Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in çektiği videolara isim vermeden atıfta bulunarak, "Bir kamera ve bir tripod bugün, onlarca kişinin çalıştığı, pahalı donanımlara sahip bir TV kanalından daha etkili olabilir. Son yaşadığımız olaylar bunu gösterdi." düşüncesini dile getirdi. Dilipak, "Ağar, Çakıcı, Peker derken bir sonraki yeni iddialar gündeme oturabilir" görüşünü savundu.
Dilipak yazısında, "Ve bu işin geri dönüşü de yok. Başkaları da, özellikle Covid kapatma günlerinde, 'evden iş', 'evden okul' uygulamaları ile aslında bu işi iyice öğrendiler. Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak! Her şey çok hızlı gelişecek. Yarın Boraks, öbür gün Hidrojen Sülfür konusu gündem olabilir. Bir sonraki gün JİTEM var mıydı, yok muydu, ne oldu sorusu gündeme oturur. Ağar, Çakıcı, Peker derken bir sonraki yeni iddialar gündeme oturabilir. Bu tartışmalar başladığında eğer dinamik bir sivil toplum, cemaat, kanaat önderleri yoksa siz ağzınızla kuş tutsanız eski tanıyanlarınız dışında kimseyi ikna edemezsiniz" ifadesini kullandı.
Dilipak şunları kaydetti:
"Başkaları “Checking sistemleri” kurarken biz trol çeteleri kurmayı tercih ettik" Bunlar “efendilerine” hizmet ederken, aynı zamanda uluslararası istihbarat örgütlerinin ağlarına takıldılar. Hatta birileri uluslararası sisteme üye bile oldular. Biz basını kontrol etmek için tekelleşme yolunu seçerken insanlar YouTube, Facebook, Instagram, WhatsApp grupları oluşturdular. Zaten Google, Twitter üzerinden izlendiğimiz yetmiyormuş gibi, sosyal medya üzerinden seçilmiş konularda seçilmiş kişi ve gruplar üzerinden sosyal metrik sistemlerle anlık ekonomik, sosyal, siyasi veri akışları kontrol edilmeye başladı. Bakın o trollerin çoğu yarın size ihanet eder, çeteleşir ve içindeki seçilmiş kişiler karanlık örgütlerin, istihbarat örgütlerinin oyuncağı olur. Bu işin iktidarı, muhalefeti yok, hepsi maalesef aynı tuzağa düşüyor."