İzmir'de partisinin olağan kongresinde konuşan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, iktidara gelmeleri durumunda 81 ilde 681 refah projesini hayata geçireceklerini belirterek kamuda tasarruf dönemini başlatacaklarını açıkladı. Erbakan, "Tasarruf ile sağlanan kaynağı 85 milyona aktaracağız. İlk işimiz işçi, memur ve emekliye yüzde 150 maaş zammı yapacağız" dedi.Yeniden Refah Partisi İzmir İl Başkanlığı 2. Olağan Kongresi, Tepekule Kongre Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. İzmir'de gösterilen ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getirerek sözlerine başlayan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, 4 sene önce kurulan Yeniden Refah Partisi'nin hızlı bir yükselişte olduğunu dile getirerek, "İzmir'de bin kişilik bir salonu doldurmak, Şanlıurfa'da 10 bin kişilik bir salonu doldurmakla eş değerdir. İzmir'de 100 üye kaydetmek Elazığ'da bin üye kaydetmekle eş değerdir. Bütün zorluklara rağmen bu sancağı yere düşürmeyen il teşkilatımıza teşekkür ederim. Dört sene önce Yeniden Refah Partisi'ni kurduk. Partimizin kurulmasından 11 ay geçmesine rağmen 17 Kasım 2019 yılında Türk siyasi tarihinin en büyük genel kurulunu düzenledik." dedi."Bu ay 50 bin üye kaydedeceğiz"
Haziran ayında Yargıtay'ın açıkladığı resmi verilere göre 1 ay içinde Türkiye'de en fazla üye kaydı yapan parti olarak şampiyon olduklarını söyleyen Fatih Erbakan şöyle devam etti:
"Haziran ayında 18 bin üye kaydetmişiz. Temmuzda ise 32 bin üye kaydedip kendi rekorumuzu egale ettik. İnşallah bu ay 50 bin üye kaydedeceğiz. Bu resmi veriler Yeniden Refah Partisi'nin Türkiye'nin en hızlı büyüyen partisi olduğunu gösteriyor. Bu noktaya nasıl gelindi? Medyanın desteğiyle mi? Dış güçlerin desteğiyle mi? İktidar gücüyle mi? Hazine yardımlarıyla mı? Prime time da yapılan cilalama operasyonuyla mı gelindi? Erbakan Hocamız ne diyordu? 'Biz tarih boyunca bütün zaferlerimizi iman, iman, iman ile kazandık' diyordu. Malum anket firmaları arayıp 'Partilerden hangisine oy vereceksin?' diye soruyor. Bu partiler içinde Yeniden Refah Partisi yok. Geçen hafta suçüstü yakalandılar. Artvin il başkanımızı aramışlar. Anket yapmak için arayıp bizim partimizi saymıyor. Seçim akşamı kaçacak yer arayacaksınız. Erbakan Hocamızın meşhur sözü vardı. Diyordu ki; 'Anketlerde bize verdikleri rakamın başına 1 koyarsanız bize verilen oyu görmüş olursunuz'. Milli Selamet Partisi 1973'de ilk kez seçimlere girdi. Anketlerde yüzde 1,5 gösterilirken, seçimde yüzde 11,5 oy almış. Bu formül değişti. İkinci kırk yılda bize verdikleri rakamın başına 2 koyarsanız bize verdikleri oyu göreceksiniz. Haziran seçimleri akşamı bunu göreceğiz."
Erbakan şunları kaydetti:
"İki cümleyle gördüklerimizi özetleyelim. Bir Türkiye yanıyor, ikincisi ise 'milli görüşü arıyoruz' cümleleridir. Türkiye yanıyor çünkü ekonomik kriz var. Gittiğimiz her yerde istisnasız bizi desteklediklerini görüyoruz. Bize 'Hiçbir ittifakın yanına gitmeyin' diyorlar..
1 Eylül'deki elektrik ve doğalgaz zamlarının ardından konut doğalgazına yüzde 20, sanayi doğal gazına yüzde 58 zam geldi. 'Karadeniz'de doğalgaz bulduk' dediler. Bu gelişmenin ardından tam 18 kez zam yaptılar. 2022'de 8 ayda konutlarda kullanılan doğalgazın fiyatı yüzde 174 arttı. Küçük ve orta boy işletmelerde kullanılan doğalgazın fiyatı yüzde 277 artıyor. Son 4 senede yani pandeminin ve doların yükselmesinden bu yana konutta kullanılan doğalgaz yüzde 313 artmış, küçük ve orta boy işletmelerde kullanılan yüzde 620, büyük sanayide kullanılan doğalgaz ise yüzde bin 71 artmış. Bu 10 bin liralık faturanın 110 bin lira olması demektir. 'İhracatın ithalatı karşılama oranını arttıracağız' diyorlar. 4 yılda doğalgaz yüzde 1071 zamlandı. Uluslararası piyasada yüzde 300 artıyor sen yüzde 1071 zam yapıyorsun. Aradaki fark neden? Elektrik 8 ayda, kademeli olarak konutlarda yüzde 109 ile yüzde 212 arasında artıyor. Ticarethanelerin elektriği yüzde 177 ile yüzde 269 arasında artıyor. 8 ayda sanayinin kullandığı doğalgaz 370 artmış elektrik ise yüzde 408 artmış. Böyle bir ortamda üretim, istihdam, ihracat olabilmesi mümkün mü? Bu enflasyonu arttırmak demek. Bütün ürünlerin üretiminde enerji elektrik, doğalgaz akaryakıt kullanıyor. 5.5 milyon insan borcunu ödeyememiş. İcra takibini biz üstleniyoruz diyorlar.
