Yeni Akit'ten Zaman'a: Doğu Perinçek size de gelmişti

Yeni Akit'ten Zaman'a: Doğu Perinçek size de gelmişti

Yeni Akit Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, gazetesinde yer alan Doğu Perinçek söyleşisini, eleştiren Zaman gazetesine tepki gösterdi.

Ali İhsan Karahasanoğlu, Ergenekon davasında ağırlaştırılmış müebbet ve 34 yıl 4 ay hapis cezası alan ve uzun tutukluluk süresi nedeniyle geçtiğimiz günlerde tahliye edilen Perinçek’in 2006’da Zaman gazetesine yaptığı ziyarete atıfta bulunarak, “Perinçek, Zaman’ı ziyaret ettiği 2006 yılında makbul bir insandı da.. 2014’te mi, “kötü adam” oldu.. Perinçek’i eleştireceğimiz konu, 2014’te onunla röportaj yapmak değildir. Perinçek’i eleştireceğimiz konu, 1987’de İstanbul Üniversitesi önünde, başörtülü öğrencilere gül verip, “Sizi destekliyoruz” derken, 1997’de “Başörtü yasaklanmalıdır. Başörtü, cumhuriyet düşmanlığıdır” söylemidir.. Yüzlerce defa da, bu söylemi eleştirdik. 2006’da Perinçek’i kapıda karşılayanların.. Kapıda karşılayanların yanında el pençe duranların. Başörtü yasağında, darbecilerle ve Perinçek’le yan yana duranların.. Akit’e söyleyecekleri tek kelime yoktur” görüşünü dile getirdi.

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile röportaj yapan Yeni Akit, dün Zaman gazetesi yazarı Bülent Korucu, bugün de Mehmet Kamış tarafından eleştirildi.

Yazar Mehmet Kamış, "Perinçek’in kılavuzluğunda Türk okullarıyla mücadele" başlıklı yazısında tartışmalara böyle katıldı:

"Yine Bu adamların kendine dindar diyen gazetelere, Hizmet’in nasıl bitirilebileceği konusunda röportajlar verdiği bir dönemde, bu kez kendisine muhafazakâr diyen bir hükümetin bizzat kendisi tarafından Türk okullarının kapatılmaya çalışılması bir hayli ironik geliyor."

Zaman yazarlarının Perinçek'ten medet ummakla suçladığı gazeteden cevap Karahasanoğlu'ndan geldi. Yazar, eleştirilere "Ne papanın elini öptük, ne de Perinçek’i kapıda karşıladık!" başlıklı yazısıyla cevap verdi.

Ali İhsan Karahasanoğlu’nun Yeni Akit gazetesinin bugünkü (9 Nisan 2014) nüshasında yayımlanan, “Ne papanın elini öptük, ne de Perinçek'i kapıda karşıladık!” başlıklı yazısı şöyle:

 

‘Ne papanın elini öptük, ne de Perinçek'i kapıda karşıladık!’

 

Akit’e suçüstü yapmışlar..

Neymiş suçüstünün belgesi?

“Doğu Perinçek ile röportaj yapması” imiş..

Perinçek’le röportaj yapmanın suç olup olmadığını izah ederiz de..

Bu suç(!) ise; Akit’i suçlayanların yatacak yeri yok demektir..

Nasıl mı?

Anlatalım..

Papa’nın elini sıkan kim?

Biz miyiz?

El sıkmayı bırakın, Papa’nın elini öpen kim?

Biz miyiz?

Perinçek’i, Zaman gazetesinin kapısında karşılayan kim?

Biz miyiz?

Perinçek’in İslama hakaret içeren kitapları basması ile ilgili savunmasını tam sayfaya yakın haberle meşrulaştırmaya çalışan kim?

Biz miyiz? (Belgesi için bakınız Arşiv sayfamıza)

Olay ne?

Perinçek’in 5 yıllık cezaevi hayatının sonrasında, aktüel konulardaki görüşlerini almak üzere bir röportaj yapmışız..

Aktüel konular sorulmuş..

Cezaevi çıkışında yaptığı açıklamadaki, tüm dindarları hedef tahtasına koyan ifadelerine, düzeltme yapma imkânı verilmiş..

“Tüm cemaatleri kastetmedim” demiş.. “Arkadaşlarım bana hatırlattılar, düzeltiyorum” demiş..

“Kastım cemaatler değil, F. Örgütü” demiş..

Ne var bunda?

Gülencileri kullanan, arka plandaki “derin yapı”nın kuyruğuna bastı diye, niye isyanları oynuyorsunuz ki?

