Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Siirt mitinginde bir suikast girişiminde bulunulduğunun açıklanmasından yola çıkarak bugünkü yazısında “Seçime doğru giden Türkiye’de neler olabilir?” sorusunu irdeledi.
Pehlivan, dokuz yıl boyunca AKP’nin kurmay kadrosunda görev alan bir ismin şu görüşlerini aktardı:
“Dış politikadaki hamlelerini kendi kitlesine ‘Dünyaya nizamat veren ülkeyiz, düşmanlık olmaz’ diye sunacaklar. İçeride ise güvenlikçi baskı politikalarını artıracaklar. Bana kalırsa bazı muhalif parti yöneticilerine ‘FETÖ’ ve ‘ajanlık’ suçlamalarıyla operasyon yapmayı da düşünebilirler. Kendi kadrolarında olup ayrılmayı isteyenleri ise haklarındaki dosyalarla durdurmaya çalışacaklar. Bu fişleme yoluyla korkutarak içerideki çatlakların büyümesini engellemeyi planlıyorlar. Ve tüm bunlar yaşanırken, yani demokrasi ile hukuk rafa kaldırılırken çağdaş dünya ile de bağların zayıflamasını arzuluyorlar. Böylece AİHM gibi denetim mekanizmalarını devre dışı bırakacaklar.”
Öte yandan, aynı soruyu zamanında önemli görevlerde yer almış bir istihbaratçıya yönelttiğini ifade eden Pehlivan, aldığı şu yanıtı aktardı:
“Mağdur edildiklerine ve hedef olduklarına dair kurgularla karşılaşacağız. Son bombalı suikast iddiası buna bir örnek. Emirle yapılan ve maalesef üst makamlarına yaranmaya hevesli insanların kullanıldığı operasyonlar görebiliriz. Buradaki ‘yaranma’ duygusu, yapılan kurgudaki özensizliği de beraberinde getirecektir. Böylece iddia edilenin gerçek olmadığı kolayca ortaya çıkacaktır. HDP ve PKK konularının kaşınabileceğini düşünüyorum. HDP’yi daha da şeytanlaştırıp ona destek veren muhalefet partilerini sıkıştırmak isteyecekler. Yargı üzerinden ‘örgüt’, ‘casusluk’, ‘gizli bilgi’ tutuklamalarını bol miktarda kullanmalarını bekliyorum.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın.