T24 - Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, yerli Steve Jobs ve Bill Gates'ler yaratmak adına üç yıl önce senede 100 kişi diye başlattıkları teknogirişim sermayesi destek programını gelecek yıl için 500 kişiye çıkarttıklarını açıkladı. Bakanlığın “batarsa batsın” diyerek 100’er bin lira destek verdiği kişi sayısı üç yılda 452 oldu. Bunların çoğu teknoloji alanında yeni ürünler ortaya çıkarırken, kimisi yurtdışına dahi ihracat yapmaya başladı.
Bakan Ergün ‘Yenilikçi Ankara Proje Pazarı’ konulu toplantıdaki konuşmasında, Türkiye’nin istihdam sorununun çözümünde girişimciliğin önemli bir rol oynayacağını dile getirdi. Ergün, programı üniversitelerden mezun, bilgili, donanımlı ve bir hayali olan gençler için hazırladıklarını belirterek, şu bilgileri verdi: “Bu projeyi, 'önemli bir firmada, yüksek maaşla çalışmak dahi beni tatmin etmiyor. Benim ülkem için yapacak çok önemli projelerim var' diyen gençler için hazırladık. Teknolojik fikirlerini hayata geçirmek isteyen gençlere 100 bin lira hibe desteği verdik ve teknoparklarda yer tahsis ettik.
"Bugüne kadar proje kapsamında 452 gencimize hibe sağladık. Bunların önemli bir bölümü enformasyon, yazılım, elektronik ve makine gibi sektörlerde faaliyet göstermeye başladı.” Gelecek yıldan itibaren teknogirişim sermayesinden yararlananlardan bazılarını 10’arlı gruplar halinde ve 3’er aylık periyotlarla ABD’ye göndereceklerini bildiren Ergün, bu kimselerin 3 ay boyunca Silikon Vadisi’nde kalacaklarını ve diğer ülkelerden gelen teknogirişimcilerle buluşacaklarını anlattı.
‘Meleğiniz azrail olmasın'
Habertürk gazetesine göre dünyada genç girişimcilerin girişimlerine ortak olan, onlara öncülük eden, destek veren iş melekleri bulunduğunu ifade eden Bakan Nihat Ergün, “Bizde de yavaş yavaş iş melekleri konusu gelişiyor. Daha işin başında arkadaşlara söyleyeyim: Gerçekten iş meleği olsun. O gençlerin girişimlerini aynı zamanda geliştirme amacında iş meleği olsun. Biliyorsunuz Azrail de bir melek. Azrail gibi olmasın yani. Bazen oluyor çünkü. Hemen şirketi elime geçireyim, benim bünyemde eriteyim, benim olsun, ben kâr edeyim, olmaz. Bunun adı o zaman meleklik olmaz” değerlendirmesinde bulundu.