Yoksullar için 13 ülkeye kredi desteği

Yoksullar için 13 ülkeye kredi desteği
Dünya Bankası, yoksul ailelere yönelik iyi tasarlanmış güvenlik ağı ve nakit transferlerine olan talebin tüm dünyada giderek arttığını açıkladı. Dünya Bankası, mali krizin insani krize dönüşeceği endişesini taşıyan hükümetler için 2009'un büyük ekonomik zorlukların yaşanacağı bir yıl olacağını bildirdi. Dünya Bankasından yapılan yazılı açıklamaya göre, banka tarafından hazırlanan "Şartlı Nakit Transferleri: Mevcut ve Gelecekteki Yoksulluğun Azaltılması" başlıklı raporda, ailelere bebeklerini düzenli olarak sağlık kliniklerine götürmeleri veya çocuklarını okula devam ettirmeleri gibi taahhütler karşılığında nakit yardımı sağlayan şartlı nakit transfer programları değerlendirildi. Raporda, özellikle daha önceki gıda ve akaryakıt krizlerinden etkilenen ve mali krizin insani bir krize dönüşebileceği endişesini taşıyan hükümetler için bu yılın büyük ekonomik zorlukların yaşanacağı bir yıl olacağı öngörüsünde bulunuldu ve "Yoksul ailelere yönelik iyi tasarlanmış güvenlik ağlarına ve nakit transferi programlarına olan talep tüm dünyada giderek artıyor" denildi. Yoksulluktan kurtulma sorumluluğunun devlet ile yoksul aileler arasında paylaşıldığı, bu programların özellikle daha iyi kamu hizmetleri ile desteklendiklerinde hem kısa, hem de uzun vadede yoksulluğu azaltabileceği belirtilen raporda, daha sonra şu görüşlere yer verildi: "Gıda ve akaryakıt krizi karşısında, Dünya Bankası bu yıl Bangladeş, Kolombiya, Kenya, Makedonya, Pakistan ve Filipinler'de şartlı nakit transferleri (ŞNT) operasyonlarını başlatmak veya yaygınlaştırmak üzere yaklaşık 2,4 milyar dolar tutarında kredi kullandırmayı beklemektedir. ŞNT operasyonlarına yönelik toplam Dünya Bankası kredi desteği şu anda 13 ülkeyi kapsamakta ve bunun yanında hem ulusal hükümetlere hem de donörlere teknik destek sağlanmaktadır." ŞNT programları Raporla ilgili açıklamada, Güney Asya ve Latin Amerika'da sağlanan ilk başarıların sonrasında ŞNT programlarının, artık her kıtada uygulandığı, Meksika ve Brezilya gibi ülkelerde bu programların güvenlik ağlarını daha etkili hale getirmek amacıyla uygulamaya konulduğu ifade edildi. ŞNT Programlarının ülkeler içinde de oldukça büyüdüğüne işaret edilen açıklamada, Meksika'nın Progresa Programının 1997 yılında 300 bin aile ile başladığı ve programın devamı olan Oportunidades ile şu anda 5 milyon aileye ulaşıldığı kaydedildi. Açıklamada, program kapsamında yapılan transferlerin faydalanıcı ailelerin tüketimlerinin yaklaşık beşte birine karşılık geldiği vurgulandı. Dünya Bankası yönetimi ne diyor? Raporla ilgili açıklamada, Dünya Bankası yönetiminin konuyla ilgili değerlendirmelerine de yer verildi. Dünya Bankası Baş Ekonomisti ve Kalkınma Ekonomisinden Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Justin Lin, anneler ve gençler üzerinde odaklanmaları, kritik sağlık ve eğitim hizmetlerini sağlayabilmeleri sebebiyle ŞNT'lerin mali krizden en fazla etkilenen kesimlere yardım sağlama arayışındaki ülkeler için "hayati bir güvenlik ağı" olduğunu belirtti. Raporu hazırlayan isimler arasında bulunan Dünya Bankası İnsani Gelişim Bölümü Baş Ekonomisti Ariel Fiszbein de, ŞNT programlarının, birçok kurum arasında eşgüdüm gerektirdiğinden dolayı aynı zamanda sosyal sektör yönetiminin modernleştirilmesine yardımcı olduğu görüşünü savundu. Fiszbein, bu kurumların çoğunun, sonuçların nesnel bir şekilde değerlendirilmesinde ve ileride daha iyi programların tasarlanmasına yardımcı olmada büyük öneme sahip olan titiz izleme ve değerlendirme sistemleri oluşturduğunu ifade etti. Dünya Bankası Kalkınma Araştırmaları Grubundan Ekonomist Norbert Schady ise, ŞNT programlarının ailelerin çocuklarının beslenmelerine, sağlıklı ve eğitimlerine kritik yatırımlar yapmalarını sağladığını bildirdi. Schady, aile düzeyinde bilgi eksikliği ve yetersiz ebeveynlik gibi mevcut engellere karşı, yeni tamamlayıcı yaklaşımlar denendiğini de vurguladı. Programların sonuçları Dünya Bankası açıklamasında ŞNT programlarının özellikleri ve sonuçları da şöyle sıralandı: -ŞNT Programları, bir sosyal koruma sisteminin parçası olarak görülmelidir. Programlar, temel olarak çocuklu yoksul aileleri desteklemeyi amaçlamaktadır. Tüm kırılgan gruplara koruma sağlanması için istihdam ve sosyal ödeme gibi başka transfer programları ile desteklenmelidir. -ŞNT Programları yoksulluğu azaltmıştır. -ŞNT Programları sağlık ve eğitim hizmetlerinden yararlanma oranını yükseltmiştir. Örneğin Meksika'daki ŞNT Programı, 6 ve 7. sınıflar arasındaki okul ters oranını 9 puan düşürürken, Kamboçya'daki 2 pilot program, bu sınıflar arasındaki okul terk oranını 20-30 puan düşürmüştür. -ŞNT Programları, tek başına uygulanamaz. Hizmetlerden daha fazla yararlanma, her zaman sağlık ve eğitim sonuçlarında iyileşmeye dönüşmemiştir. Çocuk ölüm oranını düşürmek ya da öğrenmeyi geliştirmek için daha kaliteli eğitim ve sağlık hizmetleriyle ve örneğin daha iyi beslenme veya okul öncesi programlar yoluyla çocukların hayata daha iyi başlangıç yapabilmesi üzerinde güçlü bir odaklanma ile tamamlanması gerekir.