Yılmaz Vural'dan Ergin Ataman'a destek: Benim de sporcuları tokatladığım oldu

Yılmaz Vural'dan Ergin Ataman'a destek: Benim de sporcuları tokatladığım oldu

Soyunma odasında 19 yaşındaki basketbolcu Göktürk Ural'ı tokatlayan Galatasaray Koçu Ergin Ataman'a benzer olaylara imza atan Yılmaz Vural'dan destek geldi: "Ergin'i benden iyi anlayan yoktur. Eline sağlık kardeşim, doğru yapmışsın."

Galatasaray'daki tokat atma olayını NTV Spor'da yorumlayan Yılmaz Vural, "Orada yaşanan orada kalır. Orada ne yapılıyorsa dışarı çıkmamalı. Nasıl takımsınız? Nasıl başarılı olacaksınız? Ergin kardeşimi çok iyi anlıyorum. Bir daha olsa bir daha yapar" dedi.

Kendinden örnek veren Vural, "Ben oyuncuma diyorum ki; 'Kardeşim, sarı kartı, kırmızı kartı Allah aşkına adam gibi görün. Zorlayıcı bir sebep varsa, -85'te adam gole gidiyorsa bırakırsan gol olacak- bırak beş dakika 10 kişi oynayayım. Öyle bir yerde 4. sarı kartı görüyorsun ki, onu yapmazsan pozisyon öyle bir yere gider ki, orada kart gör, üste para verelim sana. Ama öyle bir sarı kartı görüyorsun ki, topa vuruyorsun, formanı çıkarıyorsun. Sonra ikinci sarı karı görüyorsun, atılıyorsun, Takımı kupa finalinde yarı yolda bırakıyorsun. Dayak değil, seni gebertmek lazım. Ergin'i anlıyorum. Eline sağlık kardeşim. Doğru yapmışsın" ifadelerini kullandı. 

Sunucu Emre Gönlüşen'e dönüp, "Ben doğru buluyorum sen nasıl buluyorsun?" diye soran Yılmaz, "Ben doğru bulmuyorum" yanıtını alınca da, "Ne güzel senin görevin. Burada oturduğun yerde. Bir de orada olsana. Empati yapsana?" diye sordu.

Emre Gönlüşen'in, "Sporcu ile de empati yapmak lazım" yanıtı üzerine, "Sen neden söyleneni yapmıyorsun. Oyuncu olarak senin yaptığın doğru da teknik direktörünki neden yanlış" dedi.

Yılmaz Vural daha sonra da basında geniş yer veren kendi olayını tekrar anlatırken, "Ankaragücü'ndeyken, dakika 46, Sakaryaspor'la oynuyoruz. 2-1 galibiyiz ve yenmemiz lazım. Soyunma odasında da oyuncuya söylüyorum. 'Bak sen yine hakemle dalaşmaya başladın, atılacaksın. Yeniyoruz, dikkat edin. Sakın ola ki bizi eksik bırakmayın' diyorum. "Tamam hocam, söz diyorlar." Sahaya çıkıyorsun, daha kulübeye oturmamışken dakika 46'da iki tane adam atılıyor. Ne yapacaksın burdada. "Aaa ne güzel aferim" çocuklar mı diyeceksin. Her şey karşılıklı değil mi? İnsanlardan bu kadar sabrı nasıl beklersin, biz de insanız. Bu kadar insan üstü vicdan beklersen olur mu? Yapma diye seni uyarıyorum, sen yapıyorsun. Sonra, "Olsun bu futboldur mu" diyeceğiz. O maçı biz 5-2 kaybettik. Küme de düşebiliriz. "Aman yavrum sana bir şey olmasın mı" demek lazım. Beyazın olduğu yerde siyah yok mu? Her şey birbiriyle değer buluyor. Şiddet de varsa karşısında iyimserlik de var. Demek ki hakeden o duyguyla karşılaşacak. İnsan ilişkileri böyle" diye sözlerini bitirdi.