"Geçtiğimiz günlerde orta vadeli programı açıkladılar. Bu önümüzdeki 3 yılda daha fazla vergi, daha fazla borç, daha fazla faiz, daha yüksek enflasyon manasına geliyor. Eğer 3 yıl daha iktidarda kalırsak daha yüksek döviz kuru diye itiraf etmişler. Sayın Cumhurbaşkanı 'Sabredin' diyor ama orta vadeli program her şeyin daha kötü olacağını ortaya koyuyor. Bakınız bütçe açığı bu yıl 2.5 misli artıyor. 2023'de 659 milyar lira olacak. Vergiler bu yıl 2.3 trilyon lira vergi topluyorlar. Bir sene de vergiyi 1 trilyon arttırmış. Hem bütçe açığı artıyor hem vergiler artıyor. Bu paralar nereye gidiyor? Dolar kuru 2023'de 21,5 lira olacak deniyor. Önümüzdeki 3 senede 25.7 liraya kadar çıkacak deniyor. İthalata bağımlı bir ekonomimiz olduğu için bütün ürünlerin fiyatı artacak. Faiz ödemeleri artıyor. Geçen yıl 180 milyar lira faiz ödemişler. Bu yıl 329 milyar lira faiz ödeyeceklerini söylüyorlar. '2024'de 698 milyar lira faiz ödeyeceğim' diyor. Eğer 3 sene daha iktidarda kalırlarsa 2 trilyon lira daha faiz ödeyecekler. Ukrayna'nın yeniden inşası için 180 milyar dolarlık bir maliyet gerekiyor. 3 kez Ukrayna'yı yeniden inşa edecek parayı 20 senede faize vermişler. En yüksek faizi siz ödüyorsunuz faiz lobisine. Faiz lobisi bunların gitmesini ister mi? Vatandaşın bankalara borcu bu iktidar döneminde 180 misli artmış. Bir toplumun refah seviyesi yeterli olsa bankalara borç artar mı? Bütçe açığı bu sene 460 milyara çıkıyor. Bir senede iki, üç misli artıyor. Kur korumalı mevduata milyarlarca lira aktarırsanız artar tabi. Sadece bir tane imtiyazlı holdingin bir kalemde vergi borcunu siliyorlar. 1 milyar dolar vergi borcunu siliyor. Ama gariban çiftçinin traktörünü haczediyorlar. Okullar açıldı. Veliler düşünüyor. Kırtasiye malzemeleri, okul kıyafetlerinin fiyatları artmış. Bu insanlar zamlı faturaları mı ödesin, fahiş şekilde artan kiralara mı yetişsin, ne yapsın bu insanlar?"Vatandaş mutfakta kullandıkları atık yağlardan evinde biyodizel üretme peşine düşmüş"
Vatandaş mutfakta kullandıkları atık yağlardan evinde biyodizel üretme peşine düşmüş. 25 lira mazot. Adım atmak mümkün değil. Yine AK Parti döneminde vatandaşın geldiği durum şöyle açıklandı; '5.5 milyon insanı 2 bin lira ve daha düşük seviyedeki borcunu üstleniyor ve icra takibinden kurtarıyoruz'. 'Müjde' diye açıklanan bu olayda Türkiye'de 5.5 milyon insan 2 bin liranın altındaki borcu ödeyemiyor bundan dolayı icraya düşmüş. Bu nasıl müjde? 2 milyon 345 bin haneye elektrik faturası desteği vermişler. Bu marifet mi? 20 sene en geniş yetkilerle iktidarda kalacaksınız, 20 milyon insan faturasını ödeyemeyecek. Paylaşımda adalet sorunu var. Kaynaklar dört kaleme gidiyor. Faiz, imtiyazlı holdingler, kamudaki israf ve kur korumalı mevduat" dedi. Hükümetin büyük bir konut projesi açıkladığını hatırlatan Erbakan, "500 bin konut yapacaklar. Faize 1 senede verdikleri parayla 2 artı 1 olanlardan 540 bin tane satın alınabiliyor, 2 artı 1'in maliyeti 608 bin lira. 540 bin konut parasını bir senede faize veriyorlar. 160 bin konut parasını kur korumalı mevduata veriyorlar. Paylaşımda adalet olmazsa önce imtiyazlılar, önce lüks şatafat dersen gelinecek nokta budur".
