Yöneylem Araştırma Şirketi'nin Araştırma Genel Koordinatörü Doç. Dr. Derya Kömürcü, "Ortada yüzde 10’luk bir pasta payı var. Bu payın tamamı Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a gitmeyecek çünkü kararsızlar giderek azalırken bunun içindeki eski AK Parti seçmeni oranı da azalıyor ve geri gidebileceklerin oranı da azalıyor.” değerlendirmesini yaptı.
Yöneylem araştırmanın Kasım anket sonuçlarını açıklayan Doç. Derya Kömürcü, Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası’na gelinen noktayı değerlendirdi. Doç. Kömürcü, halen yüzde 10’luk kararsız seçmen olduğunu belirterek, “Anket çalışmamızda kararsızların, ‘Türkiye nasıl yönetiliyor?’ sorusuna yüzde 12’si iyi yönetiliyor diyor. Bir başka soru olarak ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan’a oy verir misiniz?’ sorusuna asla oy vermem diyenler %44, kesinlikle oy veririm diyenler %22 çıkıyor." ifadelerini kullandı.
Doç.Kömürcü, konuşmasına şöyle devam etti:
"AK Parti oylarında bir kıpırdanma var ve 3 aydır bu kıpırdanmayı görüyoruz. Uzunca bir süredir AK Parti’nin oy oranından bir gerileme görüyorduk ve neredeyse 1.5 yıl süren sonunda kararsızları dağıtmadan söylüyorum %25’in altına düşen bir tabloyla karşılaştık yaz aylarında. 3 aydır bu gerileme trendi durdu ve özellikle de bu ay ufak bir kıpırdanma olduğunu görüyoruz. Ben, Numan Kurtulmuş kadar iyimser ya da mutlu olmazdım açıkçası bu tabloyu gördüğümde. Bu tablo bize şunu gösteriyor, AK Parti 4.5 yıl önce aldığı oyun hala 10 puan altında. Bu yaklaşık 5 milyon seçmen kaybetmek demek. Cumhurbaşkanlığı ayağında da bu kıpırdanın çok daha ötesinde bir oy artışına ihtiyacı var Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden seçilmek için. O kıpırdanma orada da var ama kıpırdanma seçim kazanmaya yeter mi diye soracak olursanız yetmez. AK Parti’nin oy kazanma durumu karşı taraftan bir geçiş değil. Muhalif seçmende çok büyük oynamalar olmuyor. Kendi içerisinde yani CHP’den İYİ Parti’ye ya da tam tersi gibi geçişler oluyor ama muhalifleri, iktidara oy vermeye ikna edebilmiş değil. Öyle bir geçiş hiç görünmüyor tam tersine daha öncede AK Parti ya da MHP’ye oy verip hayal kırıklığına uğramış, kararsız olduğu söyleyen, oy kullanmayacağım diyen seçmenlerin bir kısmının Kasım ayı içerisinde yapılan birtakım hamlelerle yeniden ikna olduğunu görüyoruz.
Bir yanıyla gönül bağını koparamamış belki son 3 seçimdir Erdoğan’a oy vermiş onu desteklemiş ve şimdi de başarılı olmasını isteyen ama kendi yaşadığı hayata baktığında da ülkenin kötü yönetildiğini düşünen, mutsuz ve belki var olan başkanlık sisteminden kaynaklandığını düşünen çok sayıda seçmen var. Kasım ayını değerlendirecek olursak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim kampanyası başlatmış olması, Türkiye vizyonu açıklaması böyle bir seçmen üzerinde etkili olabiliyor. O an için benim partim yeniden canlanıyor, seçimde kaybetmeyeceğiz hissiyle yeniden partisini destekleme hissine kavuşabiliyor. Biz hala muhalefetin kampanyasının başlamadığı bir ortamdayız. İktidar oy gerilemesini durdurup yeniden toparlanmak için neredeyse anda bütün tuşlara basıyor çünkü bu aynı zamanda psikolojik bir savaş. Seçmene bir kere kaybedeceğinizi hissettirirseniz dağılırsınız. O yüzden de o toparlanmayı bir an önce yapmak istiyorlar ama muhalefet daha ortak bir cumhurbaşkanı adayı açıklayacak. Bu isim açıklandığında nasıl bir rüzgar esecek? Nasıl bir programla ortaya çıkacak? Siyasi tablonun nereye doğru gidiyor onu görebilmek için muhalefetin de kampanyasının başlaması gerekiyor diye düşünüyorum.
Siyaset şu an yüzde 35-40 Cumhur ittifakı tarafında, yüzde 50-55 muhalefet tarafında görülüyor. Ortada yüzde 10’luk bir pasta payı var. Bu payın tamamı Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a gitmeyecek çünkü kararsızlar giderek azalırken bunun içindeki eski AK Parti seçmeni oranı da azalıyor ve geri gidebileceklerin oranı da azalıyor. Anket çalışmamızda kararsızların, ‘Türkiye nasıl yönetiliyor?’ sorusuna yüzde 12’si iyi yönetiliyor diyor. Bir başka soru olarak ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan’a oy verir misiniz?’ sorusuna asla oy vermem diyenler %44, kesinlikle oy veririm diyenler %22 çıkıyor.