Yılmaz Güney'in kızının açtığı davada mahkeme, 3 yıldan 14 yıla kadar hapis cezası istenen Fatoş Güney hakkında, "atılı suçu işlediğine yönelik somut ve inandırıcı delil elde edilemediği" gerekçesiyle beraat kararı verdi.
Doğan Haber Ajansı'ndan (DHA) Ümit Türk'ün haberine göre, Yılmaz Güney'in Fransa'da yaşayan ve Birten Ünal'dan olan kızıGüney Pütün 'ün, ünlü sanatçı tarafından 1974'te kurulan Güney Filmcilik A.Ş.'de hisse sahibi olduğu ancak, şirketin Yönetim Kurulu Başkanı olan Fatoş Güney'in (Jale Fatma Pütün), şirketin genel kurul toplantılarında haberi olmadan kendisi adına imza attığı iddiasıyla üvey annesi Fatoş Güney hakkında "resmi belgede sahtecilik" yaptığı gerekçesiyle dava açmıştı. İstanbul 50. Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın bugün karar duruşması yapıldı. Duruşmaya Yılmaz Güney'in kızı Güney Pütün ile taraf avukatları katıldı.
Esas hakkında savunma yapan Güney Pütün'ün avukatları, Grafoloji bilirkişi tarafından hazırlanan raporda, 2009 yılına ait belgelerdeki imzaların Fatoş Güney'e ait olduğu yönünde şüphelerin olduğu tespitinin yer aldığını hatırlatarak, bu raporun esas olarak kabul edilemeyeceğini ileri sürdü. Fatoş Güney'in 1996 yılındaki genel kurulda Güney Pütün'ün imzasını taklit ettiğinin ise bilirkişi tarafından tespitinin sabit olduğunu belirten avukatlar, Fatoş Güney'in "resmi belgede sahtecilik" suçundan cezalandırılmasını istedi. Fatoş Güney'in avukatı Günay Işık ise müvekkilinin beraatini istedi.
Kararını açıklayan 50. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Halil İbrahim Çelebi, iddianamede atfedilen suçun "resmi belgede sahtecilik" olarak belirtildiğini ancak suçun, "Özel belgede sahtecilik" kapsamına girdiğini belirterek, "atılı suçu işlediğine yönelik somut ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle" Fatoş Güney'in beraatine karar verdi. İddianamede Fatoş Güney hakkında, "Şirket veya kooperatif hakkında yanlış bilgi vermek" suçundan da cezalandırılmasının istendiğini belirten hakim Halil İbrahim Çelebi, bu suçun iddianamede tanımlanmadığı gerekçesiyle bu suçtan hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verdi.
Yılmaz Güney'in kızı Güney Pütün, önceki duruşmalarda yaptığı savunmalarda, 1981 yılından beri Fransa'da yaşadığını belirterek, "Babam Yılmaz Güney tarafından 1974 yılında kurulan Güney Filimcilik şirketinden, babamın vefat ettiği 1984 yılında haberim oldu. 2002 yılına kadar Türkiye'ye hiç gelmedim. Daha sonra her yıl düzenli gelmeye başladım. 2011 yılında yaptığım araştırmalar sonucu şirketin genel kurul toplantılarında bizzat katıldığıma ve bizzat imza attığıma dair tutanaklar tutulmuş. Hatta şirket genel kurul toplantılarında benim haberim olmadan payım azaltılmış. Fatoş hanımın bu işleri yaptığını düşünüyorum. Maddi manevi zarara uğratıldığım için şikayetçiyim" diye konuşmuştu.
Fatoş Güney ise, Güney Pütün'nün eşinin kızı olduğunu ve onu öz evladından ayırt etmediğini anlatarak, "1981 yılında, 12 Eylül mağduru olarak (eşime yazılarından dolayı 100 yıl ceza isteniyordu) yurt dışına sürgüne giderken kendisini de beraber götürdük. Babası üç yıl sonra vefat etti. 1992 yılında ben Türkiye'ye dönme kararı aldım. Güney Pütün'le konuştum. Ona babasının ismini yaşatmakla ilgili projelerimin olduğunu anlattım."
Türkiye'ye döndükten sonra temelleri 1970'te atılan şirketi yeniden düzenleyerek, Güney Pütün'le oğlu Yılmaz Pütün'ü veraset payları oranında ortak yaptığını anlatan Fatoş Güney, "Bu işlem Güney Pütün'ün gıyabında ve talebi olmaksızın yapıldı. Çünkü kendisi birkaç yıl öncesine kadar Fransa'da ilticacı statüsündeydi. Ama ben yine de onu hazır göstererek, haklarının var olduğunu kanıtlamak istedim" dedi. Babasından kendisine miras kalan hisseleri de oğlu Yılmaz Pütün'e devrettiğini ve şirkette şu an yüzde 4 hissesinin bulunduğunu belirten Fatoş Güney, "Çünkü şirketten hiçbir maddi çıkar beklemiyordum. Türkiye'nin ilk büyük sanayicilerinden birinin tek kızıydım. Maddiyata hiçbir zaman ihtiyacım yoktu ve hiçte olmadı. Tek amacım Yılmaz Güney'in ismini yaşatmaktı" demişti.
Savcılık tarafından hazırlanan iddianamede, Güney Pütün ile Jale Fatma Pütün (Fatoş Güney)'in sanatçı Yılmaz Güney'in varisleri oldukları belirtildi. İddianamede, şikayetçi Güney Pütün'ün, Güney Filimcilik A.Ş.'nin miras yoluyla şirketin ortağı olduğu, Fransa'da yaşadığı halde şirketin, 2005 ile 2009 arasında yapılan genel kurul toplantılarında var gösterilerek, yerine imza atıldığı belirtildi. Fatoş Güney'in beyanlarına da yer verilen iddianamede savcı, "Resmi belgede sahtecilik", "Şirket veya kooperatif hakkında yanlış bilgi vermek" suçlamasıyla Jale Fatma Pütün (Fatoş Güney) hakkında 3 yıldan 14 yıla kadar hapis istemiyle cezalandırılmasını istenmişti.