Yeni Akit yazarından AKP'ye: Alevi vatandaşların talepleri karşılanmalı

Yeni Akit yazarından AKP'ye: Alevi vatandaşların talepleri karşılanmalı

Yeni Akit yazarı Abdullah Şanlıdağ, hangi dinden olursa olsun insanların inanç ve ibadet özgürlüğü dokunulmaz olduğunu, bu konuda ayrım yapılamayacağını yazdı. Sünni’ye ayrı Alevi’ye ayrı muamele yapılamayacağını yazan Şanlıdağ, “Devlet, kendisine tabi olan bütün vatandaşlarının inanç ve ibadet özgürlüğünü sağlamakla mükelleftir. Seçimler yaklaşırken Aleviler ya da Kürtler üzerinden kaos oluşturmaya çalışanlara asla fırsat verilmemelidir. Toplumda infiale neden olacak açıklamalardan da uzak durmak gerekiyor. Ayrıca geçmişte yaşanan hadiselerden de ders çıkarmamız gerekiyor. “ uyarısında bulundu.

Kahramanmaraş, Sivas ve Çorum’da yaşanan mezhepsel çatışmaların tekrar hortlatılmaya çalışıldığını ve buna müsaade edilmemesi gerektiğini ifade eden Şanlıdağ, “Yüksek enflasyon ve mülteciler konusunun yanına, bir de Aleviler meselesini eklemeyelim.  Pahalılık gelir geçer. Güvenli bölge oluşturur, mültecilerin hiç olmazsa bir kısmını o bölgeye iskân edersiniz, mesele çözülür. İnanç ve ibadet özgürlüğü konusu öyle değil ama. Sınır ucuna dokunduğunuzda, sonuçları her tarafa sıçrayabilir” değerlendirmesinde bulundu. 

“Ankara’daki Alevi kurumlarına yapılan provokatif amaçlı saldırılar ve İstanbul’da Kartal Cemevi Vakfı Başkanının darp edilmesi kabul edilebilir şeyler değil” diyen Şanlıdağ, şöyle devam etti: “Sabotajların; örgütlü ve hedef gözeten türden olması, üzerinde düşünmeye değer bir konu. İşi ciddiye almaz ve gereken tedbirleri ötelersek, bedelini hep birlikte öderiz.

Öncelikle şu iki hususun altını önemle çizelim. Türkiye’nin bir Alevi ve Kürt gerçeği vardır. Bu yüzden yakın tarihimizden ders çıkarmamız gerektiğini vurguluyoruz. Bazen önemsemediğimiz meseleler büyük facialara sebep olabilir. 

AK Parti’nin geçmişte yapmış olduğu çözüm süreci ve Alevi çalıştayları çok anlamlıydı. O projelerin hayata geçirilmesi maalesef mümkün olmadı.” 

Kürt sorununun çözülmesini amaçlayan çözüm sürecinin şer güçleri tarafından akamete uğratıldığını yazan Şanlıdağ, “Şimdi de belirli mihraklar Alevilik üzerinden kaos çıkartmak istiyorlar. Hükümet cemevlerinin statüsünü belirleyebilmek amacıyla birçok çalışma yaptı. Gelinen nokta ve verilen kararlar Alevi vatandaşlarımızı memnun etmedi. İnsanların inançlarının doğruluk ve yanlışlığının karar verici mercii devlet değildir. Türkiye’de gerçek manada, bir Alevi veya Kürt meselesi yok. Alevi ve Kürt vatandaşlarımızın özgürlük ve kimlik haklarının ihmal ve ihlal edilmesi gerçeği var. Eşit vatandaşlık, hak ve özgürlük alanlarının genişletilmesi gibi hayati konuları ıskalayamayız” diye yazdı. 

Şanlıdağ, iktidarın, Kürt ve Alevilerin yaşadığı sorunların üstesinden gelebilecek kudrete sahip olduğunu belirterek “Temel haklar, inanç ve ibadet gibi konular şu veya bu kavrama kurban verilemez. Irkçı, faşist diskurun kıskacına düşmemeliyiz. Fanatizm, sadece Kürt ve Alevi konusunu ketmekle kalmıyor, aynı zamanda yabancı düşmanlığını ve sığınmacı/göçmen karşıtlığını da körüklüyor” değerlendirmesinde bulundu.

 Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması, Sünni Müslümanlar için ne kadar önemliyse, cemevlerine bazı imkânların tanınmasının da Aleviler için  bir o kadar önemli olduğunu yazan Şanlıdağ, “Devrim yasaları da dâhil, ne kadar engel varsa kaldırılmalı ve samimi Alevi vatandaşların talepleri karşılanmalıdır.  Bu şekilde demokrasinin önü açılır ve toplumsal barış sağlanır.  İlahiyatçıyla Alevi vatandaşı karşı karşıya getirmeyelim. Alevi toplumunu memnun edecek bir çalışma, AK Parti ve topluma artı değer olarak döner. Aleviler ve Kürtler bu ülkenin asli unsurudur, asla azınlık olarak görülemezler” görüşünü dile getirdi.

Yazının tamamını okumak için tıklayın