incelemesine sunulması gerekir.
Yapım böylece bedeli ödeyecek olan halk nezdinde açık, şeffaf ve denetlenebilir olur. İhaleler açık yapılsaydı; Osmangazi Köprüsü'nü yapan müteahhitlere 1 milyar dolar harcayıp, 19 yılda (2035'e kadar) 9 milyar dolar geçiş garantisi verilmesinin hesaplarını görecektik. 1 koyuyor, 9 alıyor.
Bu kazanç nerede görülmüş? Günde 135 bin araç geçiş garantisi verilerek yaptırılan Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden de yapımcı şirketler 3 milyar dolar harcadıkları halde sadece 1.2 milyar dolar hasılata razı olmaları yani zararına köprü yapmak gibi bir garabet çelişkiye neden razı olduklarını da anlayacaktık.
Özetle köprüye karşı değiliz. Yediğimiz kazık büyük. Kazığın boyunu bilelim.