Yiğit Bulut: Türkiye'de kriz yok; yeni bir model doğuyor, doğum sancıları normal!

Yiğit Bulut: Türkiye'de kriz yok; yeni bir model doğuyor, doğum sancıları normal!

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut, doların Türk Lirası karşısında son olarak 3.40'ı görmesiyle başlayan 'ekonomik kriz' söylentileriyle ilgili olarak "Küresel dalgaların Türkiye'ye etkilerini 'kriz' olarak algılayan - algılatanlara asla kulak vermeyin. Türkiye'de kriz yok ve olmayacak. Türkiye değişecek, değişiyor, büyüyecek, büyüyor ve en önemlisi üretiyor ama çok daha fazla üretecek. Üretim ve bilgi odaklı yeni bir model doğuyor, doğum sancıları normal" görüşünü savundu.

Yiğit Bulut'un Star'da "Türkiye ve dünya genelinde ekonomik denklem ve paradigma değişiyor!" başlığıyla yayımlanan (23 Kasım 2016) yazısı şöyle:

Türkiye’de özellikle ekonomik-siyasi denklemdeki son gelişmeleri sorgulayanlar, hala klasik sistem üzerinden sebep-sonuç ilişkisi kurmaya çalışıyorlarsa ve hala eski alışkanlıklara göre çıkarımlar yapıyorlarsa, NET VE KESİN çıkarımlara varmaları çok zor! 

Çıkarım 1: Lineer gözlemler ve lineer sorgulamalar, sıçrama yapan GERÇEĞİMİZİ anlamanıza imkan vermez! 

Peki “lineer-doğrusal sebep-sonuç ilişkisi” kuranlar yaşananları neden analiz edemiyorlar?

Sevgili dostlarım, gelişmeleri eski anlayış ve alışkanlık ile analiz edip de “sonuca” varamayanlar, değişen denklem ve gerçeği idrak edemedikleri için zorlanıyorlar... SEÇİLMİŞ CUMHURBAŞKANI-YENİ ANAYASA-YENİ TÜRKİYE gibi gerçekler idrak edilip denklemler buna göre sorgulanınca başta güç merkezleri dahil birçok tanımlama değişiyor... Bu tespitler eşliğinde varılan sonuç açık.

Çıkarım 2: Değişimi doğru gözlemleyip, taşları yerine oturtabilenler, doğru sebep-sonuç ilişkisini kurabilirler...

Sevgili dostlar, Türkiye başta “proje finansmanı” olmak üzere birçok alanda DEV ADIMLAR atarken, küresel dalgalanmaların Türkiye’ye etkilerini “KRİZ” gibi algılayıp-algılatanlar GERÇEKLERİ ıskalıyorlar...

Sevgili dostlar, bu giriş sonrası gelelim yeni modeli daha doğrusu “üretim-vizyon” odaklı modeli tanımlamaya...

Nasıl bir Türkiye modeline geçiyoruz?

Çıkarım 3: 1946-2003 arasında Türkiye ekonomisi asla “üretim-bilgi-vizyon temelli” olmadı. Montaj endüstrisine dayanan sanal üretim ve arkasında “dağ gibi faiz ile” halkın varlıklarını emen bir yapı sürekli çalıştı... Bizler “ülkenin bir şey yaptığını” düşünürken, yapar gibi görünenler “faaliyet dışı kar” şapkası altında halkın 2 trilyon dolardan fazla bir varlığını “faiz+anapara” olarak emdiler. O dönemdeki Siyasi İrade’nin bu süreçte “o sınıfa aktardığı” varlık ve rant bu paranın dışında...

Çıkarım 4: 2008 sonrası, o dönemin Başbakan’ı olan Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın “IMF’siz devam kararı” ve ekonomideki yönetime damgasını vurmaya başlaması ile, Türk ekonomisi “Bilgi Temelli Modele” doğru hızla ilerlemeye başladı...

Sonuç: Küresel dalgaların Türkiye’ye etkilerini “Kriz” olarak algılayan-algılatanlara asla KULAK VERMEYİN! Türkiye’de KRİZ yok ve olmayacak! Türkiye değişecek, değişiyor, büyüyecek, büyüyor ve en önemlisi üretiyor ama ÇOK DAHA FAZLA ÜRETECEK... ÜRETİM VE BİLGİ ODAKLI YENİ BİR MODEL DOĞUYOR, DOĞUM SANCILARI NORMAL... KONUŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ...

ÖNEMLİ NOT: Kendine “Batı” diyen yapı ile 200 yıllık “esaret odaklı” ilişkimiz değişiyor. Bunun Türkiye’ye kısa vadeli etkileri mutlaka olacaktır. Etki olsa bile orta ve uzun vadeli sonuç ÇOK OLUMLU! Konuyu detaylı inceleyeceğiz...