Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın, Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın, gerçekte olmayan ihracat bedeli havalelerine rüşvet karşılığında göz yummasını sağladığı iddia ediliyor. Rüşvet soruşturmasında ele geçirilen bir excel dosyasında da Zafer Çağlayan'a toplam 32 milyon 153 bin 600 euro, 1 milyon 400 bin dolar ödemenin yazılı olduğu belirtiliyor.
Doğan Haber Ajansı'ndan Selahattin Günday'ın haberine göre, Rıza Sarraf'ın, ihracat ve bankacılık konularıyla ilgili Ekonomi Bakanlığı nezdindeki işlem ve usulsüzlüklerine, özel kalemler Onur Kaya ve Mustafa Behçet Kaynar vasıtasıyla yardımcı olunduğu idda ediliyor. Bakanın yönlendirdiği bu kişilerin Rıza Sarraf'ın özel kalemi gibi hareket ederek talimatlarını yerine getirip problemlerini çözdükleri ileri sürülüyor.
Rıza Sarraf'ın, Gana'dan usule aykırı olarak gelen ve el konulması gereken 1,5 tonluk altını ile ilgili sıkıntıyı bu kanalla çözdüğü belirtiliyor.
Sarraf'ın Halk Bankası üzerinden yapılan işlemlerde denetimlerden kaçınmak için ihtiyaç duyduğu bağlantıyı Bankanın Genel Müdürü Süleyman Aslan vasıtasıyla aştığı, banka müdürüyle Sarraf'ı tanıştıran kişinin ise Bakan Çağlayan olduğu belirtiliyor.
Zafer Çağlayan'ın bununla da kalmayıp Süleyman Aslan'ın, gerçekte olmayan ihracat bedeli havalelerine rüşvet karşılığında göz yummasını sağladığı bu yönde telkinde bulunduğu iddia ediliyor.
Bu üçlünün, Bakan Zafer Çağlayan, Genel Müdür Süleyman Aslan ve Rıza Sarraf'ın toplantılarını lüks otellerde yaptıkları ileri sürülüyor.
Edinilen bilgiye göre soruşturma dosyasına giren bir excel dökümanı rüşvetin de belgesi olarak değerlendiriliyor. İddiya göre Zafer Çağlayan'a ve Süleyman Aslan'a yollanan rüşvet paraları, notları ve diğer menfaatler bu dosyada yazılı.
Söz konusu Excel Dosyasında 29.03.2013 tarihi itibariyle, Zafer Çağlayan'a toplam 32 milyon 153 bin 600 euro, 1 milyon 400 bin dolar ödendiğinin yazılı olduğu, bu miktarın içinde Süleyman Aslan'a gönderilen 2 Milyon Euro ve 500 bin Doların da yer aldığı iddia ediliyor.
Çağlayan'a yapılan nakit ödemelerin karşısına "CASH TO CAG SADIK" şeklinde not düşüldüğü belirtiliyor.
Zafer Çağlayan'ın talimatıyla alınan mücevher ve lüks saatler için 200 bin Euro ve 5 milyon 426 bin 761 Dolar paranın da Rıza Sarraf tarafından ödendiğinin tespit edildiği iddia ediliyor.
Öte yandan soruşturulan süreçte savcılığın Zafer Çağlayan'ın Başbakan Erdoğan'dan çekindiği, bu çekinceyi ise Rıza Sarraf ile olan irtibatının Erdoğan tarafından öğrenilmesine dayandırdığı belirtiliyor.