Yerel seçimler Anayasa Mahkemesi yolunda

Yerel seçimler Anayasa Mahkemesi yolunda

Türkiye’de 30 Mart yerel seçimiyle birlikte gündeme gelen ‘şaibe’ iddiaları, ilk kez Anayasa Mahkemesi’nin gündemine taşınıyor. Ana muhalefet partisi CHP, seçimlerin şaibeli olduğu ve bu şaibeyi Yüksek Seçim Kurulu’nun gideremeyerek hak ihlalinde bulunduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurma kararı aldı.

CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş’ın, Yüksek Seçim Kurulu’nu (YSK) Anayasa Mahkemesi'ne şikâyet etme kararı, YSK’nın CHP’den gelen “Ankara’da seçimler iptal edilsin” başvurusunu reddetmesinin ardından geldi. YSK’nın bu kararının ardından “Hak ve adalet arayışımız sonuna kadar devam edecek” diyen Mansur Yavaş, Anayasa Mahkemesi’ne bir hafta içinde başvuracaklarını açıkladı.

YSK kararını neden Anayasa Mahkemesi’nin gündemine taşıdıklarını bir basın toplantısı düzenleyerek açıklayan Mansur Yavaş, “Tam 6 bin 240 tutanakta hatalı işlem ve usulsüzlük tespit edilmiştir. Bu tutanaklarda en fazla mühürsüz tutanak, geçersizlik sebeplerinin yazılmaması usulsüzlükleri görülmektedir. Mühürsüz tutanaklar ile seçim kazanılmaz. Bu tutanakların iptal edilmesi gerekir” diye konuştu. Yavaş, Türkiye’de seçim güvenliğinin sorgulanır hale geldiğini belirterek, “Bugün Türkiye’nin en şaibeli, en güvenilmez seçimi ortaya çıkmıştır. Anayasa Mahkemesi’ne başvurmaktaki amacımız bu seçimlerdeki hukuksuzluğu ortaya çıkarmaktır” ifadelerini kullandı. YSK’yı istifaya davet eden Yavaş, her oyun hakkını sormaya devam edeceklerine vurgu yaptı. CHP, 30 Mart seçimlerini Anayasa Mahkemesi’nden çıkacak karara göre Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin de gündemine taşımaya hazırlanıyor.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı resmi olmayan sonuçlara göre yüzde 44,9 oranla AKP adayı Melih Gökçek kazanmıştı. CHP’nin adayı olarak seçimlere giren Mansur Yavaş’ın aldığı oy oranı ise yüzde 43,8’de kalmıştı. Bu sonuçlarla birlikte Ankara’da seçimlere hile karıştığı iddiaları gündeme gelirken, Mansur Yavaş Ankara’da 12 bin 334 sandıktan 6 bin 240 sandıkta usulsüzlük tespit ettiklerini açıklamıştı. Ankara’da geçersiz sayılması gereken oyların büyük bir kısmının da birçok sandık kurulu tarafından geçerli sayıldığını belirleyen Yavaş, ilçe ve il seçim kurullarına yapılan itirazların ardından seçimlerin yenilenmesi isteğiyle YSK’ya başvurmuştu.

Gökçek'e tepki

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ise 20 yıldır sürdürdüğü başkanlık görevini beş yıl daha yapmak için mazbatasını geçen hafta sonu almıştı. YSK’nın, CHP’nin seçimlerin yenilenmesi isteğini reddetmesi sonrası açıklama yapan Gökçek, “Mansur Yavaş ABD elçisine müracaat etsin, o çözüm bulur” şeklinde konuştu.

Gökçek'in bu ifadeleri Twitter'da büyük tepki çekti. Twitter kullanıcıları, Gökçek’in ‘alaycı’ üslubunun Ankara’daki gerilimi daha da artırdığından yakınırken, Gökçek’in göreve başlaması için Anayasa Mahkemesi kararını beklemesi gerektiğine vurgu yaptılar.

AYM ne yapacak?

