Yükselen et fiyatlarına müdahale için harekete geçen Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tavan fiyat uygulamasını başlattı ancak marketleri kapsamayacak, yalnız kasaplarla sınırlı kalacak uygulamanın yurttaşa ne kadar yansıyacağı merak konusu. Zira konunun uzmanları özellikle kentlerde marketlerin pazar payının yüzde 65-70 civarı olduğu belirtiliyor. Ayrıca kalıcı bir müdahale için uzmanlar, düzenleyici bir kurum gerektiğine dikkat çekerken üretici de yem fiyatları düşürülmeden et fiyatlarının düşürülemeyeceğinin altını çizdi.
Et fiyatları yıllardır artış eğiliminde. Söz konusu artışı dizginlemek için devlet hep ithalat silahını çekti. Cumhuriyet gazetesinden Olcay Büyüktaş'ın haberine göre, Çiftçi Sen Başkanı Abdullah Aysu’nun verdiği bilgiye göre ise söz konusu adım yetersiz olduğu gibi, ithal edilen ülke çiftçilerini ihya etmekten başka bir işe yaramıyor. Çünkü tüm atılan adımlara karşın yurttaş eti hep pahalı yiyor. Nedenleri ise özetle şöyle; Et fiyatlarının oluşumunda en büyük etken yem. Ağırlığı yüzde 75 civarında. Üç yıldır et ithalatına, 2010’dan beri de sığır ithalatına izin verildi.
Aysu’ya göre, alınan 1 milyondan fazla baş hayvana, sığır ve et için ödenen milyarlarca dolara karşın et fiyatlarında sınırlı dizginlemeler hariç sürekli artışlar yaşandı. Fiyatları önlemenin yolu, asıl olarak yerli üretimden geçiyor. Ama bu da yeterli değil. Bununla birlikte yemin de doğadan mümkün olduğunca doğal ve ucuza mal edilmesi gerekiyor. Aksi takdirde dolar arttıkça ithal edilen yem de hayvan da sürekli fiyat artışıyla karşı karşıya geliyor.
Et fiyatlarında yedi yıldır sürekli bir artış söz konusu. Örneğin en çok kullanılan kıymanın kilosu 2010’da 16 ile 18 lira arasında satılırken bugün kasaplarda 40-44 liradan satılıyor. Yani ithalata izin verildiğinden beri kıymadaki artış yüzde 175 civarında.
Öte yandan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, yerli sığır fiyatı bir önceki yıla göre yüzde 26.3 arttı. Et tavuğu fiyatı yüzde 17.8 artarak 13.92 TL ve yumurta tavuğu fiyatı yüzde 17 artarak 15.45 TL olarak gerçekleşti.
Türkiye’de doğru dürüst hayvancılık yapılamadığının altını çizen Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, canlı hayvan ithalatı yapıldığını ancak devletin elinde piyasayı düzenleyecek kombineleri ve yeterli tanzim satış mağazaları olmadığını dile getirdi. Sürekli ithalata dayanan bir tarımla et fiyatlarının düzelmeyeceğini belirten Atalık, ülkede 15 milyon tonu kaba yem olmak üzere 20 milyon ton yem açığı olduğunu belirterek, “Türkiye büyükbaş hayvancılığa uygun değil. Coğrafya esas olarak bozkır küçükbaş hayvan yetiştirmeye çok daha müsait. Ancak hem büyükbaşta ısrar ediliyor hem de üretici yeterince desteklenmiyor. Ülkedeki bitki örtüsü bozkır ve kısa otlar yaygın yani küçük baş hayvan için ideal” diye konuştu.