Zeki Müren'in 18 yıl boyunca en yakınındaki dostu Göksenin Çakmak, "Zeki Müren'in bir Başbakan'la birlikte olduğunu ancak isim veremeyeceğini" öne sürdü. "Bu sır benimle birlikte gömülecek" diyen Çakmak, söz konusu başbakan hakkında "Çapkın olduğu da doğru" ifadesini kullandı.
Yurt gazetesinden Ahmet Çınar'ın sorularını yanıtlayan Çakmak'ın açıklamalarından öne çıkan bazı bölümler şöyle:
Şu kitaba yine dönelim. Madem yayınlamıyorsunuz biraz içindekilerden konuşsak...
İşte yine aynı konuya geldik, anılar tehlikeli. O kadar çok isim geçiyor ki içinde... Örneğin Zeki Müren'in, halen hayatta olan çok ünlü bir kadın pop starını nasıl dövdüğünü anlatıyorum.
Bunu bana defalarca anlattı. Zeki Bey, kendi erkek sevgilisiyle, o sözünü ettiğim ünlü pop starını otel odasında basıyor. İzmir Efes Oteli'nde. Zeki Müren'in sevgilisi meteoroloji mühendisi. Zeki Bey'in eğitim masraflarını ödediği, okuttuğu bir delikanlı.
Aynı zamanda sevgilisi. İzmir'de şimdi Swissotel olan Efes Oteli'nde bir haftalık bir program var. Zeki Müren sevgilisi Mustafa'yla beraber gelmiş. Bir ara Zeki Bey'in dikkatini çekiyor, o ünlü pop starımız ile Mustafa pek fingirdeşiyorlar.
El şakaları filan. Şüpheleniyor Zeki Bey. Erol'un Yeri diye Kordon'da bir mekana gitmiş numarası yapıyor Zeki Müren. Gitmeden de resepsiyona tembih ediyor, bir büyük zarf içinde bahşişle beraber, 'Haber bekliyorum, Erol'un Yeri'ndeyim" diyor.
Erol'un Yeri'ne ulaşıyor, 10 dakika sonra telefon geliyor. Mustafa'nın o ünlü pop starının odasına girdiğini öğreniyor. Hemen arabaya atlayıp otele gidiyor. Kapıyı çalıyor açılmıyor. 'Ben Zeki'yim aç kapıyı' diyor. 'Ay paşam bir dakika banyodayım' diye ses geliyor içeriden, birkaç dakika sonra bornozlu pop starımız kapıyı açıyor.
Zeki Bey içeri giriyor, Mustafa'yı arıyor, banyoda yok. Hiçbir yerde yok. Balkona çıkıyor. Mustafa üstünde bir örtü, kendini kamufle etmiş. 'Ne arıyorsun sen burada' diyor. İşte 'bir şey almaya geldim' filan diyor. Bir vuruyor Zeki Bey. Çok kuvvetliydi o konuda. İki tokat Mustafa'ya atıyor, ünlü pop starımızı da saçından tutuyor iki tokat da ona atıyor. Ağzı kanıyor pop starımızın. Şimdi ben bunu isim vererek anlatırsam, ünlü pop starımız halen hayatta olduğu için beni hemen mahkemeye verir. İki ceza avukatı inceledi, ikisi de aynı konuya işaret etti. İsimleri vermeden yayınlamam lazım.
Kamuoyunda Zeki Müren ile Bülent Ersoy arasındaki gerilimden de söz edilir zaman zaman. Buna ilişkin anılar da var mı kitapta?
Bunların gerçek nedenlerini biliyorum. Ama yazıp da yayınlarsam, Bülent Bey mahkemeye verir beni. O nedenle anlatamıyorum. Size burada anlatabilirim ama yazılmamak kaydıyla. Bülent Ersoy ile Zeki Müren'in arasındaki gerilim, Ankara'da Çankaya saunada yaşanan bir olaydan dolayı. Bu kadarını söyleyebilirim.
Zeki Müren'in başka bir sevgilisiyle birlikte intihar girişiminde bulunduğundan söz etmiştiniz anlatır mısınız?
Evet kitaba da yazdım. Meşhur bir şarkısı vardır ya Zeki Bey'in, 'Hayat bazen tatlıdır / Sevenler kanatlıdır' diye. Sevenler kanatlıdır derken anlatılan Zeki Müren'in pilot üsteğmen sevgilisidir. Her ikisi de, hayatlarını bu şekilde sürdürmelerinin mümkün olmadığını düşünerek, mutluluklarını yaşayamadıkları gerekçesiyle intihara karar veriyorlar. Şile'de arabayı uçuruma sürerek intihar etmek istiyorlar. Direksiyonda pilot üsteğmen sevgili var. Arabayı uçurum kenarına kadar sürüyorlar. Ve son anda frene basıyorlar, intihar gerçekleşmiyor. Bu kamuoyuna pek yansımamış bir olaydır.
