Yeni Şafak yazarı: Her şeyi geride bırakıp hem siyasette, hem medyada birbirimize zeytin dalı uzatmalıyız

Yeni Şafak yazarı Kemal Öztürk, TSK'nın Suriye'nin Afrin bölgesine başlattığı Zeytin Dalı Harekâtı'nı değerlendirdi. Yurt dışına yapılan bir operasyonun her kesimden destek bulduğunu ve AKP,  CHP ve MHP'nin Yenikapı buluşmasının ardından ilk kez  'güç birliği' yaptığını söyleyen Öztürk, Afrin operasyonunun siyasete malzeme yapılması gerektiğini ifade etti. Milli birliği bozanların uyarılması gerektiğini söyleyen Öztürk, "Siyasette, medyada, ticarette, sivil toplumda, mahallede, sokakta kim varsa, küskünlükleri bitirsin ve birbirine zeytin dalı uzatsın" dedi. 

Öztürk'ün  Yeni Şafak'ta "Bir Zeytin Dalı Operasyonu daha gerekiyor" başlığıyla yayımlanan (26.01.2018) yazısı şöyle:

"Zeytin Dalı Operasyonu’nun toplumsal uzlaşı ve milli birlik açısından çok farklı bir yansıması var. Bugüne kadar yapılan yurt dışı operasyonlarda, bu düzeyde yüksek bir milli dayanışma ve siyasi birliktelik olmamıştı sanırım.

Siyasi partilerin duruşları, iktidarın tutumu, söylemi siyaseten de ortak bir zeminde buluşulduğunu gösteriyor bize.

Liderlerin pozitif mesajları tabanlarında da karşılık bulunca, ülkede ciddi bir rahatlama ve özgüven oluşuyor bu sayede.

Sanırım 15 Temmuz darbesinden sonra, Yenikapı buluşmasından bu yana, CHP, AK Parti ve MHP ilk defa aynı ortak milli hedef için güç birliği yaptılar.

Bu milli atmosfer çok kıymetli, çok önemli ve çok nadir bulunan bir kazanımdır. Şehitlerin manevi gücü, Mehmetçiğin fedakarlığı, milletin milli duyguları sayesinde oldu bu atmosfer. Türkiye’nin uzun süreden beri ihtiyaç duyduğu şey de buydu.

Yeni bir Zeytin Dalı operasyonu

Ancak bu zor oluşan kıymetli milli atmosferin değerini bilmek ve sürekli kılmak için bazı şeyleri düzeltmek gerekir. Yani sembolik olarak bir zeytin dalı operasyonu daha yamak gerekir.

Operasyon yapılacak konuları tek tek yazıyorum ki, nokta atışı yapalım.

* Operasyon siyasete malzeme yapılamasın

Zeytin Dalı operasyonunu siyasi bir çıkar amacıyla kullanmak ülkeye verilecek en büyük zarardır. İktidar ve muhalefet, şu ana kadar operasyonu siyasi bir araç olarak gösterecek söylemlerden uzak durdu. Ancak bunu ihlal etme girişimlerinin olduğu görülüyor. Buna engel olmak siyasi parti liderlerinin görevidir.

Ordunun, ezanın, bayrağın, şehidin, gazinin olduğu her ortam, her olay vakıf malı gibi, hepimiz için milli bir değerdir ve politize edilemez.

* Siyasi ve ideolojik hesaplaşmalar ertelensin

Siyasi ve ideolojik olarak birbiriyle anlaşamayan partiler, örgütler, gruplar, insanlar birbiriyle hesaplaşmasını operasyon bitene kadar ertelesin. Yarın şehit sayısı arttığında, operasyon zor süreçlere girdiğinde, sinirler gerildiğinde bunu iç çatışma malzemesi yapmak isteyenlere fırsat vermemek için bu ertelemeyi yapmalıyız.

* Milli birliği bozanlar uyarılsın

Az sayıda siyasetçi, çok sayıda medya mensubu, bol miktarda sosyal medya trolü, oluşan bu milli birlik atmosferini zehirleyecek şeyler yapıyor.

Hedef şaşırtmamak, gücü bölmemek ve enerjimizi tek bir merkezde toplamak zorundayız.

Hedefimizde olması gerekenler, PKK/PYD, onu destekleyen ülkeler, partiler, organizasyonlar ve kişilerdir.

Bunun haricinde iç kamuoyunda hedef gösterenler, kişisel kavga çıkartanlar, enerjimizi ve gücümüzü başka kavgalarda tüketmeye çalışanlar uyarılsın, engellensin.

* Küskünlükler bitirilsin, zeytin dalı uzatılsın

‘Söz konusu olan vatansa, gerisi teferruattır’ sözüne inanıyorsanız, onu hayata geçirmenin tam zamanıdır. Kimle ne için kavga etmişseniz, kimle ne zaman küsmüşseniz hepsini bir kenara bırakıp, zeytin dalı uzatmanın vaktidir. Zira gerçekten söz konusu olan vatandır şu anda.

Siyasette, medyada, ticarette, sivil toplumda, mahallede, sokakta kim varsa, küskünlükleri bitirsin ve birbirine zeytin dalı uzatsın.

* Toplumu ve devleti uzun bir yola hazırlık

Toplumu ve devleti uzun sürecek bir yolculuğa hazırlamamız gerekiyor. Zira Afrin operasyonu, çok uzun bir yolun başlangıcı sadece. Asıl uzun yol Fırat’ın batısı değil, doğusudur. Eğer bu terör örgütünden kurtulacaksak, asıl kavgayı Fırat’ın doğusunda vereceğiz. O zaman karşımıza her şeyi ile ABD çıkacak. Şimdi ki gibi diplomatik bir mücadele olmayacak sadece aramızda.

Bu nedenle girdiğimiz mücadele çok uzun sürecek, zor olacak, sıkıntı verecek bir mücadeledir.

‘Yolumuz uzun, yükümüz ağır’ dediğimiz şey tam olarak budur. Herkesin kendini buna göre hazırlaması gerekir. Ancak en başta devletin, milletin ve ülkenin buna hazırlanması lazım gelir.