Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun (TİSK) katkılarıyla yeni nesil çalışma biçimlerinin Türkiye’de işgücü piyasasına etkin biçimde entegre edilmesinin önemine dikkat çeken bir rapor yayınladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Bilgin, rapor için yazdığı önsözde istihdam piyasalarında gerçekleşmekte olan büyük dönüşüme dikkat çekti. Rapor, uzaktan çalışma, hibrit çalışma, serbest (freelance) çalışma, rotasyonlu çalışma gibi yeni modellerin çalışanlar için güvenceden taviz vermeden işgücü piyasasına entegre edilmesinin hangi şartlarda verimlilik ve istihdam artışını beraberinde getireceğini ortaya koyuyor.
Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney tarafından yayınlanan raporda, geleceğin çalışma modellerinin toplam faktör verimliliğini artırarak Türkiye ekonomisinin verimliliğini iyileştirme potansiyeli taşıdığına dikkat çekildi. Raporda, yeni çalışma modellerinin, işgücü piyasalarında istihdam bakımından dezavantajlı olan gençler, kadınlar ve 54 yaş üstü bireylerin de işgücü piyasasına katılımı açısından büyük önem taşıdığı vurgulandı.
Raporu değerlendiren T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Bilgin, çalışma yaşamında gündemde olan önemli yapısal dönüşümlerin başında geleceğin çalışma modellerinin yaygınlaşması geldiğini belirtti. Prof. Dr. Bilgin, geçtiğimiz yıllarda Bakanlık öncülüğünde birçok yeni çalışma biçimi çalışma mevzuatına dahil edildiğine dikkat çekerek, “Salgının etkisiyle, uzaktan çalışmanın ve diğer esnek çalışma biçimlerinin hızla yaygınlaşması, geleceğin çalışma modellerine ilişkin entegrasyon ihtiyacının daha da artmasına yol açtı. Bu ihtiyaçtan hareketle, konuyu geniş bir çerçevede, sosyal taraflarla ve çalışma yaşamımızın paydaşlarıyla birlikte katılımcı bir şekilde ele alıyoruz. Bu noktada ‘Güvenceli Esneklik’ ana kaidemiz” değerlendirmesinde bulundu. Prof. Dr. Bilgin, çalışmanın söz konusu düşünce sürecine önemli katkıda bulunacağına inandığını belirtti.
Kearney Türkiye Kamu Politikaları ve Kalkınma Lideri İdil Özdoğan, raporla ilgili değerlendirmesinde, Sanayi 4.0, Yeşil Mutabakat ve pandemi gibi makro faktörlerin etkisiyle işgücü piyasalarının kapsamlı bir dönüşümden geçtiğine işaret etti. Bu dönüşüme yönelik gelecek tasarımını zamanında yapabilen ülkelerin küresel rekabette öne çıkacağını vurgulayan Özdoğan, “Kearney olarak dünyanın çeşitli ülkelerinde hükümetler ve özel sektör paydaşları ile çalışma yaşamına ilişkin gelecek tasarımları üzerinde çalışıyoruz. Yayınladığımız rapor, Türkiye’de de başta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız olmak üzere kamu ekosisteminde yer alan karar vericiler ve özel sektörle birlikte planlamakta olduğumuz verimlilik ve istihdam artışını hedefleyen kapsamlı dönüşüm gündeminin bir parçası” dedi.
Raporda yeni nesil çalışma modellerinin sisteme entegre edilmesinin, işgücü verimliliği ve rekabet gücünü artırıp kayıt dışı istihdamı azaltacağı belirtildi. Yeni nesil çalışma biçimlerinin doğru politika tasarımlarıyla sisteme dahil edilmesinin sadece işverenler değil çalışanlar için de büyük fayda sağlayacağının altı çizildi.
Raporda, yeni istihdam biçimleri şöyle sıralandı:
1. Uzaktan/Hibrit çalışma
2. Kısmi süreli çalışma
3. Marjinal kısa süreli çalışma
4. Fatura bazlı çalışma
5. Serbest (Freelance) çalışma
6. Rotasyonlu çalışma
2016 yılında yapılan düzenleme ile uzaktan çalışma modeli Türkiye’de de çalışma hayatı mevzuatına girdi. Uzaktan/hibrit çalışmanın artış eğilimi düşünüldüğünde, gerek sistemi etkin biçimde düzenlemek, gerekse uzaktan çalışmanın verimliliğini artıracak koşulları sağlayabilmek için kapsamlı bir düzenlemeye ihtiyaç bulunuyor.
Kısmi süreli çalışma özellikle kadın istihdamını artırmakta kilit önem taşıyor. Zira yarı zamanlı istihdam, toplam kadın istihdamında yüzde 83’lük paya sahip. Bu olguya karşın Türkiye’de kısmi süreli çalışma oranı yüzde 9,5 gibi düşük bir seviyede bulunuyor.
Marjinal kısmi süreli çalışma, kısmi süreli çalışmaya oranla daha az iş saati içermesi ile farklılaşıyor. Türkiye’de 65 yaş ve üstü nüfusun yüzde 10,5’i bu çalışma modeli kapsamında istihdam ediliyor. Kadınların da yüzde 7,6’sı da marjinal kısa süreli çalışma kapsamında çalışıyor.
Fatura bazlı çalışma Türkiye’de yasal mevzuatta adı geçmeyen, İş Kanunu’nda sınırları çizilmemiş ve bu anlamda hukuki bir zemini olmayan yeni nesil çalışma modelleri arasında yer alıyor.
Bir kuruma bağlı değilken o kurum için çalışıp, sağlanan hizmetin fatura kesilerek ücretlendirilmesi ile sonuçlanan yeni nesil bir çalışma modeli olan serbest çalışma, kişinin şirket açma zorunluluğu olmaksızın yine kendisi için istihdam yaratması olarak tanımlanıyor.
Rotasyonlu çalışma, birden fazla işverenin bir çalışan ağı oluşturduğu, çalışanların farklı zamanlarda farklı işverenler için çalıştığı model olarak tanımlanıyor.