Yusuf Ziya Cömert: AKP'liler kendi aralarında "Dava dava olmaktan çıktı" bile diyorlar

Yusuf Ziya Cömert: AKP'liler kendi aralarında "Dava dava olmaktan çıktı" bile diyorlar

Karar yazarı Yusuf Ziya Cömert, bazı AKP'lilerin dertleşirken aralarında "Dava dava olmaktan çıktı" dediğini iddia etti. Cömert bu ifadelerin resmi ortamlarda konuşulmadığını çünkü sakıncalı olduğunu söyledi. "AK Parti içinde bir mekanizma teşekkül etti" diyen Cömert, "Eleştireni, yanlışları, hataları söyleyeni tasfiye eden bir mekanizma" ifadesini kullandı. 

Cömert, "Biraz geç, ama imkansız değil" başlığıyla yayımlanan yazısında, "İnsanlar, parti içinde de neyin yanlış olduğunu görüyor. Kendi aralarında konuşuyorlar" dedi. Cömert şunları kaydetti: 

Bu seçmen kitlelerinde AK Parti’ye destek eğilimi eskiden bir ölçüde vardı. En azından kritik zamanlarda CHP’ye değil AK Parti’ye meyyaldiler. Şimdi ne oldu?

Bazı AK Partililer sandığa gitmedi. Bazıları geçersiz oy kullandı. Hatta bazıları başka partilere oy verdi.

Peki neden?

Çünkü onlar kötü.

Çünkü onlar hain.

Yani?

Yani biz hiç yanlış yapmadık, hep onlar yanlış yaptılar.

Başkasının fiillerine odaklanan, başkasının fiillerinden başlayan hiçbir muhasebe doğru sonuca götürmez.

En başa kendini yazarsan belki bir yere varırsın.

‘Başkası ne yanlış yaptı’ değil, ‘Ben ne yanlış yaptım’ diye sorarsan.

Eğer hatayı başkasında görürsen başkasını düzeltmeye uğraşırsın.

Kendinde görürsen kendini düzeltmeye uğraşırsın.

Bu muhasebeyi yapmak için allame olmaya, kaşif olmaya gerek yok.

İnsanlar, parti içinde de neyin yanlış olduğunu görüyor.

Kendi aralarında konuşuyorlar.

Ve doğru değerlendirmeler yapıyorlar.

Bu sonuçların kaynağının dışarıda, başkalarında değil hane içinde olduğunu görüyorlar.

Menfaat ilişkilerini, akrabalık, hısımlık, kibir, gurur, körleşme, hepsini söylüyorlar.

‘Dava, dava olmaktan çıktı’ bile diyorlar.

Ama kendi aralarında. Samimi ortamlarda... Dertleşirken.

Parti içindeki resmi ortamlarda değil.

Çünkü sakıncalı.

AK Parti içinde bir mekanizma teşekkül etti.

Eleştireni, yanlışları, hataları söyleyeni tasfiye eden bir mekanizma.

Allah’ın sana verdiği aklı, zekayı, yanlışları doğru göstermek için kullanacaksın.

Tezahürat yapmak için.

Yıkayıp yağlamak için.

Ve bütün bunların bir verimi olarak menfaatlenmek için.

Bu mekanizma, doğru bir muhasebe istemez.

Her şeyi ört, ört, ört. Aheste çek kürekleri mehtap uyanmasın.

Bu bir handikap.

Eğer bu handikap aşılabilirse sağlıklı çözümlerin bulunma ihtimalinden söz edilebilir.

Çok mu geç?

Doğru, biraz geç. Ama imkansız değil.

Geç olması hiç olmamasından iyidir.