Sözcü yazarı Yılmaz Özdil, İstanbul’da ilkokulda tavsiye edilen okuma kitaplarından birinde geçen çok eşli Nasreddin Hoca örneği üzerinden başlayan tartışmalara ilişkin olarak, "Nasreddin Hoca sapık mıydı?" sorusuna cevap aradı. "İlkokul hatıralarımızın sevimli Nasreddin hocası, torunu yaşında iki kız çocuğunu aynı anda koynuna alan sapık moruk haline getirilmiş" diyen Özdil, "İlkokullara tavsiye edilen 100 temel eser, gavurlar (!) tarafından yazıldığı için, eğdiler büktüler, akıllarınca caiz’leştirdiler…" ifadesini kullandı. "Andersen masalları dünyada sadece Türkiye’de “bir varmış bir yokmuş, Allah’ın kulları çokmuş” tekerlemesiyle başlıyor" diyen Özdil, söz konusu örnekleri şöyle verdi:
"Heidi dua ederek huzur buluyor. Tom Sawyer başarılı olmak için dua ezberliyor. Pollyanna’ya ahiret kavramını monte ettiler, Allah’ın bu dünyada bahşettiklerinin kıymetini biliyor, bundan mutlu oluyor. Pinokyo teşekkür etmek yerine, Allah razı olsun diyor. Pinokyo’nun babası Gepetto püsküllü bere yerine, takke takıyor iyi mi… Üç Silahşörler hidayete eriyor. La Fontaine’in tilkisi bile “Allah yolunu açık etsin” diye uğurluyor."
Özdil'in Sözcü'de "Nasreddin Hoca sapık mıydı?" başlığıyla yayımlanan (4 Mart 2016) yazısı şöyle:
Nasreddin Hoca’nın iki eşi varmış.
İlk eşi Leyla ile onun teyzesinin kızı Ceren. Leyla ile Ceren, Hoca’nın kimi daha çok sevdiği üzerine sürekli tartışır, sık sık “hangimizi daha çok seviyorsun?” diye Hoca’ya sorarlarmış. Ancak Hoca, evin huzurunun kaçmasından korkarak bu tehlikeli tartışmaya karışmaz, birini daha çok sevdiğini söyleyerek taraf olmaktan kaçar, ikisini de eşit sevdiğini söylermiş. Gelgelelim günün birinde iki kadın, sedirinde rahat rahat oturduğu sırada Hoca’yı inatla köşeye sıkıştırıp, ona şu soruyu sormuşlar: “Farzet ki üçümüz aynı kayıkta giderken, ikimiz birden suya düşüveriyoruz. Önce hangimizi kurtarırsın?” Nasreddin Hoca biraz duraksadıktan sonra cevap vermiş: “Leyla, herhalde insan senin yaşına gelinceye kadar azıcık yüzme öğrenmiş olur!”
*
Nedir bu?
*
Öğretmenler tarafından ilkokul çocuklarına tavsiye edilen “Nasreddin Hoca ile Düşünmek” isimli kitaptan bir bölüm.
*
Nasreddin çokeşli. İki kuzenle evli.
*
Ayrıca… Kitaptaki çizgilere göre, Nasreddin bildiğimiz Nasreddin, göbeğine kadar inen sakalı bembeyaz, en az 80 yaşında… Leyla ile Ceren ise taş çatlasın 15-16 yaşındalar, henüz ikisi de çocuk, ikisi de çocuk gelin.
*
Yani? İlkokul hatıralarımızın sevimli Nasreddin hocası, torunu yaşında iki kız çocuğunu aynı anda koynuna alan sapık moruk haline getirilmiş.
*
Ve bilmiyorum duydunuz mu, kaplumbağaya türban taktılar geçen ay… Diyanet Çocuk Dergisi’nin çizgilerle hikaye bölümünde, hayırlı bir evladın nasıl olması gerektiğini anlatan anne kaplumbağa, türbanlı.
*
İlkokullara tavsiye edilen 100 temel eser, gavurlar (!) tarafından yazıldığı için, eğdiler büktüler, akıllarınca caiz’leştirdiler… Andersen masalları dünyada sadece Türkiye’de “bir varmış bir yokmuş, Allah’ın kulları çokmuş” tekerlemesiyle başlıyor. Heidi dua ederek huzur buluyor. Tom Sawyer başarılı olmak için dua ezberliyor. Pollyanna’ya ahiret kavramını monte ettiler, Allah’ın bu dünyada bahşettiklerinin kıymetini biliyor, bundan mutlu oluyor. Pinokyo teşekkür etmek yerine, Allah razı olsun diyor. Pinokyo’nun babası Gepetto püsküllü bere yerine, takke takıyor iyi mi… Üç Silahşörler hidayete eriyor. La Fontaine’in tilkisi bile “Allah yolunu açık etsin” diye uğurluyor.
*
100 temel eserin tercümesi haram’dan helal’e çevrilince, yabancı çizgi film karakterleri de İslami usüllere uygun yayınlanmaya başlandı. Şirinler mümin oldu… Dünyanın tüm televizyonlarında “lay lay lom” diye dolaşıyorlar, bizim televizyonlarımızda “la ilahe illallah” diyerek dolaşıyorlar. Şirin Baba cuma namazına gidiyor. Gece uyumadan önce birbirlerine “Allah rahatlık versin” diyorlar.
*
Bilahare… Spiderman namaza başladı. Ankara’da bir ilkokulda, din kültürü dersinde, Örümcek Adam’ın seccade üzerinde resmini dağıttılar. Konu başlığında “namaz öğreniyorum” yazıyordu. Spiderman’in kafasında takke vardı.
*
Ve şimdi… Nasreddin çokeşli.
*
Tahminim pek yakında, Tom ve Jerry’i umreye gönderirler. Pamuk Prenses, yedi cücelerle imam nikahı kıyar. Hacivat’la Karagöz rabia işareti yapar. Keloğlan doktorasını tamamlamaya İtalya’ya gider.
*
Merdivenaltı tarikatlarında aldıkları hurafe eğitimle, memleketi son 10 senede enkaza çevirdikleri yetmedi… Geleceğimizi de moloz yığınına çevirmek için çocuklarımızın beynini takkeyle takunyayla imam nikahıyla çokeşlilikle doldurmaya çalışıyorlar.