Yeni Şafak gazetesi yazarı Mehmet Akif Soysal, "FED resmi internet sitesinde kendi hedeflerini şu şekilde sıralamaktadır; en yüksek istihdam oranı, fiyat istikrarı ve bunlara uygun faiz oranı. TCMB’nin internet sitesinde ise kurum hedefini sadece fiyat istikrarı olarak belirlediğini yazmıştır. İşte filmin koptuğu yer burasıdır! FED istihdam oranı endişesi taşırken, bizim Merkez Bankamızın böylesi bir endişesi yok! TCMB kendini sadece enflasyon hedeflemesi yapmak ile mükellef tutmaktadır." yorumunu yaptı.
Soysal yazısında, "Kanun bu yönde olduğu için haklıdır o ayrı… Ancak bu durum ekonomik gerçeklerden ve faydalardan çok uzaktır. Sadece enflasyon hedeflemesi yapmak üzere faiz oranı belirlemek ekonomi için bir fayda üretmez, hatta zarar sağlar. Genel fayda üzerine; halkın oyu ile seçilen hükümetin ana hedefi tam istihdamı yani düşük işsizliği sağlamakken, ekonomiye yön veren ana kurum merkez bankamızın böylesi bir hedefi olmadığı gibi enflasyonu düşürmek için faizi yükseltmek üzere hareket etmesi de kendi kanunu ile gayet doğal bir durummuş gibi karşımıza çıkmaktadır. Hâlbuki; faizi yükselttikçe yatırımlar düşer, yatırımlar düştükçe de istihdam azalır. Yabancı sıcak para hücum eder, yerel para değer kazanır (geçici süre), kendini kral gibi zannedersin ama en nihayetinde cari açık veren halinle bu dönem kısa sürelidir ve sürdürülemezdir. Sıcak para çıkışa karar verince elinde ne var yoksa süpürür gider. Elimizde düşük enflasyon bile kalmaz." düşüncesini dile dile getirdi.
Soysal şu ifadeleri kullandı:
"Bunun ötesinde en önemlisi ise; ekonomi kurumları arasında hedef birlikteliği olmamasıdır. Hedefler ayrı olduğu için çözümler de uygulamalar da farklıdır. Sözün özü; en kısa zamanda TCMB kanununda değişikliğe gidilip TCMB’nin hedefinin FED’de olduğu gibi en yüksek istihdam oranını sağlama, fiyat istikrarı ve bunlara uygun faiz oranının belirlenmesi olarak değiştirilmelidir. Böylelikle TCMB, hükümet ve bakanlıklar ile ortak hedefe sahip özerk bir kurum olarak millete fayda üretecektir.
Bunların ötesinde, temel sorunun “cari açık” olduğu da hiçbir surette unutulmamalıdır. Merkez Bankası ekonominin temellerini toparlamak için zaman kazandırabilir. Ancak zamanı nasıl değerlendireceğimiz esas sonucu belirleyecektir. Zira kurulan her denklemde hep borç almaya ihtiyacın varsa, kuralları senin koyman pek zor olacaktır."