Perinçek, Zaman’ı ziyaret ettiği 2006 yılında makbul bir insandı da.. 2014’te mi, “kötü adam” oldu..

Perinçek’i eleştireceğimiz konu, 2014’te onunla röportaj yapmak değildir. Perinçek’i eleştireceğimiz konu, 1987’de İstanbul Üniversitesi önünde, başörtülü öğrencilere gül verip, “Sizi destekliyoruz” derken, 1997’de “Başörtü yasaklanmalıdır. Başörtü, cumhuriyet düşmanlığıdır” söylemidir.. Yüzlerce defa da, bu söylemi eleştirdik.

2006’da Perinçek’i kapıda karşılayanların.. Kapıda karşılayanların yanında el pençe duranların..

Başörtü yasağında, darbecilerle ve Perinçek’le yan yana duranların.. Akit’e söyleyecekleri tek kelime yoktur.

Şunu da hatırlatayım..

Perinçek’in sözü; Gülen grubunun tümüne yönelik de değildir..

Perinçek, özellikle “F. Örgütü” ifadesini kullanmış ve bu hali ile röportaj Akit’te yayınlanmıştır..

Kasıt kimdir?

Yasadışı dinlemeleri yapanlardır..

MİT TIR’larını çevirenlerdir..

Dışişleri Bakanlığı’nı dinleyenlerdir.

Tüm bunlar, “F. Örgütü”dür.. Yok edilecek olan da, alnı secdeli samimi Müslümanlar değil, İsrail lehine çalışan, “kirli eller”dir!

Sahi, 30 Mart geçeli daha ne kadar oldu?

Bu kardeşlerimiz, ne çabuk unuttular, 30 Mart’ta CHP’yi desteklediklerini..

Öğrencilere telefon edip, “CHP’ye oy verin” diye çağrılar yaptıklarını..

Birazcık dürüst olun beyler..

Siz, değil dindara dünyayı dar etmek isteyenlerle röportaj yapmak.. Bir de onlara oy verdiniz.. Hatta insanları arayıp, illa CHP’ye oy vermeleri için baskı yaptınız..

Başörtü yasakçısı partiye verdiğiniz bu desteği unutup, Akit’in yaptığı röportajı büyük suç gibi takdim ederken, bir de aynaya baksanız!

Alnı secdeli kardeşlerimiz diyorlar ki, “Perinçek’ten mi medet umuyorsunuz?”

Hemen cevaplayalım: Perinçek bizden güçlü mü ki, biz ondan medet umalım..

Perinçek bizden medet umsun.

Bu bir yana..

Bizim yaptığımız sadece bir röportaj..

Perinçek’e destek vermek de değil..

Perinçek’ten destek almak da değil..

Ya sizin yaptıklarınız?

Perinçek’in 1970’li yıllardan ateist arkadaşı Şahin Alpay’a yazı yazdırmanız nedir?

Köşesinden, dindar insanlara hakaretler etmesine zemin hazırlamanız nedir?..

Bir de üstelik ona, bunun için para vermeniz nedir?..

Söyleyin, bu rezillikler, kitabın neresinde yazıyor?

Sadece Zaman değil..

Mehtap TV isimli zekât paraları ile kurulan TV de, Perinçek’in ateist arkadaşına  bilmem kaç yüzüncü programı yaptırıyor!..

Mehtap TV ekranından, dindar insanları tahkir ettiriyorlar..

Yanında da ateist; en azından, dini kaygıları hiç olmayan iki kişi daha..

Eser Karakaş.. Mehmet Altan..

Para verip, konuşturuyorlar..

Bir de Akit’e çamur sıçratmaya kalkışıyorlar: “Perinçek ile röportaj yaptı!..”

Perinçek ile yapılan röportajdaki sorulara hiç bakmadan, ahkam kesiyorlar..

“Özel okullara karşısınız. Ama çocuklarınız özel okullara gidiyor” sorusunun sorulduğunu görmeden..

Tüm dindarlara yapılan bir tehdidin, bir dindar gruba sızan örgüte yönelik olduğuna dair izahata fırsat verildiğini görmezden gelerek..

Akit’e laf atıyorlar..

Şahsım adına, övünmeyi şeytan tavsiyesi kabul ederim.....

Ama Akit için tablo ortada..

Akit’e laf atanlar, bugüne kadarki tavırları ile, Akit’in tırnağı olamazlar..

“CHP’ye oy verin” diyerek, tüm geçmişlerini inkâr edenler.. Ahirette veremeyecekleri  hesabın altına girenler..

Hiç kusura bakmasınlar..

Akit’in bunlardan öğreneceği hiçbir şey yoktur!

Nokta!