YAZICI: GÖRÜŞME GÜNDEMİNİ BELİRLEDİK ANKARA (A.A)

-YAZICI: GÖRÜŞME GÜNDEMİNİ BELİRLEDİK ANKARA (A.A) - 18.08.2010 - Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, yaptıkları değerlendirmede, müzakerelerin toplu görüşme şeklinde yürütülmesinin daha doğru olacağı, Anayasa değişikliğinin gerçekleşmesi durumunda toplu sözleşme aşamasına geçileceğini ifade ederek kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarına ilişkin görüşme gündemini belirlediklerini bildirdi. Yazıcı, Başbakanlık Merkez Bina'da gerçekleştirilen toplu görüşmenin ikinci turunun sona ermesinin ardından yaptığı açıklamada, bugünkü toplantıda memurların mali ve sosyal haklarının ''toplu görüşmeye göre mi, yoksa görüşmeyi öteleyerek Anayasa referandumundan sonra çıkacak duruma göre toplu sözleşme yöntemiyle mi belirlenmesi'' önerisini karara bağladıklarını söyledi. Toplantıda, ilk olarak önerinin sahibi KESK Genel Başkanı Sami Evren'i dinlediklerini anlatan Yazıcı, Evren'in görüşlerinde ''biraz sapma'' olduğunu dile getirdi. Yazıcı, ''Müzakereleri toplu görüşme şeklinde yürütmemizin daha doğru olacağı, Anayasa değişikliğinin gerçekleşmesi durumunda da elbette ki toplu sözleşme aşamasına geçileceğini ifade ederek gündemi belirledik'' dedi. KESK'in kendilerine gönderdiği yazıda, toplu görüşme bir gün ötelenebiliyorsa 2-3 ay daha ötelenmesinin mümkün olabileceği ifade edilerek, ''bu doğrultuda görüşmeyi referandumdan sonra yapalım'' önerisinde bulunulduğunu belirten Yazıcı, şöyle konuştu: ''KESK'in Genel Başkanı buradaki görüşmelerde, ('Evet' de çıksa 'hayır' da çıksa toplu sözleşme yapalım) dedi. Bu mevzuatla alakalı bir şey. Türkiye bir hukuk devletidir. Elbette ki kamu idareleri, hukuka göre, mevzuata göre sevk ve idare edilir. Haklar onlara göre belirlenir. Onun dışında bir takım ölçütler bulmaya çalıştığınız zaman objektif olmaktan çıkarsınız. Böyle bir şeyin de kabulü mümkün değil. Görüşmeler özetle toplu görüşme yöntemi şeklinde, bugünkü mevzuata göre yürütülecek.'' Toplantıda gündemin belirlendiğini bildiren Yazıcı, gündem maddelerini, 2009 yılında mutabık kalınan sorunların gerçekleşme durumunun sunumu ve müzakeresi, sendikal haklar ile çalışma hayatının sorunları, hizmet kollarının sunumu ile mali ve sosyal haklar olarak sıraladı. Yazıcı, görüşme sürecine yönelik olarak çalışmak üzere 2 de komisyon kurulmasının kararlaştırıldığını kaydetti. Gündemin birinci maddesinin bugün tamamlandığını anlatan Yazıcı, geri kalan 3 maddenin de belirlenen takvime göre ele alınacağını söyledi. Yazıcı, şunları kaydetti:  ''Anayasa değişikliğinden sonra da elbette ki yasal mevzuatı da hemen tamamlamak suretiyle inşallah toplu sözleşme sürecine gireceğiz. Anayasa'nın değişme durumuna göre toplu sözleşme sürecine geçeceğimizi varsayarak, bu konuya ilişkin de mevzuat çalışma hazırlıklarını hızlandırdık. Sonra kalkıp da sendikalar 'bize sormadınız, danışmadınız' demeyin. Bu uyarıyı da kendilerine yaptım. Çünkü ben bağlı birimlere, ilgili arkadaşlarıma bu konuda hazırlık yapmaları için gerekli talimatı vermiş bulunuyorum.''    -''AĞZI OLAN KONUŞUR''- Yazıcı, bir gazetecinin Sami Evren'in Kamu İşveren Kurulu üyelerinden referandumda ''evet'' denilmesi yönünde imada ya da baskıda bulunulduğu şeklindeki sözlerinin anımsatılması üzerine, şu yanıtı verdi: ''Bir söz var çok konuşuluyor. Onu söylemek bana yakışır mı, yakışmaz mı bilmiyorum. Ama durumu özetler. Onun için kullanayım. 'Ağzı olan konuşur.' Öyle bir tekerleme var. Çok yanlış, haksız bir değerlendirme. Zaten KESK Başkanı arkadaşımız geçen yıl da öyleydi, daha önceleri de öyleymiş. Bu sene de öyle. Diyor ki, 'Bu masanın meşruiyeti yok. Yani burada oturup herhangi bir memur hakkını, ekonomik sosyal hakkı müzakere edemezsiniz. Dolayısıyla meşru olmayan bir yerde ben bulunmak istemiyorum. Ben ne diyorsam o gündeme alınsın. O zaman müzakere yapalım.' Böyle bir mantık olabilir mi? Dolayısıyla çıkışta Başbakanımıza atfen yaptığı değerlendirme de objektif değil, çok subjektif. Hiç uygun olmayan, yakışmayan bir değerlendirme.''