"Zarrab, İran ve Türkiye’den korktuğu için ABD’ye sığındı; AKP'yle yaptığı tüm işler ortaya dökülecek"

"Zarrab, İran ve Türkiye’den korktuğu için ABD’ye sığındı; AKP'yle yaptığı tüm işler ortaya dökülecek"

Evrensel yazarı Kamil Tekin Sürek, ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını deldiği iddiasıyla Mart 2016'dan bu yana tutuklu bulunan Türkiye ve İran vatandaşı Reza Zarrab'ın İran ve Türkiye'den korktuğu için ABD'ye sığındığını yazdı. Sürek,  "Zarrab davasında AKP Hükümetinin Zarrab ile birlikte yaptığı bütün işler ortaya dökülecek" dedi.

Sürek'in "Zarrab davası" başlığıyla (22 Kasım 2017) yayımlanan yazısı şöyle:

Artık hemen hemen herkes aşağıdaki hususlarda hemfikir.

Zarrab, İran ve Türkiye’den korktuğu için, ehvenişerri seçti ve ABD’ye sığındı. ABD’de yargılandığı davada savcılık ile iş birliği yapacak. Bu nedenle de korumaya alındı. Zarrab davasında AKP Hükümetinin Zarrab ile birlikte yaptığı bütün işler ortaya dökülecek. Bu arada, rüşvet ve zimmet, adam kayırma vb. ilişkiler de faş edilecek. Davanın uzamasının nedeni ABD ile AKP arasında pazarlıkların sürmesi.

Bundan sonrası, rivayet muhtelif.

AKP, durumu kendilerine karşı bir komplo olarak açıklıyor. ABD’nin ismini vermeden, ABD tarafından hükümetlerine karşı; Gezi olayları, 17-25 Aralık’ta komplo ve 15 Temmuz’da darbe yapıldığını iddia ediyor. En önemli müttefiki ve stratejik ortağı tarafından niye devrilmek istediğini açıklayamıyor.

AKP yandaşı kalemşorlar, AKP’ye ABD tarafından komplo yapıldığını ve darbe tezgahlandığını söyledikten sonra;  bunun nedeni olarak, AKP Hükümetinin İran’a uygulanan ABD ambargosunu delmesini ve ABD’nin Ortadoğu politikalarına ters düşmesini gösteriyor.

AKP ve yandaşları, ABD ve AB’nin saldırısının AKP Hükümetine karşı değil Türkiye’ye, Türk milletine karşı olduğunu söyleyip, saldırılara karşı bütün milletin AKP arkasında saf tutması gerektiğini söylüyor.

Komplo ya da derin politika meraklısı yorumculardan bazıları, ABD ve AB’nin zaten iktidarını kaybetmekte olan AKP’ye mağduriyet yaratarak ve ondan bazı tavizler alarak iktidarının devam etmesini sağladığını, çünkü kendi çıkarları için çalışacak daha iyi iktidarı henüz yaratamadıklarını söylüyor. Bazıları ise, ABD’nin aslında YPG ile Türkiye’ye saldırmak istediğini ama NATO üyesi olduğu için saldıramadığını, o nedenle NATO’dan çıkması ve ABD’yi düşman ilan  etmesi için bu tür provokatif girişimlerde bulunduklarını söylüyor ve buradan sonra ikiye ayrılıyor; bir kısmı aman NATO’dan çıkmayalım, bizi ABD’den NATO korur derken, bir kısmı ise NATO’dan çıkalım, ABD ve AB ile ilişkileri keselim, Avrasya Blokuna dahil olalım diyor.

TÜSİAD ise, biz ekonomik olarak AB’ye, siyasi olarak ABD’ye göbekten bağlıyız; oradan çıkıp hemen bir çırpıda Avrasya’ya katılamayız, “Yeni bir dünya kurulur, biz de orada yerimizi alırız” sözü bugün için söylenemez, 2002-2007 dönemine dönelim diyor. TÜSİAD, AKP gitsin diyemediği için AKP yavaş yavaş geri adım atsın ve ABD ve AB ne istiyorsa yapsın diyor.

Bütün bu tahlillerden çıkan ise, AKP’nin Erdoğan’ın bir dünya lideri, dahi politikacı iddiasının aksine; Erdoğan ve AKP iktidarının sürekli müttefikleri tarafından kullanıldığı, aldatıldığı;  kullanılmaya karşı durduğu zaman da tasfiye edilmeye çalışıldığıdır.

AKP de,  belki de siyasetin böyle bir şey olduğunu düşünüyor. İktidarda kalabilmek için, her gün yeni ittifaklar kurup, her gün eski müttefiklerinden vazgeçmek, bu arada “küpü doldurmak”…

AKP, “yerli ve milli” değildir. En üst düzey yöneticileri (Kendileri ticaret yapamadıkları için çocukları ve akrabalarına yaptırdıkları) Türkiye’de vergi vermemek için ticari faaliyetlerde Malta, Panama vb. ülkeleri tercih etmekte, paralarını İsviçre bankalarına yatırmakta, Katar emiri vb. ile gizli ortaklıklar kurmaktadır. AKP, antiemperyalist değildir. Bazı emperyalist güçlerle çatışması, emperyalizme karşı olmalarından değil, çıkar kavgasındandır.

Zarrab davasına dönersek; AKP’nin İran’a uyguladığı ambargoyu delmesi nedeniyle suçlanması bizi ilgilendirmiyor. Onu da İran halkını çok sevdiğinden yapmadığı belli. Zarrab davasına alınan rüşvetler, komisyonlar, yasa dışı işler, çeteler vs. de ortaya çıkacak. AKP’yi asıl korkutan bunlar. Onun için alelacele, “O deliller yasa dışı elde edilmiş” diye soruşturmalar açıldı. Bizleri, AKP’ye, Türk milletine darbe yapılıyor, deliller yasa dışı toplanmış, hakim ve savcılar FETÖ’cü diye bir defa daha kandırmaya çalışıyorlar. Bazılarımız ilk günden beri AKP’ye kanmadık. Bakalım bu sefer ne kadarımızı kandırabilecekler?