New York Times'ta yer alan bir makalede, 1980'li yıllardan bu yana büyük zenginlik ve güç elde eden dindar kesimin, aşırı tüketime yönelmesinin Türkiye'deki İslamcıları bile rahatsız ettiği belirtildi ABD'de yayımlanan New York Times gazetesinin İstanbul muhabiri Sabrina Tavernise, Türkiye'deki dindar kesimin 1980'li yıllardan bu yana büyük bir zenginlik elde ettiğini ve bu zenginlik sayesinde geliştirdikleri yeni tüketim alışkanlıklarının tartışıldığını yazdı. Yazıda, "günümüzde açıkça daha dindar bir ülke haline gelen" Türkiye'de, önceden fakirlikle test edilen dindarların şimdiki sınavının zenginlikle olduğu belirtilerek, birçok kişinin, aşırı tüketim düşkünlüğü gösteren bu kesimin sınavda başarısız olduğunu düşündüğü belirtildi. Tavernise'ın yazısında, "dindar işadamlarının musluğu Swarowski kristalle kaplı, yatak odasında yüzme havuzu bulunan ve uzaktan kumandayla odadaki kanepeyi kaldırıp seccadeye yer açan sistemlerle donatılan evlerde, lüks içinde yaşadıkları ve ekonomik kriz ne kadar şiddetli olursa olsun Türkiye'deki güçlü konumlarını korudukları" kaydedildi. İslamcılar da rahatsız Son yıllarda büyük bir zenginlik elde etmeleri ve kendi elitlerini yaratmalarına rağmen zengin dindar kesimlerin hiçbir zaman "eski laik elit" tarafından kabul görmediğini yazan Tavernise, bu kesimlerin aşırı tüketimlerinden İslami kesimin de memnun olmadığını öne sürdü. İslam dininde tanımı muğlak olsa da gereğinden fazla harcamanın "israf" olarak tanımlandığını ve yasaklandığı belirtilen yazıda, Milli Gazete yazarlarından Mehmet Şevket Eygi’nin, "Ne yazık ki artık lüks, aşırı tüketim, rahatlık, gösteriş ve açgözlülüğe rağbet var" sözlerine yer verildi. Yazıda, İslam Araştırma Merkezi araştırmacılarından Recep Şentürk'ün sözlerine de atıfta bulunarak, "Parası olan istediği her şeyi alabilmeli mi? Yoksa her şeye rağmen mütevazı bir yaşama devam mı etmeli? Türkiye'de şu an, bu tartışılıyor" görüşü ileri sürüldü. 'Kendini kanıt çabası' Yazıda ayrıca, “Müslümanlar lüks ciplere binmeyi, hayır kurumlarına bağış yaparak telafi edebilir miyiz diye tartışıyorlar” denildi. Yazıda dindar zenginlerin bu aşırı lüks tüketim düşkünlüğü de, yıllardır ülkedeki elitlerin kendilerine karşı takındıkları tavırla açıklandı. Tavernise yazısında, elit kesimin bir dönem dindarlara, adeta "siyahlara gösterilen tavır' gibi yaklaştığını, dindarların da şimdi ellerine geçen zenginlikle, kendilerini kanıtlama uğraşında olduklarını öne sürdü.