"İşsizlerin sayısı her geçen gün büyüyor. Kütahya mitinginde 'Bu ülkede işsizlik yok' dedi ama resmi veriler bunun tersini söylüyor. Genç nüfus artıyor. Bu insanlara onurlu şekilde yaşamaları için iş imkanı sağlamak iktidarın görevidir. Biz de 681 projemizin hazırlığını yaptık. Üretim, istihdam, ihracata yönelik projelerimiz var. Eğer milli görüş ile yönetilmezsek başımıza 3 felaket gelir. Aç kalmak, işsiz kalmak, borca esir olmak. Bu rakamlar, resmi veriler, halkın gördüğü bu gerçekler 25 senedir milli görüşle yönetilmeyen Türkiye'de bunu yaşadığımızı gösteriyor. Milli görüşe sarılmamız lazım. Refahı iktidara taşımamız lazım.""36 buluşmanın sonunda ortaya bir cumhurbaşkanı adayı koyamamışlar""Masa başındakiler 6 aydır toplanıp dağılıyorlar. 30 kere baş başa, 6 kere masa başında, 36 kez bir araya gelmişler. 36 buluşmanın sonunda ortaya bir cumhurbaşkanı adayı koyamamışlar, şu ekonomik krizden nasıl kurtulacağımıza dair bir reçete açıklayamamışlar. Kaynak paketi kitabı ortaya koyamamışlar. 6 aydan beri buluşup buluşup ne konuşuyorsunuz? Aynı altın günleri gibi. Toplanıp çay içiyor, fotoğraf çektirip dağılıyorlar" dedi. Altılı masadaki siyasi parti liderlerinin bir dönem iktidarın içinde görev aldığını hatırlatan Erbakan, "Türkiye birden bire, siz AK Parti'den ayrıldıktan sonra kötü olmadı ki yıllarca milyarlarca dolar borcu birlikte aldınız. Sanayi tesislerini birlikte satıp yok ettiniz. Milleti fakirleştiren borç ekonomisini birlikte uyguladınız. Tarımı ve hayvancılığı birlikte bitirdiniz. Ülkeyi ve devleti FETÖ'ye birlikte teslim ettiniz. Madem kurtaracaktınız 15 sene hükümetteyken kurtarsaydınız ya. CHP ise 28 Şubat'ın ateşli savunucusu olarak, Ayasofya'nın cami olmasına üzülen, İstanbul Sözleşmesi'nin hayranı, zorunlu din dersleri ortadan kaldırılsın diyen bir parti. 6 yaşında çocuğa Kuran öğretmek çağdışılıktır, Taliban zihniyetidir diyorlar. Partinin içinde LGBT komisyonu kurmuş, 'Biz iktidar olunca LGBT'li olmak dezavantaj olmaktan çıkacak' diyor. '60 senedir Türkiye'de sağ partiler iktidarda bize fatura kesmeyin' diyorlar. 1989-1994 arasında bütün belediyeler sizdeydi. Şehir denilince akla çöp çukur geliyordu. Bu millet belediyeleri koşa koşa Refah Partisi'ne sizden kurtulmak için teslim etti.
Biz milli görüşçüler olarak masa başındakiler ve kasa başındakiler görüşünü bozup milli görüşü iktidara taşıyacağız. Zamsız, borçsuz, vergisiz 150 milyar dolar bulunacak. Aynen 54'üncü hükümette 6 ayda 35 milyar dolar kaynak bulduğumuz gibi. Denk bütçe ve havuz sistemiyle bu ödenen milyarlarca doları faize gitmekten kurtulacağız. Denk bütçe yapmak zorunlu olacak. Hiçbir kamu kurumu gelirinden daha fazla harcama yapamayacak. Kamudaki israf önlenecek. Muazzam bir tasarruf olacak. Bu kaynağı 85 milyona aktaracağız. İlk işimiz işçi, memur, emekliye yüzde 150 maaş zammı yapacağız. Çiftçiye ucuz mazot, ucuz elektrik, mahsullere alım garantisi verilecek. 81 ilimize 681 refah projemizle 10 milyon işsize istihdam imkanı oluşturulacak. Küçük esnafın, çiftçinin bankalara olan borçlarının faizinin bir defaya mahsus olmak üzere devlet tarafından ödenmesi sağlanacak. Gençlerimize kaliteli eğitim vaat ediyoruz. Kamuda işe alımlarda mülakatı ortadan kaldıracağız. Dayısı olan değil, hakkı olan hizmet makamına oturacak. Bizim inancımızın temelinde adalet yatar. Paylaşımda, yönetimde, yargıda adaleti tesis edeceğiz. Manevi kalkınma da lazım. Önce ahlak ve maneviyat diyoruz. Türkiye genelinde boşanmalar artıyor. Neredeyse 3 evlilikten biri boşanmayla sonuçlanıyor. Uyuşturucu kullanımı artıyor. LGBT sapkınlığının gece gündüz reklamını yapıyorlar. Gençler arasında deizm ve ateizm gibi felaketler yaygınlaşıyor. Eğitimin ıslah edilmesi gerekir. Nefis terbiyesini esas alacak bir eğitim getirilecek. Medyanın ıslah edilmesi lazım. Batıdan ithal yasaları değiştireceğiz. Ekonomik krizin ıslah edilmesi sağlanacak. Bu ahlaki erozyonda da rol oynuyor. Acil eylem planlarını devreye sokacağız." (DHA)