YSK kararlarının ‘bağlayıcı ve kesin’ olduğu yasalarla güvence altına alınmış durumda. Türkiye’de daha önceki seçimlerde de şaibe olduğunu iddia edenler olmuş, YSK kararlarına itiraz etmişlerdi. YSK’yı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne şikâyet eden BDP'lilerin bu şikâyetleri reddedilmişti. Ancak o dönem yürürlükte olmayan Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkı artık gündemde ve CHP, Mansur Yavaş aracılığıyla bu hakkı ilk kez kullanacak parti oldu.

Hükümet cephesi, YSK kararının Anayasa Mahkemesi’ne götürülemeyeceğini dile getiriyor. Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, “Anayasa Mahkemesi kendi’nin önüne YSK kararı gitse bile mahkeme o kararı görüşmeyi reddeder” derken, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Anayasa Mahkemesi’ne başvurunun yasal olmadığını savundu. Bozdağ, Anayasa Mahkemesi’nin kuruluş ve yargılama usulleri hakkındaki kanunun 45. Maddesi ve 3 fıkrasının da çok açık olduğunu belirtirken, “Orada da der ki; kesin olan kararlar aleyhine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yoluna gidilemez. Dolayısıyla YSK kararı Anayasa Mahkemesi’ne götürülemez. Şayet götürülürse, mahkemenin, bunu kabul edilemez bir başvuru olarak görüp, ön incelemede reddetmesi kanun gereğidir” dedi.

Kendisi de hukukçu olan Mansur Yavaş, hükümet cephesinden gelen bu açıklamaların doğruyu yansıtmadığını söyledi. Yavaş, Anayasa Mahkemesi’nin YSK kararıyla ilgili bir bireysel başvuruyu da değerlendirebileceğini savunurken, kendisini destekleyenlere ‘itidal’ çağrısı yaptı. Yavaş, Türkiye’de insanların haklarını kavgayla değil, hukuki yollarla aramaktan yana olduğuna dikkat çekti.

Yalova, Kastamonu ve Antalya'da son durum

YSK, AKP’nin Yalova’daki seçimlere ilişkin itiraz dilekçesini de görüştü ve ara kararında İlçe Seçim Kurulu’ndan, oy kullanma ehliyeti olmadığı halde oy verenlerin belirlenmesini istedi. Kurul son kararını ise ilçe seçim kurulundan gelecek yanıta göre verecek. 30 Mart’ta Yalova'da belediye başkanlığı seçimini 1 oy farkla AKP adayı kazanmıştı. CHP’nin itirazı üzerine oylar yeniden sayılmış ve seçimi CHP’nin 6 oy farkla kazandığı açıklanmıştı. AKP, Yalova'da kısıtlılar, askerler ve sandık kurulu üyelerinin seçmen olmadığı halde oy kullandığını öne sürerek, YSK'ya itirazda bulunmuştu.

YSK, MHP'nin Kastamonu seçim sonuçlarına yaptığı itirazı da kabul ederek, iddiaların İl Seçim Kurulunca incelenmesine karar verdi. MHP, 30 Mart seçimlerinde Kastamonu'da AKP'nin 245 oy farkıyla belediyeyi kazanmasının ardından, 130 seçim tutanağında yanlış yapıldığı, 320 kişinin oy kullanma ehliyeti olmadığı halde oy kullandığı iddialarıyla İl Seçim Kuruluna başvurmuştu. İl Seçim Kurulu'nun MHP'nin itirazını reddetmesi üzerine konu YSK'ya taşındı. YSK, MHP'nin itirazını kabul ederek, iddiaların İl Seçim Kurulu tarafından incelenmesini istedi. İl Seçim Kurulu, MHP'nin iddialarıyla ilgili inceleme yaparak yeniden bir karar verecek.

30 Mart seçimlerinin ardından ‘şaibe’ iddialarının bir türlü dinmediği Antalya’da da yeni bir gelişme yaşandı. CHP’li Başkan Adayı Mustafa Akaydın, seçime ilişkin itirazlarını YSK’ya taşıdı. Antalya’da, belediyeye ait evrakların yakıldığı iddialarına bir türlü netlik kazandırılamamıştı.