Yunan Meclisi'nde üç Türk

Sol ittifak Syriza'nın seçim yarışına ikinci kez giren İskeçe'den Hüseyin Zeybek, Rodop'tan Mustafa Mustafa ve yine Rodop ilinden Ayhan Karayusuf 300 sandalyeli meclise girdi. Hüseyin Zeybek 16 bin 244, Mustafa Mustafa 12 bin 429 ve Ayhan Karayusuf 9 bin 559 oy aldı. 2012 yılında yapılan seçimlerde de Türk azınlık yine üç milletvekilini Atina'ya yollamıştı. Bu seçimde iki yıl önce Pasok'tan milletvekili seçilen Ahmet Hacıosman meclis dışı kaldı.

İskeçe'den bir kez daha Atina'ya, meclise gönderilen Ayhan Karayusuf 12 Ağustos 1963'te Yahyabeyli köyünde bir çiftçi ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. İstanbul Üniversitesi'nde Diş Hekimliği Fakültesi'nden mezun olduktan sonra üç yıl Almanya’da çalıştı. Daha sonra Yunanistan'a döndü. İlk kez 2012'de Hüseyin Zeybek gibi Syriza Partisi'nden milletvekili seçildi.

11 Mart 1968’de İskeçe'de doğan Hüseyin Zeybek, Ankara Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi'nden mezun oldu. 2012 yılında yapılan seçimlerde Sol İttifak Syriza'dan ilk kez milletvekili seçilerek meclise girdi. 2012'den bu yana ekonomik krizler ve ülkenin içine sürüklendiği karanlık tablo Syriza’nın yıldızını parlatınca bu kez İskeçe'de yarışı rekor denebilecek bir oy alarak birinci sırada tamamladı.

Rodop'tan milletvekili seçilen tıp doktoru Mustafa Mustafa ise 1996-2000 yılları arasında ilk kez Yunanistan Meclisi'nde milletvekili olarak görev yapmıştı. Mustafa Mustafa 15 yıl aradan sonra ikinci kez diğer iki Türk parlamenter gibi Syriza Partisi'nden meclise girdi.

Programı açıkladı

Seçimden sonra Deutsche Welle'nin sorularını yanıtlayan Ayhan Karayusuf, Syriza Partisi'nin Batı Trakya'da adeta oy patlaması yaşadığını belirterek hedeflerini, “Genel Başkanımız 12 milyar euroluk bir program açıkladı. İki yıllık program çerçevesinde 300 bin kişiye özel sektörde ve devlet sektöründe kalıcı iş imkânı sağlamaya çalışacağız, tarım ve hayvancılığa önem vereceğiz” dedi.

Ayhan Karayusuf, Yunanistan'ın genelini vuran ekonomik krizin Türk azınlığın yaşadığı Batı Trakya'da etkisini daha da fazla hissettirdiğini belirterek, “Azınlıklar daha fazla etkilendi. Çünkü çoğunluk toplumunda her ailede en azından bir kişi devlet memuruydu. Azınlıkta memur çok az olduğu için tarım ya da işçilikle geçimini sağlıyor. 8-10 bin aile tütüncülükle geçiniyor. Avrupa'dan gelen destek minimuma indirilince bu kesim dara düştü“ diye konuştu.

Milli hassasiyetler de var

Batı Trakya Türk toplumunun ekonomik beklentileri dışında milli kimlikleri ile ilgili sorunlarının çözümü konusunda da kendilerine umut bağladığını belirten Karayusuf şunları söyledi:

“Batı Trakya Türk toplumumun çok fazla bir beklentisi yok aslında. Özgür düşüncenin hâkim olmasını bekliyorlar. 1984'den sonra isimlerinde Türk kelimesi olduğu için bazı derneklerimiz kapatıldı. Bu sorunun çözümü için girişimlerimiz olmuştu. Şimdi elimizde bir de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bir kararı var. Dayanağımız da var yani. Bunu gerçekleştirmeye çalışacağız. Diğer konu ise müftülük meselesi. Bir yanda devletin atadığı, diğer yanda milletin seçtiği müftü var. Bu manzara 2015'de bir Avrupa ülkesine yakışmıyor. Bu sorunu da çözmeye çalışacağız. Eğitim konusunda da azınlıklar olarak gerideyiz. Gerekirse yeni programlar oluşturacağız.”

Seçimlerde Türk azınlığın büyük desteğini alan Syriza'nın bu ilgiyi boşuna görmediğini belirten Ayhan Karayusuf, partisinin azınlıklara bakışını, “Syriza sadece Türk azınlığın değil, Yunanistan'daki diğer azınlıkların haklarının korunması ve milli kimliklerinin muhafazası konusunda politikaları olan belki de tek parti" sözleriyle değerlendirdi.

İlginin nedeni ne

Batı Trakya'da 1981'den bu yana yayınlanan Trakya'nın Sesi Gazetesi'nin sahibi Abdülhalim Dede, Syriza'nın galibiyetiyle sonuçlanan seçimleri Deutsche Welle'ye değerlendirirken, partinin Batı Trakya'da iki yılda oy sayısını 20 bin arttırdığını belirterek,“Azınlık bundan önce sadece 1985'de Yeni Demokrasi Partisi'nden aday olan rahmetli Mehmet Müftüoğlu'na 20 binden fazla oy vermişti. Aradan 30 yıl geçti ve şimdi Gümülcine'de toplam 29 bin oyun 22 binini Syriza'ya verdi" diye konuştu.

Seçim sürecini en başından beri takip ettiğini vurgulayan Abdülhalim Dede, Syriza'nın bu kadar oy almasının kendisini de şaşırttığını ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı:

“Türkiye Başbakanı Davutoğlu, Atina ziyaretinde Türk milletvekilleriyle görüşmek istedi. Sadece Pasok'tan Ahmet Hacıosman Davutoğlu ile görüştü. Diğerleri ise reddettiler. Duyumlarıma göre parti Türkiye başbakanı ile görüşmelerini istememiş. Eskiden kim olursa olsun, Türkiye Başbakanının ziyaret talebine gitmeseydi, vatana ihanet etmiş gibi görülürdü. Ben bu durumun Syriza'nın oylarını olumsuz etkileyeceğini düşünmüştüm. Ama buna rağmen Syriza Batı Trakya'da oy patlaması yaşadı. Bunun nedeni halkın ekonomik sıkıntılar nedeniyle canından bezmiş olması. “

Yunanistan yeni yol haritasını Syriza ile çizecek. Syriza'dan beklentiler ise hayli yüksek. Ekonomik sıkıntıdan bunalan Türk seçmenin de öncelikli beklentisi ekonomik rahatlık. Daha sonra da azınlık haklarıyla ilgili beklentiler var sırada.