Yeni Şafak yazarı Yasin Aktay, Afganistan Geçici Hükümeti Dışişleri Bakan Vekili Mawlawi Amir Khan Mutaqi’nin de aralarında bulunduğu 7 kişilik heyetin Ankara ziyaretini değerlendirdi.
Taliban ile ilgili Türkiye’de algı kuşatması yapıldığını ve bu nedenle ziyaretin baskı altında gerçekleştiğini yazan Aktay, şöyle devam etti: “Taliban’ı bir gerçek olarak kabul etmek ise onun ne din anlayışını ne yönetim anlayışını ne de şu veya bu konuya yaklaşımını benimsemek anlamına gelmek zorunda değildir. Taliban’ın İslami yorumunun ve uygulamalarının sert olduğu kesin olmakla birlikte bu yorumun daha ziyade ülke kültürüyle, sosyolojisiyle ilgili ve sınırlı olduğunu ve başka yerlere ihraç edilebilir bir yanı olmadığını da görmek gerekiyor. Bu kültürel özgüllükten bütün dünyaya bir tehdit algısı ancak korku endüstrisiyle üretilebilir ki, korku üretiminin iktidar üreten yanı artık sır değil.”
Türkiye’nin Taliban’la bu düzeyde gerçekleştirdiği temasın kendisine göre gecikmiş bir temas olduğunu belirten Aktay, Taliban ziyaretinin bazı çevreleri heyecanlandırdığını belirterek “Bir haber kanalında bir uluslararası ilişkiler uzmanı bir profesör ağzı kulaklarına varmış vaziyette şu sözleri söylüyordu: ‘Taliban ile görüşmek suretiyle şimdiye kadar Esad ile görüşmemek için ileri sürmüş olduğu bütün gerekçelerini kendi eliyle iptal etmiştir.’ Belli ki Taliban’a işgalcilerin taktığı terörist yaftasını olduğu gibi benimsemiş olan bu zat veya benzer zatlar neyin sevincini yaşıyor anlamak mümkün değil” diye yazdı.
“Taliban’ı Esad ile özdeşleştirmek bu kadar mı kolay? Taliban ile Esad hangi boyutlarıyla, hangi eylemleriyle karşılaştırılabilir? Taliban bize karşı mı savaşmış? Kendi halkına karşı orantısız güç kullanıp katliam mı yapmış veya yapıyor? Bu nasıl mantık, nasıl bir karşılaştırma?” sorularını soran Aktay, şöyle devam etti:
“Taliban 20 yıllık ABD işgaline karşı direnişi esnasında hiçbir şekilde Esad’ın irtikap ettiği suçların hiçbirini irtikap etmiş değil. Kendi halkını katletmiş değil, kendi halkına karşı hava bombardımanı uygulayarak çoluk çocuğu topluca öldürmüş değil. Taliban ile Esad’ı denkleştirerek madem onunla görüştünüz o halde bununla da görüşün diye öne atılanların katil Esad’a gönüllü yardım ve yataklıktan başka nasıl bir amaçları olabilir?
Doğrusu böyle bir caninin kendi aramızda yaşayan böyle işgüzar avukatları olması ülkemizi de içinde yaşayan masum insanları da ciddi anlamda tedirgin etmeli.”
Yazının tamamını okumak için tıkayın