Zayıflamak isteyenler için tek bir formül var; o da hayat tarzı haline gelmiş, sağlıklı alışkanlıklarla oluşturulmuş bir program. Eğer siz de fazla kilolarınızdan kurtulmak istiyorsanız önce zayıflamanızın önüne geçen nedenleri bulmalısınız. Formsante’de yayımlanan haberde, zayıflamaya engel olan faktörler anlatılıyor. Bağırsak florasının bozulması Fareler üzerinde yapılan çalışmalar, bağırsak florası düzenine göre kalori kaybının değişebileceğini gösteriyor. Vücudumuzda oluşan bu dengesizlik az yememize rağmen kilo alımına yol açabiliyor. Aynı zamanda "gram" kategorisinde yer alan zararlı bakteriler kanımıza karışarak aşırı kilo alımı ve diyabet hastalıklarına yol açabiliyor. Diğer bir araştırma alanı ise şişman kişiler ile normal kilolu kişilerin bağırsak floralarındaki bakterilerin, yani mikropların farklı olup olmadığı yönünde. İlk çalışmalar bağırsak florasının şişman kişilerde farklı olduğunu ortaya koyuyor. Bağırsak florasını dengelemenin yolu ise probiyotik ürünler tüketmekten geçiyor. Yetersiz uyumak Yapılan araştırmalar, uyku süresi ile obez olma riski arasında güçlü bir bağlantı olduğunu gösteriyor. Gecede 4 saatten az uyuyanlar 7 ile 9 saat uyuyanlara göre kilo alımında daha yüksek bir risk altında bulunuyor. Uyku eksikliğinde midemiz açlık hormonu salgılıyor. Bu durum yemeği fazla kaçırmamıza sebep oluyor. Uyku ritminin ve uyku düzeninin bozulması sonucu vücutta bazı kimyasal değişiklikler meydana geliyor. Bu durumda ise diyabet, hipertansiyon gibi ciddi rahatsızlıklar ortaya çıkabiliyor. Besinlere ambargo koymak Bedeni tek tip besinlerle beslemek, yemeklerde aşırı seçici davranmak, belli besinleri sofradan tamamen çıkarmak kilo alımına sebep olabiliyor. Çünkü vücudumuzun tüm besin gruplarını dengeli ve yeterli tüketmesi gerekiyor. Ayrıca alkol alımına bağlı olarak tüketilen diğer besin maddelerinin de (kızarmış patates, cips, mezeler vs.) vücutta gereksiz bir kalori ve yağ deposu olarak kalacağını unutmamak gerekiyor Stresi kontrol edememek Birçok kişi sinirli ya da üzüntülü olduğunda yaptığı ilk iş buzdolabına yönelmek oluyor. Çünkü bu tür zamanlarda vücutta salgılanan kortizol hormonu iştah açıyor ve bizi yemeye yönlendiriyor. ABD'de son yıllarda yapılan çalışmalar stresin doğrudan vücudumuzda yağ birikimine yol açtığını ve bunun sonucu olarak kilo alımına sebep olduğunu gösteriyor. Aşırı stresin tetiklediği beyinde salgılanan NPY hormonu ise daha fazla yememize ve bel bölgesinde yağ birikimine neden oluyor. Böylece kısır bir obezite döngüsü başlamış oluyor. Diğer bazı araştırmalar da, stres altındaki insanların kendilerini daha fazla yiyerek veya alkol ve tütün tüketimini arttırarak teselli ettiklerini, bunun da kolesterol düzeylerini olumsuz etkilediğini ortaya koyuyor. Yanlış ilaç kullanımı Genelleyemesek de, bazı ilaçların kullanımı (depresyon gidericiler, hormon ilaçları, kortizon vs) bazı kişilerde kilo artışı ve şişmanlık sorununda tetikleyici rol oynuyor. Bu ilaçların kullanımının kan şekerinde düşmeye (hipoglisemi) ve insülin seviyelerinde kilo arttırıcı düzeyde artmaya (hiperinsülinemi) yol açtıkları araştırmalarla ortaya konmuş. Bu ilaçlar kullanılırken beslenmeye ayrıca dikkat edilmesi ve günlük hareket miktarının artırılması oldukça yerinde... Gece atıştırmaları Genelde gün boyu yeterli besin tüketmeyen, stresli ve yoğun çalışanlarda azalan enerjiyi yükseltmek adına tüketilen gece yemeleri, en olmadık saatte aşırı kalori alımına neden olarak vücudun yağlanmasına sebep oluyor. Yeterli su tüketmemek Su yerine; çay, kahve, gazlı içecekle vücudun sıvı ihtiyacını karşılamak, zayıflamamızı engelleyen sebeplerin en önemlilerinden biri. Çünkü metabolizma için, besin kadar önemli bir yeri olan su ihtiyacının, gün içinde karşılanması gerekiyor. Çünkü su, kortizol hormonu salgılamasını bloke ederek gereksiz yemek yemeyi ve kabızlığı engelliyor. Yemeklerden önce içilen su ise tokluk hissi veriyor, yağların depolanmasını engelliyor. Hareketsizlik Gün içinde hareketsiz kalmak kilo vermenin önünde duran en büyük engel. Güne erken başlamak ve 7-8 saatten fazla uyumamak, kısa mesafeler için taşıt kullanma yerine yürümek, asansör yerine de merdiven kullanmak vücut aktivitesinin artırılmasına yardımcı oluyor. Tiroit yetmezliği Tiroit yetmezliği metabolizmayı yavaşlatan ve bu nedenle kişilerde önceki kilolarına göre yüzde 15- 30 oranında kilo alınmasına neden olan bir hastalık. Bu nedenle tiroit bezi yetmezliği tedavi edilmeden kilo vermek oldukça zor. Kadınlarda süt salgılatan hormon olarak bilinen, prolaktin hormonunun fazla salgılanması da kilo almaya yol açan başka bir bozukluk. Genetik miras da önemli! Gen araştırmaları, şimdilerde şişmanlıkla ilgili araştırmaların en önemli ayağını oluşturuyor. Çünkü, açlık hissinin sorumlusu olarak bazı genler görülüyor. Tek yumurta ikizleriyle yapılan araştırmalar gösteriyor ki, vücut ağırlığımızın yüzde 70'ine kadar olan kısmını genlerimize, sadece yüzde 30'luk bir bölümünü ise çevre faktörlerine borçluyuz. Dolayısıyla ailemizde fazla kilolu kişiler varsa, beslenme alışkanlıklarımıza daha çok dikkat etmeliyiz. Özellikle de hamilelik ve menopoz dönemlerinde! Yeterli kalsiyum almamak Hemen hemen herkes kalsiyumun sağlıklı kemiklere sahip olmak için gerekli olduğunu biliyor. Ancak kalsiyumun kilo vermede de etkili olduğu pek fazla bilinmiyor. Araştırmalar kalsiyum açısından zengin olan yiyeceklerle beslenenlerin vücut kitle endekslerinin daha düşük olduğunu gösteriyor.