Yunanistan futbolunda gariplikler bitmiyor: AEK-ARİS maçına Polonyalı hakemler sarhoş mu çıkacaktı?

ATİNA-

Yunanistan’da futbol uzun zamandır bir dizi sorunlar yaşıyor.

Fanatik taraftarların tutumundan tutun da, derbi maçlarını yönetmek için yabancı hakemlerin kiralanmasına; ve oradan Yunanistan Kupa maçının hangi ülkede oynanacağı merakına kadar süregelen tartışmaların sonu gelmiyor.

Ülkenin en büyük beş takımı; yani, Olympiacos,  Panathinaikos, AEK, PAOK ve ARİS futbol takımları arasında oynanacak maçların “hakem şikelerini” gidermek amacıyla bu karşılaşmaları UEFA’nın göstereceği yabancı hakemlerin yönetmesine karar verilmişti.

İşte böyle bir maç geçen pazar günü Süper Lig’de 69 puanla liderliğini korumaya çalışan AEK ile Selanik’in ARİS takımları arasında oynandı.

Maçı, “derbi” niteliği taşıdığı için yabancı hakemler yönetecekti. UEFA bu maç için Polonyalı hakemlerin müsait olduğunu ve maça orta hakem Pawel Raczkowksy ve yardımcı hakemlerinin gönderilmesine karar verdi

Ne var ki, Yunan medyasının iddialarına göre, Polonyalı hakemler kendilerini Varşova’dan Atina’ya getiren uçakta hem alkol alıyor; hem “alaycı bir dille Yunan futbolunda yaşanan rezillikleri yüksek sesle eleştiriyorlardı.”

Aynı uçakta Polonyalı hakimlerin dilinden anlayan ve hakemlerin eleştirilerine kulak misafiri olan Yunan öğrencilerle hakemler arasındaki sözlü düellonun ardından itiş kakışın başladığı öne sürüldü..

Polonyalı hakemlerin “Aşırı alkol aldıkları için boğuştukları, uçaktan sarhoş indikleri ve gittikleri otelde sızdıklarından maçı yönetemeyecek durumda oldukları” gerekçesiyle bu kritik maçı yönetmek için Yunan hakemlerin seferber edildiği açıklandı.

Polonyalı hakemler, verdikleri ifadelerinde her ne kadar, “sarhoş olmadıklarını; uçakta Yunan taraftarlar tarafından darp dildiklerini” savundularsa da Varşova’ya geri gönderildiler. Yunan hakemin yönettiği maç ise AEK’nın 3-1’lik üstünlüğü ile sona erdi.

Bu beklenmedik ve şaşkınlık uyandıran olay, Yunan futbolunun içinde bulunduğu sorunları tekrar gündeme getirdi.

Fanatik taraftarların, Avrupa’da kapanmaya yüz tutan “Holigan dönemini” sürdürmesi; maç öncesi ve sonrasında meydana gelen taraftarlar arasındaki -bazen ölümlerle sonuçlanan- şiddet olaylarının bir türlü önüne geçilememesi ; maç sırasında sahaya atılan cisimler ; oyuncuların yüzüne tutulan yeşil renkli lazerler; maçların “şike mi değil mi” tartışmaları ve derbi maçlarının yabancı hakemler tarafından yönetilmesinden , “Yunanistan Kupası“ maçının Yunanistan’da değil de başka bir ülkede oynanmasına kadar büyüyen hararetli tartışmaların sonu gelmiyor.