Sizin Zeki Müren'e dair pek çok tanıklığınız, çok özel anılarınız var, ama sizi konuşturmak da çok zor hakikaten...
Zeki Müren'i ele almak demek, asırları ele almak demek. Duygusal dünyası ayrı, sinirlendiği şeyler ayrı, toplum karşısındaki hayatı ayrı. Kocaman bir ansiklopedi yazabilirim Zeki Bey'le ilgili. 18 yıllık birikim bu. Daha önce de söylediğim gibi hukuki nedenler var.
Pek çok ismi zikredemem bu anılarda. İşadamları, siyaset adamları devlet adamlar var bahsetmek istediğim. Dolayısıyla onlarla ilgili bir ifşaatta bulunduğum takdirde gerçekten başım derde girebilir. Bir örnek veriyorum, bir dönemin çok ünlü erkek mankenlerinden ve aynı zamanda oyunculuk da yapan bir isimle Zeki Müren'in nişanlandığını söyleyebilirim.
İsim veremiyorum ama o mankenle üç ay nişanlı kaldıklarını, sonra da ayağı kokuyor diye onu evden kovduğunu bilmiyorsunuz. Bir dönem sosyetesinin jönü, birlikte olmadığı kadın ve erkek yok. Biseksüel bir manken. Belki de şimdilerde, geçmişinden pişmanlık duyan biridir o kişi.
Belli ki epey çapkınmış Zeki Bey. Hayatına hiç siyasetçi girdi mi?
İsim vermeden söylemem gerekiyor. Zeki Müren, bir başbakanla da birlikte oldu. İsim veremem gerçekten. Bunu yapamam. Bu sır benimle birlikte gömülecek. İsim sormayın lütfen. Çapkın olduğu da doğru. Bakın çok enteresan bir olaydır. Antalya'da Derya Motel'de kalıyor. Evi var beşinci katta, zor geldiği için çıkmıyor eve, motelde kalıyor. Bir gün oturuyor Zeki Bey. Bir gelin ve damat halayına gelmiş otele. Odalarına çıkıyorlar. Zeki Bey de mutluluklar diliyor çifte. Kendisi de ay ışığında oturuyor.
Bir ara tül perde aralanıyor ve damat 'Zeki Bey bugün benim gerdek gecem. Ben size hayranım, sizinle birlikte olmak istiyorum. Yarın buradan gideceğiz, sizi bir daha bulamam, lütfen diyor. Zeki Bey, o damatla yattığını anlattı. Hakikat bunlar. Ama bunları anlattığımızda, heteroseksüel bir kültür ağırlığı içinde ters karşılanıyor. Bunların da olabileceğini kimse düşünmek istemiyor.
Balayına gelmiş bir damatla bile birlikte olduğuna göre, Zeki Bey tuttuğunu koparırdı gibi geliyor bana, öyle değil mi?
Her zaman olmazdı ama. Öyle bir örnek de var. Zeki Müren bunları zaten hiçbir zaman saklamadı, herkesin gözü önünde gerçekleşen olaylardı. Bardakçı'da oturuyoruz. Adamın biri plajda slip tarzı bir mayoyla yatıyor. Karısı da kenarda yün örüyor. 'Bakın napacağım şimdi' dedi. Ayağa kalktı, yatan adamın yanına gitti.
Adamın cinsel uzvunu tuttu mayonun üzerinden. Adam şaşırdı, bir baktı Zeki Müren. Zeki Müren kahkaha atıyor, adam da gülmeye başladı. Ve Zeki Bey döndü dedi ki, Türkiye'de bunu bir tek bana yaptırırlar, başkasına izin vermezler.' Döndü adama 'Beyefendi kızdınız mı' dedi. Adam 'Yooo' dedi. Karısına dönüp 'Hanımefendi siz kızdınız mı' diye sordu. Kadın da, 'Yok Zeki Bey ben her gün tutuyorum, ara sıra siz tutun' dedi. Fıkra gibi bir olay. Ama bunlar hep yaşandı. Çekinme diye bir duygusu yoktu ki Zeki Müren'in...
Nelere kızardı peki? Cinsel yönelimiyle alay etmeye ya da aşağılamaya yeltenen olur muydu ya da buna cesaret edebilirler miydi?
Bir gün Bodrum'da arabasıyla yolda gidiyoruz. 15 yaşında bir delikanlı bize doğru Zeki ablaaaa' diye seslendi. 'Eyvah nolacak şimdi' dedim ben kendi kendime. Şoförüne 'Mehmet arabayı geriye al' dedi. Çocuğun yanına geldik, arabadan indi doğru çocuğun kulağına yapıştı, 'Ulan ben senin ananı s....m, abla kimmiş şimdi gör' dedi. İki tokat vurdu çocuğa. Çocuk öyle bir korkmuştu ki, tabana kuvvet kaçarken Zeki Bey de arkasından 'Sen şimdi git ablayı anana söyle' diye bağırıyordu."